Phrases d'exemple en Turc avec "parlak"

Apprenez à utiliser parlak dans une phrase en Turc. Plus de 100 exemples soigneusement sélectionnés.

Essayez l'application Mate pour Mac

Traduisez dans Safari et d'autres applications macOS en un clic.

essayer gratuitement

Essayez l'application Mate pour iOS

Traduisez dans Safari, Mail, les PDF et d'autres applications en un clic.

Essayez l'extension Mate pour Chrome

Traduction en double-cliquant pour tous les sites web et les sous-titres Netflix.

Installez gratuitement

Essayez les applications Mate

Installez-le sur Chrome (ou tout autre navigateur) sur votre ordinateur et lisez Internet comme s'il n'y avait pas de langues étrangères.

Installez gratuitement

Onlar parlak renkli kurbağalar olduğunu söylüyorlar fakat ben onları asla görmedim.
Translate from Turc to Français

En parlak olanı şu küçük yıldızdır.
Translate from Turc to Français

Çok parlak bir kravat taktı.
Translate from Turc to Français

Senin parlak bir geleceğin var.
Translate from Turc to Français

Her zaman parlak renkli kravat takıyorsun.
Translate from Turc to Français

Sabah güneşi bakmak için çok parlak.
Translate from Turc to Français

Mutlu, çok parlak ve erken görünüyorsun.
Translate from Turc to Français

Sabah güneşi o kadar parlak ki ben onu göremiyorum.
Translate from Turc to Français

Bir tıp doktoru olarak Tom'un parlak bir kariyeri var.
Translate from Turc to Français

Tom parlak bir öğrencidir.
Translate from Turc to Français

Tom genellikle çok parlak olmasa bile güneş gözlüğü takıyor.
Translate from Turc to Français

Ateş parlak bir şekilde yandı.
Translate from Turc to Français

Ateş parlak bir şekilde yanıyordu.
Translate from Turc to Français

Bu çok parlak.
Translate from Turc to Français

Emily okulda en parlak kızdır.
Translate from Turc to Français

Mike, sınıftaki en parlak öğrenci.
Translate from Turc to Français

O çok parlak
Translate from Turc to Français

Yıldızlar parlak.
Translate from Turc to Français

O parlak bir fikir.
Translate from Turc to Français

Kan parlak kırmızıydı.
Translate from Turc to Français

O parlak bir geleceğe sahiptir.
Translate from Turc to Français

Aklıma parlak bir fikir geldi.
Translate from Turc to Français

Ay parlak parlıyor.
Translate from Turc to Français

Edison, parlak bir öğrenci değildi.
Translate from Turc to Français

Onlar parlak renkler giymeyi severler.
Translate from Turc to Français

Güneş parlak bir şekilde parladı.
Translate from Turc to Français

O, parlak bir fikirdir.
Translate from Turc to Français

Kumaş parlak kırmızıya boyandı.
Translate from Turc to Français

Güneş en parlak yıldızdır.
Translate from Turc to Français

Bu gece ay parlak bir şekilde parlıyor.
Translate from Turc to Français

Okuma için parlak bir ışığınız var mı?
Translate from Turc to Français

Evlerini parlak sarıya boyadılar.
Translate from Turc to Français

Mary arabasını parlak maviye boyamak istiyor.
Translate from Turc to Français

Pazar sabahı hava parlak ve açıktı.
Translate from Turc to Français

Sonbaharda, günler daha kısaldığında ve geceler daha soğuduğunda, o, ilk ayazın yaprakları parlak sarı ve portakal ve kırmızıya dönüştürmesini izledi.
Translate from Turc to Français

Öylesine parlak bir çocuktu ki diğerleri ona hayrandı.
Translate from Turc to Français

Onu sevimli, parlak, küçük bir çocuk olarak hatırlıyorum.
Translate from Turc to Français

Güneş parlak.
Translate from Turc to Français

Ay parlak.
Translate from Turc to Français

Parlak renkleri severim.
Translate from Turc to Français

Ay çok parlak.
Translate from Turc to Français

Sanırım bu parlak bir fikir.
Translate from Turc to Français

Çocuğun parlak bir geleceği var.
Translate from Turc to Français

Çocuğun geleceği parlak.
Translate from Turc to Français

Çocuk parlak bir geleceğe sahip.
Translate from Turc to Français

Çocuk parlak bir gelecek vâât ediyor.
Translate from Turc to Français

Tom o kadar parlak değil.
Translate from Turc to Français

Parlak bir geleceğin var.
Translate from Turc to Français

Fenolftalein, 10.0 ya da daha fazla bir pH'a sahip olan bir baz varlığında parlak mora dönüşecektir ve 8.2 ya da daha az bir pH değerine sahip bir çözeltinin varlığında renksiz kalacaktır.
Translate from Turc to Français

Bu parlak.
Translate from Turc to Français

Parlak ışık Markku'yu rahatsız etti.
Translate from Turc to Français

Sentetik kumaşları ütülerken yüksek ısı ayarları kullanmak sentetik kumaşları eritecek ve görülebilir kalıcı hasara sebep olacaktır, bu, çok sıcak ütünün kumaşla en uzun temas ettiği yerde çoğunlukla parlak bir alan gibi görünür.
Translate from Turc to Français

Tom parlak genç bir adam.
Translate from Turc to Français

Tom parlak renkli turuncu pantolon giymeyi seviyor.
Translate from Turc to Français

Bu genç adam parlak bir geleceğe sahip.
Translate from Turc to Français

Başka parlak fikirleriniz var mı?
Translate from Turc to Français

İlkbaharda her şey parlak görünür.
Translate from Turc to Français

Parlak bir düşüncem vardı.
Translate from Turc to Français

Einstein okuldayken parlak bir çocuk değildi.
Translate from Turc to Français

Gece gökyüzünde çok parlak uçan şeyler gördüm.
Translate from Turc to Français

O, geleceği parlak bir öğrenci.
Translate from Turc to Français

Parlak ışık gözleri bozar.
Translate from Turc to Français

Bu yeni ekran çok daha parlak.
Translate from Turc to Français

Tom parlak bir çocuk. Çok çabuk anlıyor.
Translate from Turc to Français

Bu parlak bir plan.
Translate from Turc to Français

Parlak siyah gözleri vardı.
Translate from Turc to Français

Tom çok parlak değil.
Translate from Turc to Français

Bu kapının ardında seni hangi parlak umutlar bekliyor? Hiç!
Translate from Turc to Français

O, geleceği çok parlak genç bir adamdır.
Translate from Turc to Français

Tom çok parlak değil, değil mi?
Translate from Turc to Français

Mars yaşayabileceğimiz geleceği parlak bir yer.
Translate from Turc to Français

Güneş fırtınadan sonra daha parlak parla.
Translate from Turc to Français

Bu gerçekten parlak.
Translate from Turc to Français

Ne parlak bir fikir!
Translate from Turc to Français

Parlak bir gelecek onun önünde uzanıyor.
Translate from Turc to Français

Parlak bir fikir ileri sürdüm.
Translate from Turc to Français

O geleceği parlak bir genç.
Translate from Turc to Français

Uluslararası bir yarışmada bu yaştaki zaferi parlak bir geleceğin iyi bir göstergesidir.
Translate from Turc to Français

Mary'nin tırnakları parlak kırmızıya boyanmış.
Translate from Turc to Français

Oğlumuzun çok parlak olduğunu düşünüyoruz. Elbette ki önyargıyla böyle düşünüyor olabiliriz.
Translate from Turc to Français

Soğuk ve kuru, parlak güneş, ne güzel kış havası!
Translate from Turc to Français

John'un parlak bir düşüncesi vardı.
Translate from Turc to Français

Sabah güneşi o kadar parlak ki ben ona bakamam.
Translate from Turc to Français

Çiçekler parlak ve renkliydi.
Translate from Turc to Français

Meydan parlak ışıklarla aydınlatıldı.
Translate from Turc to Français

Parlak tarafa bak.
Translate from Turc to Français

Bunun öylesine parlak bir fikir olduğundan emin misin?
Translate from Turc to Français

Mary genellikle parlak kırmızı ruj kullanır.
Translate from Turc to Français

Mary biraz parlak kırmızı ruj sürdü.
Translate from Turc to Français

Dün aklıma parlak bir fikir geldi.
Translate from Turc to Français

Bu tablonun renkleri çok parlak.
Translate from Turc to Français

Parlak günler uzak değil.
Translate from Turc to Français

Senin parlak gözlerin güneş gibi.
Translate from Turc to Français

Çok parlak.
Translate from Turc to Français

O parlak.
Translate from Turc to Français

Tom'un parlak bir fikri vardı.
Translate from Turc to Français

O, parlak renkli kuşlar, çiçekler ve yapraklar gördü.
Translate from Turc to Français

Her zaman parlak bir kravat takıyorsun.
Translate from Turc to Français

Parlak bir gelecek sizi bekliyor.
Translate from Turc to Français

Parlak bir gelecek seni bekliyor.
Translate from Turc to Français

Bu lambanın çok parlak bir ışığı var.
Translate from Turc to Français

Consultez également les mots suivants : görmektir, Kimse, fikirlerimi, dinlemek, istemiyor, Sana, satranç, oynamayı, öğreteceğim, biliyor.