"oğlunu" içeren Türkçe örnek cümleler

oğlunu kelimesini Türkçe bir cümlede nasıl kullanacağınızı öğrenin. 100'den fazla özenle seçilmiş örnek.

Mate'in Mac uygulamasını deneyin

Safari ve diğer macOS uygulamalarında tek tıklamayla çeviri yapın.

ücretsiz deneyin

Mate'in iOS uygulamasını deneyin

Safari, Mail, PDF'ler ve diğer uygulamalarda tek tıklamayla çeviri yapın.

Mate'in Chrome uzantısını deneyin

Tüm web siteleri ve Netflix altyazıları için çift tıklama çevirisi.

Ücretsiz edin

Mate uygulamalarını deneyin

Bilgisayarınızdaki Chrome'a (veya başka bir tarayıcıya) yükleyin ve interneti sanki yabancı dil yokmuş gibi okuyun.

Ücretsiz edin

Oğlunu övdüğümde çok dikkatlice dinledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun tek isteği oğlunu son bir kez görmekti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sadece babasını değil, aynı zamanda oğlunu da tanıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yardım almadan oğlunu yetiştirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O yoksulluk nedeniyle oğlunu üniversiteye gönderemedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, savaşta oğlunu kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, biricik oğlunu gömdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar diğer bir çiftçiyi ve oğlunu da ele geçirdiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, daha çok çalışması için oğlunu teşvik etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, oğlunu görmek için acele ediyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, oğlunu görmek için sabırsızlanıyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, oğlunu iyi bir eğitim ile donatmak istiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom üvey oğlunu Mary'nin üvey kızına tanıttı.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, oğlunu içtenlikle seviyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, iki oğlunu savaşta kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, oğlunu varlıklı bir adam yaptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu arabada yalnız bıraktı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu bir araba kazasında kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tembel olduğu için oğlunu azarladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu okula gönderemedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tek oğlunu savaşta öldürttü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tek oğlunu savaşta kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu korumak için elinden gelen her şeyi yaptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Trafik kazasında oğlunu kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir gazete alması için oğlunu dışarı gönderdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu tanıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Büyük bir şey yapmak için oğlunu teşvik etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Geç saatlere kadar dışarıda olduğu için oğlunu azarladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom, oğlunu yatağa yatırıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tek oğlunu trafik kazasında kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu göremezse intihar edecek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun oğlunu seviyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kaybolan oğlunu arıyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

O ,oğlunu kaderine bıraktı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tanrı, Oğlunu dünyayı yargılamak için dünyaya göndermedi; dünya onun aracılığıyla kurtulsun diye gönderdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu gördüğüm zaman onu hatırladım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu görmek istiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu överken dikkatlice dinledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

En sevgili oğlunu kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu özledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu evcil hayvan çiftliğine götürdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu kızından çok seversin, değil mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu, kendi hayatını mahvetmekle suçladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu arıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kaza oğlunu alıp götürdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

O oğlunu, yerindeki toplantıya katılmaya zorladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu arayarak caddeleri dolaştı.
Translate from Türkçe to Türkçe

(O) oğlunu endişeyle bekledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bir araba kazasında oğlunu kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, o kadar meşguldu ki kendisi gitmek yerine oğlunu gönderdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dikkatsiz olduğu için oğlunu suçladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu arayarak sokakları dolaştı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu Fransızca öğrenmesi için yüreklendirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu övdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bay Suzuki oğlunu yurt dışında eğitim görme planından vazgeçmesi için ikna etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bay Suziki oğlunu yurt dışında eğitim görme planından vazgeçmesi için ikna etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom, geç kaldığı için oğlunu azarladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom savaşta üç oğlunu kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu evden kovdu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu Avustralya'daki yatılı bir okula gönderdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu o okula götürmek istedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu özledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu öğretmen yaptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu o okula yazdırmak istedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu o okula sokmak istedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yalan söylediği için oğlunu cezalandırdı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun tek isteği oğlunu son bir kez olsun görebilmekti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu yatağa soktu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary, bekar bir anne olarak oğlunu büyütüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, oğlunu bir doktor yaptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, tek oğlunu toprağa verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu daha ciddi çalışması için teşvik etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Korkunç İvan 1581'de oğlunu öldürdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bir araba kazasında tek oğlunu kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hangi baba oğlunu sever?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom üç oğlunu bırakarak intihar etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom biricik oğlunu kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun tek dileği, oğlunu yine bir kez daha görmekti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun tek dileği, oğlunu bir kez daha görmekti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom akşam yemeği yedirmeden oğlunu yatmaya gönderdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu kucakladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu ne zaman yatırırsın?
Translate from Türkçe to Türkçe

Anne, oğlunu okula gitmesi için uyandırır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary ikinci oğlunu doğururken öldü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlunu seviyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Babası hangi oğlunu seviyor?
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary oğlunu tekrar görmeyeceğini düşündü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sırtında oğlunu taşıyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom oğlunu bulamadı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary kederli bir şekilde oğlunu gömdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Anne oğlunu kederli bir şekilde gömdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dan Linda'nın oğlunu görmek için uğramak istedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bay Suzuki oğlunu yurtdışında eğitim planınından vazgeçirmek için ikna etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Baba oğlunu kederli bir şekilde gömdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Béla oğlunu her gün okula götürür, çünkü o dikkatli bir baba.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom geçen yılın başında oğlunu kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sen Tom'un, oğlunu sevdiğini söyledin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom tembel olduğu için oğlunu azarladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary, oğlunu sırtında taşıdı.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, tek oğlunu bir kazada kaybetti.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, endişeyle oğlunu bekledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ayrıca şu kelimelere de göz atın: John, cebinden, anahtar, çıkardı, Floridalı, karısı, ise, Kaliforniyalı, Fransızcayı, konuşamıyor.