Turkish example sentences with "çıplak"

Learn how to use çıplak in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Bahçe çıplak ve kahverengi.
Translate from Turkish to English

Atomlar çıplak gözle görülemez.
Translate from Turkish to English

El sanatının giysisi olmalı, ama gerçek çıplak gitmeyi seviyor.
Translate from Turkish to English

Bazı yıldızlar çıplak gözle güçlükle görülebilmektedir.
Translate from Turkish to English

Tom'un annesi Tom'u holde çıplak gezdiği için kovaladı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi çıplak görünce kızardı.
Translate from Turkish to English

Tom pijama giymez. O çıplak uyur.
Translate from Turkish to English

Bazı anne-babalar, çocuklarının ders kitaplarındaki çıplak resimler hakkında şikâyette bulundu.
Translate from Turkish to English

Takuya alakarga gibi çıplak yüzdü.
Translate from Turkish to English

Çıplak oğlanlar nehirde yüzüyordu.
Translate from Turkish to English

O, çıplak elleriyle onu boğdu.
Translate from Turkish to English

Çıplak yüzmeye gider miydin?
Translate from Turkish to English

Bir adam çıplak elleri ile kazı yaparken görüldü.
Translate from Turkish to English

Şelalenin altında çıplak duran bir adam gördüm.
Translate from Turkish to English

Kendi evinde çıplak olmanın ne sakıncası var?
Translate from Turkish to English

Sıcak kumda çıplak güreşiyoruz.
Translate from Turkish to English

Adam çıplak.
Translate from Turkish to English

Tom çıplak uyandı.
Translate from Turkish to English

Kadın çıplak.
Translate from Turkish to English

Sıcak kumda çıplak dinleniyoruz.
Translate from Turkish to English

Çıplak uyurum.
Translate from Turkish to English

Aşk her zaman çıplak.
Translate from Turkish to English

Tom'u çıplak gördüm.
Translate from Turkish to English

Mary, Tom'u çıplak görünce gülmeye başladı.
Translate from Turkish to English

Tom çıplak değil.
Translate from Turkish to English

Tom çıplak.
Translate from Turkish to English

Kral çıplak!
Translate from Turkish to English

Çimlerin üzerinde çıplak ayakla dolaşmayı severim.
Translate from Turkish to English

Tom çıplak uyumayı sever ama ben pijama giymeyi tercih ederim.
Translate from Turkish to English

Çıplak yoga gittikçe daha popüler hale geliyor.
Translate from Turkish to English

Beni çıplak görmeni istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Yıldızları çıplak gözle, hatta daha da iyisi teleskopla görebilirsin.
Translate from Turkish to English

Çıplak gözle görülebildi.
Translate from Turkish to English

O, denize çıplak daldı.
Translate from Turkish to English

Çıplak ayakla sıcak kumda yürüyemeyiz.
Translate from Turkish to English

Kapat gözlerini! Tom çıplak dolaşıyor.
Translate from Turkish to English

Senin kendi evin olsa bile, lütfen etrafta çıplak dolaşmayı bırak.
Translate from Turkish to English

O yıldız çıplak gözle görülebilir.
Translate from Turkish to English

Beni çıplak görünce gülmeye başladı.
Translate from Turkish to English

Çıplak kaldım.
Translate from Turkish to English

Tom yazın çıplak olarak uyur.
Translate from Turkish to English

Denize çıplak olarak daldı.
Translate from Turkish to English

Onu çıplak gördüm.
Translate from Turkish to English

Çıplak ayakla yürümeyi sever misin?
Translate from Turkish to English

Çıplak gözle hâlâ imkansız. Ona dürbünle bakabilirsin.
Translate from Turkish to English

Yüzünü gizlemek istiyorsan, çıplak yürü.
Translate from Turkish to English

Daha önce onu çıplak gördüm.
Translate from Turkish to English

Onu daha önce çıplak gördüm.
Translate from Turkish to English

Tom'un üstü çıplak.
Translate from Turkish to English

Çıplak gözle her zaman görülemez.
Translate from Turkish to English

Çıplak gözle güneşe doğrudan doğruya bakmamalısın.
Translate from Turkish to English

Çıplak gözle ya da dürbün ya da teleskop gibi herhangi bir aletle doğrudan doğruya güneşe bakmamalısın.
Translate from Turkish to English

Onu çıplak görmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Onları çıplak gördüm.
Translate from Turkish to English

Seni çıplak görmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Onları çıplak görmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Bu sıcakta çıplak kafayla dışarı çıkma.
Translate from Turkish to English

Bu çıplak poster, görsel olarak gençlerin ilgisini çekiyor.
Translate from Turkish to English

Dünyadan çıplak gözle kaç tane yıldız görülür?
Translate from Turkish to English

Çıplak ellerle tencereye dokunma.
Translate from Turkish to English

Bu, çıplak göz için gerçekten görülebilir değil.
Translate from Turkish to English

Bütün hayvanların çıplak gitmeleri gerekir.
Translate from Turkish to English

Çıplak ayakla dolaşmayı severim.
Translate from Turkish to English

Çıplak ayakla ateşin üzerinde yürüdü.
Translate from Turkish to English

O, çıplak ve şaşkın uyandı.
Translate from Turkish to English

Onun okula çıplak gelmek hakkında bir hayali vardı.
Translate from Turkish to English

Tom sarhoş ve çıplak şekilde sokaklarda koşuyordu.
Translate from Turkish to English

Yanlışlıkla onu çıplak gördüm.
Translate from Turkish to English

Tom'u çıplak görmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English

İnsanların hepsi küçük bir çocuk "İmparator çıplak!" deyinceye kadar aptal görünmemek için ona gerçeği söylemeden imparatorun giysilerini övdü.
Translate from Turkish to English

Bu yıldızı çıplak gözle görebilmek mümkün değil.
Translate from Turkish to English

Bu yıldız çıplak gözle görülemez.
Translate from Turkish to English

Çıplak ayak yürüdü.
Translate from Turkish to English

Çocuklar çıplak yüzüyorlardı.
Translate from Turkish to English

Yeri ovalamak için çıplak ellerini kullanma.
Translate from Turkish to English

Çıplak gözle zor görülebilecek bir tahta kıymığı, Tom'un parmağında çok sancılı bir enfeksiyona neden oldu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi hiç çıplak görmedi.
Translate from Turkish to English

Çıplak gerçekleri söylemek zordur.
Translate from Turkish to English

Çocuklar çıplak ayaklıydılar.
Translate from Turkish to English

Çıplak bir kadına asla güvenme.
Translate from Turkish to English

Bakteriler çıplak gözle görülmezler.
Translate from Turkish to English

Yazın gölette çıplak yüzmeyi severim.
Translate from Turkish to English

Atomlar çıplak gözle görülemezler.
Translate from Turkish to English

Tom çıplak uyur.
Translate from Turkish to English

Bakın, çocuklar suyun içinde çıplak ayakla yürüyor.
Translate from Turkish to English

Tom çıplak elleriyle bir balık yakaladı.
Translate from Turkish to English

Yürüyüşe çıplak çıkma!
Translate from Turkish to English

Tom belden yukarısı çıplak.
Translate from Turkish to English

Onlar parkta çıplak koştu.
Translate from Turkish to English

O yarı çıplak dışarıya koştu.
Translate from Turkish to English

O dışarıya çıplak koştu.
Translate from Turkish to English

Mary çıplak elleriyle tavşanı öldürdü.
Translate from Turkish to English

Minik parçacıkları çıplak gözle görmek zordur.
Translate from Turkish to English

O, duştan çıplak çıktı.
Translate from Turkish to English

Çocuklar çıplak yüzüyordu.
Translate from Turkish to English

Ben onu kazara çıplak gördüm.
Translate from Turkish to English

Kadınlar neredeyse yarı çıplak geçit töreni yaptı.
Translate from Turkish to English

Evde çıplak ayakla gitmeyi tercih ederim.
Translate from Turkish to English

Yıldız o kadar parlak ki o, çıplak gözle görülebilir.
Translate from Turkish to English

Çıplak yüzmeye gidelim.
Translate from Turkish to English

Nasıl benim çıplak bir resmimi elde ettiniz?
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Sizi, görmekten, memnunum, şeyi, değiştirmeyecek, Tanrıya, şükür, Günaydın, Mike, uyu.