Zayıf kal.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin hem güçlü hem de zayıf noktaları vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gıda yetersizliği onu zayıf ve bitkin düşürdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ekonomi zayıf olmasına rağmen, bazı şirketler hâlâ kazanç sağlıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, hastalığından sonra zayıf hissediyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, İngilizcede zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, günaha yenik düşecek kadar zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

O günaha yenik düşmek için yeterince zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un bu raporu yazmış olması çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un tek başına seyahat etmek istemesi çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yen dolardan daha zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir diyete sıkı sıkıya sarılmadıkça, çok az zayıf kalma şansı vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Matematik onun zayıf noktasıdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar onun çok zayıf olduğunu hissettiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'nin nasıl zayıf kaldığını bilmediğini söylüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oldukça çok yemesine rağmen zayıf kalabiliyor gibi görünüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom zayıf görünmek istemez.
Translate from Türkçe to Türkçe

Zayıf görme bir atlet için bir engeldir.
Translate from Türkçe to Türkçe

O gerçekten bir güreşçi olmak istiyor fakat çok zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un çocuklarının ondan bir şey miras alması çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un kovulacak olması çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un o aylıkla çalışmayı kabul edecek olması çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un kazada hayatta kalması çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un evde o şekilde hareket etmesi çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Öğretmenin ev ödevini zamanında yapmadığı için Tom'un özrünü kabul etmesi çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yoko teyze çalışmak için çok zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom zayıf hissetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un zayıf bir hafızası var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar kısa ve zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

O uzun boylu, zayıf bir adamdı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşlılar da gençler de zayıf olmak istiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fizik benim zayıf dersim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Zayıf insanlar kaybederler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çok fazla zayıf noktaları olmasına rağmen, ben ona güveniyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

O çok zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kan kaybından zayıf düşmüştü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Amcam zayıf fakat teyzem şişman.
Translate from Türkçe to Türkçe

Amcam zayıf ama teyzem şişman.
Translate from Türkçe to Türkçe

İnsanlar zayıf bir hükümete güvenmezler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şu adam zayıf ama karısı şişman.
Translate from Türkçe to Türkçe

Laurie pizzayı çok sevmesine rağmen zayıf kalmak ister.
Translate from Türkçe to Türkçe

Zayıf kalmak için Laurie'nin uyguladığını sen de uygulamalısın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun çiçek hastalığının zayıf evresini geçirdiğini söylediler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Güney eyaletlerini zayıf tutmak istediler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bugün moda modellerinin çok zayıf olduğunu düşünüyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin güçlü ve zayıf yönleri vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Güçlü hayatta kalacak ve zayıf ölecek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gözleri zayıf olan bir kişi uzağı göremez.
Translate from Türkçe to Türkçe

Almancam zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşlı kadın yataktan çıkamayacak kadar çok zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Matematik onun okuldaki en zayıf dersi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kız kardeşim zayıf ama ben biraz kiloluyum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şişman ve çirkin olmayı mı yoksa zayıf ve seksi olmayı mı tercih edersiniz?
Translate from Türkçe to Türkçe

Korkarım benim derinlik algım çok zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Düşman zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

O uzun ve zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

O uzun boylu ve zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

O onun zayıf noktası.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom zayıf ve uzun boylu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir zincir ancak en zayıf halkası kadar kuvvetlidir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Batarya zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Her adamın zayıf bir yanı vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Her adam zayıf bir yana sahiptir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Zayıf karakterli bir insan seninle konuşamaz mı?
Translate from Türkçe to Türkçe

Beni en zayıf halka mı seçtiniz?
Translate from Türkçe to Türkçe

Neden babaları kuvvetli olan çocuklar zayıf olur?
Translate from Türkçe to Türkçe

Çok zayıf mısın?
Translate from Türkçe to Türkçe

İradem çok mu zayıf?
Translate from Türkçe to Türkçe

Fransızcam çok zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom zayıf görünüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Evli bir yazar bekar kalmayı tavsiye ettiği zaman kitabın zayıf noktası güvenirlikten yoksun olmasıdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Zayıf görünüyorsun.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un zayıf bir kalbi var.
Translate from Türkçe to Türkçe

O uzun, zayıf ve güçlüydü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık, organizmanızı zayıf düşürdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu kıyafetler seni daha zayıf göstermiş.
Translate from Türkçe to Türkçe

O sarışın ve zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bugünkü duruma bizi sen soktun, senin işleri yürütme yeteneğin zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom artık gerçekten zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çok zayıf değilim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Zayıf ışık altında okuma, gözlerin bozulur.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un nabzı çok zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un nabzı zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şimdi daha zayıf olduğum için bu kıyafete sığabiliyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şimdi daha zayıf olduğumdan dolayı bu kıyafete sığabiliyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şimdi zayıf olduğumdan dolayı bu kıyafeti giymek benim için daha kolay.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şimdi zayıf olduğum için bu kıyafeti giymem daha kolay.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tatoeba'yı öğretici yönü zayıf bir site olarak düşünenler var ama artık bu durum değişmeye başladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Zayıf ışıkta okumamalısın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin zayıf bir tarafı vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birleşmiş Devletler, ülkeleri zayıf ve küçük yapmakla korkutmayı umabilir ama Rusya'yı değil.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom zayıf, değil mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Zayıf bir hafızan var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Salonun zayıf akustiği, dinleyicilerin konserden zevk almalarını ciddi şekilde olumsuz etkiledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kendini daha zayıf gösterdiğini düşündüğü için Tom siyah giymeyi seviyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom onu son gördüğümden daha zayıf görünüyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sinyal çok zayıf.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bunu toplantıya kadar yapamayacağıma dair zayıf bir ihtimal var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu bir zayıf söylem.
Translate from Türkçe to Türkçe

Erkekler zayıf olsalar bile neden güçlüdür?
Translate from Türkçe to Türkçe