Neredeyse her ailede televizyon var.
Translate from Turc to Français

Sahra Çölü neredeyse Avrupa kadar büyüktür.
Translate from Turc to Français

O neredeyse ölüyordu.
Translate from Turc to Français

Polis, neredeyse bir aydır çalınan eşyaları arıyor.
Translate from Turc to Français

Facebook'un kurucusu Mark Zuckerberg neredeyse bir kazanova.
Translate from Turc to Français

Aslına bakılırsa tekliflerimiz neredeyse aynıydı.
Translate from Turc to Français

Kylie Minogue için neredeyse ağlıyordum.
Translate from Turc to Français

O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı.
Translate from Turc to Français

Japonya'da neredeyse tüm yollar tek şerittir.
Translate from Turc to Français

Birçok küçük kasabaların ana yolları büyük ölçüde Wal-Mart gibi büyük devlerin sayesinde neredeyse bırakılmaktadırlar.
Translate from Turc to Français

O kaydı ve neredeyse düşecekti.
Translate from Turc to Français

O, neredeyse her zaman evde.
Translate from Turc to Français

O, neredeyse hep evde.
Translate from Turc to Français

Benim köpeğim neredeyse boyunuzun yarısı kadar.
Translate from Turc to Français

İş neredeyse bitti.
Translate from Turc to Français

Savaş neredeyse 10 yıl sürdü.
Translate from Turc to Français

Neredeyse yarım saattir bekliyorum.
Translate from Turc to Français

Bu hediyelerin neredeyse tamamı kadınlarındı.
Translate from Turc to Français

O oraya varmadan önce, neredeyse hava kararacak.
Translate from Turc to Français

Biz neredeyse bilmeden, hissetmeden annemiz severiz, çünkü o yaşamak kadar doğaldır.
Translate from Turc to Français

Neredeyse gitmeye hazırım.
Translate from Turc to Français

O grup insanlar neredeyse yok oldular.
Translate from Turc to Français

Neredeyse her gün beni aradı.
Translate from Turc to Français

Neredeyse tüm öğrenciler İngilizceden hoşlanıyor.
Translate from Turc to Français

Ne yazık ki neredeyse hiç Almanca konuşamıyorum.
Translate from Turc to Français

Tüm Mısır halkını fakirleştirdiğinden dolayı neredeyse tüm dünya Hüsnü Mübarek'i kınıyor.
Translate from Turc to Français

Gölette neredeyse hiç su yok.
Translate from Turc to Français

Neredeyse bitti.
Translate from Turc to Français

Kaza neredeyse hayatına mal oluyordu.
Translate from Turc to Français

Kaza olduğunda neredeyse otobüsteki yolcuların hepsi uyuyordu.
Translate from Turc to Français

Neredeyse onu duyamıyorum.
Translate from Turc to Français

Romanı okumayı neredeyse bitirdim.
Translate from Turc to Français

Neredeyse treni kaçırıyordum.
Translate from Turc to Français

Neredeyse araba beni ezecekti.
Translate from Turc to Français

Neredeyse boğuluyordum.
Translate from Turc to Français

Neredeyse bir araba tarafından eziliyordum.
Translate from Turc to Français

Küçük kız gölde boğulmaktan neredeyse kıl payı kurtuldu.
Translate from Turc to Français

O çift neredeyse her gece içer.
Translate from Turc to Français

Ben vardığımda parti neredeyse bitmişti.
Translate from Turc to Français

Neredeyse balığı yakalamıştım.
Translate from Turc to Français

O, neredeyse hiç kimya çalışmaz.
Translate from Turc to Français

Nostaljik anlarda biz neredeyse sürekli olarak çocukluğu düşünme eğiliminde olabiliriz.
Translate from Turc to Français

Ancak, onun kız arkadaşı bencil ve neredeyse Brian hakkında hiç endişelenmez.
Translate from Turc to Français

Ben ona neredeyse hiç inanamıyorum.
Translate from Turc to Français

O, neredeyse öldü.
Translate from Turc to Français

Tom kırmızı şarabı sevmezdi, ama şimdi neredeyse her gün içiyor.
Translate from Turc to Français

İkizler o kadar benziyorlar ki birini diğerinden ayırt etmek neredeyse imkansız.
Translate from Turc to Français

Onun yüzsüzce meydan okuma hareketi neredeyse hayatına mal oluyordu.
Translate from Turc to Français

Senin bu iş planı neredeyse çok iyimser görünüyor. Bütün söyleyebileceğim onun bir boş hayalden daha fazlası olduğunu ummamdır.
Translate from Turc to Français

Bu pastanın neredeyse hepsini yiyen çocuk çok şişman olmalı.
Translate from Turc to Français

Neredeyse herhangi bir deprem tehlikesi yok.
Translate from Turc to Français

O, diş teli taktığından beri neredeyse onun gülümsemesini görmedim.
Translate from Turc to Français

Jane'nin konuşmasında söylediğini neredeyse izleyemedim.
Translate from Turc to Français

Neredeyse tüm deplasman oyunlarını kaybettik.
Translate from Turc to Français

Resim neredeyse bitti.
Translate from Turc to Français

Mary neredeyse her gün tırnak rengini değiştirir.
Translate from Turc to Français

Onun kitabını bitirmesi neredeyse imkansız görünüyordu.
Translate from Turc to Français

Çocuğu öldükten sonra, o üzüntüden neredeyse çıldırdı.
Translate from Turc to Français

Tom gözlüğü olmadan neredeyse göremez.
Translate from Turc to Français

Tom işitme cihazı olmadan neredeyse duyamıyor.
Translate from Turc to Français

Bizim neredeyse kahvaltı için zamanımız yoktu.
Translate from Turc to Français

Yanımda neredeyse hiç param yok.
Translate from Turc to Français

Genelde, Tom neredeyse yaptığı her şeyde uyumlu bir insandır.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse on yıldır Boston'da yaşıyor.
Translate from Turc to Français

Tom Fransızcayı neredeyse bir yerli gibi konuşabilir.
Translate from Turc to Français

Tom Fransızcayı neredeyse İspanyolcayı iyi konuştuğu kadar iyi konuşabilir.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse Fransızca konuşamaz.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse Mary kadar iyi Fransızca konuşabilir.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse Mary'nin konuşabildiği kadar Fransızcayı iyi konuşabilir.
Translate from Turc to Français

Sonunda Tom eve vardığında neredeyse 2.30 idi.
Translate from Turc to Français

Tom'un yediği neredeyse onu öldürüyordu.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse damperli bir kamyon tarafından eziliyordu.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse bir araba tarafından çarpılacaktı.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse randevularına hiç geç kalmaz.
Translate from Turc to Français

Tom ve Mary neredeyse bir saat sorunu tartıştılar.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse Mary ile görüşmek için buluşmadı.
Translate from Turc to Français

O ve ben öylesine yakın arkadaşlarız ki neredeyse birbirimizin aklını okuruz.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse hiç korkmaz.
Translate from Turc to Français

Tom uyandığında neredeyse öğle olmuştu.
Translate from Turc to Français

Neredeyse açlıktan ölüyorlardı.
Translate from Turc to Français

Neredeyse 69 milyon kişi oy verdi.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse yüksek sesle kahkaha atacaktı.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse sandalyesinden düşecekti.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse kimseyle konuşmaz.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse satrançta hiç kaybetmez.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse kovulacaktı.
Translate from Turc to Français

Neredeyse zamanı.
Translate from Turc to Français

Neredeyse gitme zamanı.
Translate from Turc to Français

Neredeyse başlama zamanı.
Translate from Turc to Français

" Saat neredeyse beş." " Saat beşte ne olur? " Bekleyeceksin ve göreceksin."
Translate from Turc to Français

Tom cüzdanı neredeyse boş.
Translate from Turc to Français

Tom çok fazla su kullanmamak için dikkatli olmak istiyor. Onun kuyusu neredeyse kuru.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse her sabah erken uyanır.
Translate from Turc to Français

Tom Mary'nin çatının kenarında durduğunu gördüğü zaman neredeyse kalp krizi geçirmişti.
Translate from Turc to Français

Tom bir plaja yakın yaşıyor, bu yüzden yazın neredeyse her gün yüzmeye gider.
Translate from Turc to Français

Tom çok uykulu ve neredeyse gözlerini açık tutamıyor.
Translate from Turc to Français

Tom o kadar şişman ki neredeyse yürüyemiyor.
Translate from Turc to Français

Tom bacağını incitti ve neredeyse yürüyemiyor.
Translate from Turc to Français

Tom'un cüzdanında neredeyse bir şey yok.
Translate from Turc to Français

Tom neredeyse hiç TV izlemez.
Translate from Turc to Français

Bunu yapmak neredeyse imkansız.
Translate from Turc to Français