学习如何在土耳其语句子中使用silahı。超过100个精心挑选的例子。
O, bu silahı yüklü bulundurur.
Translate from 土耳其语 to 中文
Mary kendini öldürmeden önce Tom silahı ondan aldı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom bir silahı varmış gibi yaptı.
Translate from 土耳其语 to 中文
O silahı yere bıraktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı masanın üzerine koy.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, yavaşça silahı kaldırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı hedefe doğrult.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ordunun çok silahı vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Adam bir silahı dedektife doğrulttu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Jenny'nin bir silahı var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Çevremizdeki çok sayıda insanın silahı var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Polisin silahı niçin bulamadığını merak ediyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Polis silahı katilden zorla aldı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı olan tanıdığım tek kişisin.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı bırak.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bana silahı ver.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kimin silahı var?
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı yere koy dedim!
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un bir silahı yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı ateşledim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom, silahı Mary'nin kafasına dayandı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı kafasına dayadı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı onun kafasına dayadı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un neden bir silahı var?
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un silahı var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un bir silahı vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom o kendini öldürmeden önce silahı Mary'den aldı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom silahı Mary'ye doğrulttu ve onu ateşledi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom silahı Mary'nin kafasına dayadı ve tetiği çekti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom bir silahı kafasına dayadı ve tetiği çekti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı al.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı Tom'a ver.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un bir silahı var mıydı?
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom silahı çekmecedeki bazı çorapların altına sakladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı onu bulduğum yere bırakmalıydım.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un gizli bir silahı var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom gizli bir silahı olduğunu söylüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kadının silahı dilidir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Maymunlar da insan öldürür ama sadece onların silahı varsa.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı kim ateşledi?
Translate from 土耳其语 to 中文
O silahı yere koy.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu silahı nasıl kullanacağını biliyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ona dikkat et. Onun silahı dildir, o isterse sizinle ölene dek konuşur.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onun bir silahı yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un bir silahı olduğunu gördüğümde, korktum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu cinayet silahı mı?
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu, cinayet silahı değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un silahı ateş almadı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un silahı tekledi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Balistik raporuna göre, bu silah cinayet silahı olamaz.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı aşağı indir!
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom silahı yere koydu.
Translate from 土耳其语 to 中文
O adamın silahı olduğunu sandım, o yüzden onu vurdum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Polis, Tom'un çekicinin cinayet silahı olduğunu düşünüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dikkat et, adamın silahı var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Henüz silahı bulmadık.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sadece bana silahı ver.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bana o silahı ver.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı bir kenara bırak.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı bir kenara koy.
Translate from 土耳其语 to 中文
Adamın bir silahı vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom silahı kafasına tuttu.
Translate from 土耳其语 to 中文
O silahı bana doğrultmak istemiyorsun.
Translate from 土耳其语 to 中文
Cinayet silahı bu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bize silahı ver.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlara silahı ver.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ona silahı ver.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onların hiç silahı yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Polis Tom'un parmak izlerinin cinayet silahı üzerinde bulunduğunu söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Silahı bir kenara koydu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Belki de o silahı bana vermen gerekir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dan çekicin cinayet silahı olduğuna inanıyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un silahı zemin üzerinde.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom, Mary'ye bir silahı olduğunu söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文
İtalya'da soyguncunun bir silahı yoksa silah kullanamazsınız.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un suçu cinayet silahı olmadan ispatlanamadı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sizin parmak izleriniz cinayet silahı üzerinde bulundu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom silahı kendi kafasına dayadı ve tetiği çekti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Adam silahı alnına dayadı ve tetiği çekti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Belki bir silahı nasıl kullanacağını öğrenmelisin.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom doldurulmamış olduğunu düşündüğü bir silahı temizlerken kendini vurdu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bana bu silahı kullandırtma.
Translate from 土耳其语 to 中文
Hiç kimsenin silahı yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom herkesin bir silahı olduğunu söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onun bir silahı var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onların gizli bir silahı olduğunu duydum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dan silahı kilitli bir dolaba sakladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom silahı Mary'nin kafasına nişan aldı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dikkat, adamın bir silahı var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dan'in silahı kayıptı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Cinayet silahı asla bulunmadı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un bir silahı yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kapıda duran elinde silahı olan bir adam var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bayıltıcı silahı kılıfına geri koydum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Siyasetin silahı demagojidir.
Translate from 土耳其语 to 中文
O silahı Tom'dan alman beni memnun etti.
Translate from 土耳其语 to 中文
O silahı bırakmanı öneririm.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom silahı gördü.
Translate from 土耳其语 to 中文
Katil silahı onunla birlikte götürdü.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un silahı kayıp.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom silahı indirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
还可以查看以下单词:Elmalar、kırmızı、veya、yeşildir、Batman、Robin、arkadaştır、Auckland'ın、milyon、nüfusu。