Apprenez à utiliser yol dans une phrase en Turc. Plus de 100 exemples soigneusement sélectionnés.
Traduisez dans Safari et d'autres applications macOS en un clic.
Traduisez dans Safari, Mail, les PDF et d'autres applications en un clic.
Traduction en double-cliquant pour tous les sites web et les sous-titres Netflix.
Installez gratuitementInstallez-le sur Chrome (ou tout autre navigateur) sur votre ordinateur et lisez Internet comme s'il n'y avait pas de langues étrangères.
Installez gratuitement
Bu siste yol işaretlerini göremiyorum.
Translate from Turc to Français
Çamurlu yol yeni ayakkabılarımı mahvetti.
Translate from Turc to Français
Bu yol sizi oraya götürür.
Translate from Turc to Français
20. yüzyılın ortalarından beri Pekin'de su kuyusu sayısı önemli ölçüde düşmüş ve yeni yol ve binalar için bir yol yapmak için yıkılmışlardır.
Translate from Turc to Français
20. yüzyılın ortalarından beri Pekin'de su kuyusu sayısı önemli ölçüde düşmüş ve yeni yol ve binalar için bir yol yapmak için yıkılmışlardır.
Translate from Turc to Français
Polise yol tarifi sordum.
Translate from Turc to Français
Her iki yol da seni istasyona götürecektir.
Translate from Turc to Français
Yol üzerinde bir gün senin için iyidir.
Translate from Turc to Français
Şimdi yapabileceğimiz en iyi yol odur.
Translate from Turc to Français
Bu yol sizi müzeye götürecektir.
Translate from Turc to Français
Yol burada ikiye ayrılıyor.
Translate from Turc to Français
Bazen çok sayıda sorun ve stres, işi bırakmanıza yol açabilir. Çabucak onunla nasıl başa çıkacağınızı öğrenmeniz gerekir.
Translate from Turc to Français
Bu yol sizi istasyonuna götürür.
Translate from Turc to Français
Hangi yol plaja gider?
Translate from Turc to Français
Her insan farklı bir yol izlesede, hedeflerimiz aynıdır.
Translate from Turc to Français
Gabriel Roiter ölçüsünü tanımlamak için daha sezgisel olabilen ikinci bir yol vardır.
Translate from Turc to Français
Bu yol nereye götürür?
Translate from Turc to Français
Yeni kelimeler ezberlemek için iyi bir yol biliyor musunuz?
Translate from Turc to Français
Askerlerin gelişi daha fazla şiddete yol açtı.
Translate from Turc to Français
O zaman Kuzey Amerika'da birkaç tane yol vardı.
Translate from Turc to Français
Biz onun yeni bir yol yapma planına karşı çıktık.
Translate from Turc to Français
Kriz 1968 Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşmasına yol açtı.
Translate from Turc to Français
Nagano'ya giden yol trafiğe kapalı.
Translate from Turc to Français
Bu, istasyona giden doğru yol mu?
Translate from Turc to Français
İstasyona geri dönüş uzun bir yol olmasına rağmen, eski vagon yavaş yavaş yaklaştı.
Translate from Turc to Français
Orta çağ Rönesansa yol açtı.
Translate from Turc to Français
Ben adamla karşılaştım, bana yol gösterdi.
Translate from Turc to Français
Tren o kadar kalabalıktı ki ben bütün yol boyunca ayakta durmak zorunda kaldım.
Translate from Turc to Français
Tren o kadar kalabalıktı ki Osaka'ya giden bütün yol boyunca ayakta durmak zorunda bırakıldık.
Translate from Turc to Français
Yol on fit genişliğinde.
Translate from Turc to Français
Yol nehre paraleldir.
Translate from Turc to Français
Yol trafiğe açıktı.
Translate from Turc to Français
Yol onarımdadır.
Translate from Turc to Français
Yol taşıdığı trafik miktarı için yetersizdir.
Translate from Turc to Français
Yol çitlerle sınırlanmıştır.
Translate from Turc to Français
Yol Tokyo ve Osaka arası çalışır.
Translate from Turc to Français
Yol bir çıkmaz sokağa geldi.
Translate from Turc to Français
Yol arabalar için çok dar.
Translate from Turc to Français
Yol batıya doğru hafifçe kıvrılır.
Translate from Turc to Français
Bu yol istasyona götürür.
Translate from Turc to Français
Trene giderken ite kalka yol açtı.
Translate from Turc to Français
Pasaport almam için en iyi yol nedir?
Translate from Turc to Français
Otobüs engebeli yol boyunca giderken takırdadı.
Translate from Turc to Français
Bu yol deprem sonucu kısmen yıkıldı.
Translate from Turc to Français
O bana salona kadar yol gösterdi.
Translate from Turc to Français
Nüfus artışı, ciddi sosyal sorunlara yol açmıştır.
Translate from Turc to Français
Ben kalabalık nedeniyle yol açamadım.
Translate from Turc to Français
Sınırsız hoşgörü hoşgörünün ortadan kalkmasına yol açar. Hoşgörüsüz olanlara bile sınırsız hoşgörüyü uzatırsak, hoşgörülü bir toplumu hoşgörüsüzlerin saldırısına karşı korumaya hazır değilsek, o halde hoş görülü tahrip olacak ve onunla birlikte hoşgörü de.
Translate from Turc to Français
Yeni bir çalışma 65'ten daha büyük hastaların hastane kayıtlarının çoğunlukla yanlış olduğunu ortaya atmaktadır, bu durum ciddi tedavi hatalarına yol açabilir.
Translate from Turc to Français
Yeni bir yol yapım aşamasındadır.
Translate from Turc to Français
Yeni bir yol inşa edilmesi kararı kabul edildi.
Translate from Turc to Français
İstasyona kadar uzun bir yol var.
Translate from Turc to Français
Onlar yol boyunca üçü yan yana yürüdü.
Translate from Turc to Français
O, büyük bir aceleyle yol boyunca uzun adımlarla yürüdü.
Translate from Turc to Français
Yol onarım altında.
Translate from Turc to Français
Onun yokluğu her türlü söylentiye yol açtı.
Translate from Turc to Français
Hangi yol futbol stadyumuna götürür?
Translate from Turc to Français
Hangi yol en yakın?
Translate from Turc to Français
Tom yol boyunca Boston'dan geldi.
Translate from Turc to Français
Her yol bana uyar.
Translate from Turc to Français
Gideceğimiz yer hâlâ uzun bir yol.
Translate from Turc to Français
Tom Mary'den yol tarifi istedi.
Translate from Turc to Français
Tom ve Mary yaralı adamı yol kenarına taşıdılar.
Translate from Turc to Français
Savaş barışa yol veriyordu.
Translate from Turc to Français
Müttefik askeri liderler Japon planını yenmek için bir yol buldu.
Translate from Turc to Français
Tom kilo vermek için kolay bir yol arıyor.
Translate from Turc to Français
Tom para biriktirmek için bir yol arıyor.
Translate from Turc to Français
Tom kalabalığın arasından ite kalka yol açtı.
Translate from Turc to Français
Tom Mary'ye yol vermek için öne geçmeye karar verdi.
Translate from Turc to Français
Tom Mary'yi bütün yol boyunca istasyona kadar kovaladı.
Translate from Turc to Français
Tam yol ileri!
Translate from Turc to Français
Erken başlayan erken yol alır.
Translate from Turc to Français
Bu bir yol haritası.
Translate from Turc to Français
Sadece kısa bir yol, bu yüzden birkaç dakika içinde oraya yürüyebilirsiniz.
Translate from Turc to Français
Tom bütün yol boyunca kapıyı kapattıramadı.
Translate from Turc to Français
Bir araba yol kesti.
Translate from Turc to Français
Biz yol boyunca buluştuk.
Translate from Turc to Français
Biz uzun bir yol geldik.
Translate from Turc to Français
Lütfen ona yol verin.
Translate from Turc to Français
Yol çok pürüzlü idi.
Translate from Turc to Français
O, yol kenarında öldü.
Translate from Turc to Français
Başka bir yol olmalı.
Translate from Turc to Français
Boston'a uzun bir yol var.
Translate from Turc to Français
Yol orada sola döner.
Translate from Turc to Français
Hangi yol Central Park'tır?
Translate from Turc to Français
Bu yol şehre gider.
Translate from Turc to Français
Bu yol parka gider.
Translate from Turc to Français
O, başka bir yol bulmak zorundaydı.
Translate from Turc to Français
O bir yol değil fakat bir patika.
Translate from Turc to Français
Bu yol Hong Kong'a gider.
Translate from Turc to Français
Hangi yol belediye binasına gidiyor.
Translate from Turc to Français
Yol yağmurdan ıslaktı.
Translate from Turc to Français
Biz yol boyunca yavaşça yürüdük.
Translate from Turc to Français
Kalabalıkta kendime yol açtım.
Translate from Turc to Français
Erken kalkan erken yol alır.
Translate from Turc to Français
Seyahat etmek için en iyi yol nedir?
Translate from Turc to Français
İsteğin olduğu yerde, bir yol vardır.
Translate from Turc to Français
Onlar kalabalığın arasında kendilerine yol açtılar.
Translate from Turc to Français
Bu yol seni istasyona götürecektir.
Translate from Turc to Français
Yol açın, lütfen.
Translate from Turc to Français
Başka bir yol var.
Translate from Turc to Français
Consultez également les mots suivants : parça, kek, Hatırlamıyorum, Sırrı, Bebek, ağladı, Geçenlerde, Fransa'dan, yedide, ulaştı.