"konuşacak" içeren Türkçe örnek cümleler

konuşacak kelimesini Türkçe bir cümlede nasıl kullanacağınızı öğrenin. 100'den fazla özenle seçilmiş örnek.

Mate'in Mac uygulamasını deneyin

Safari ve diğer macOS uygulamalarında tek tıklamayla çeviri yapın.

ücretsiz deneyin

Mate'in iOS uygulamasını deneyin

Safari, Mail, PDF'ler ve diğer uygulamalarda tek tıklamayla çeviri yapın.

Mate'in Chrome uzantısını deneyin

Tüm web siteleri ve Netflix altyazıları için çift tıklama çevirisi.

Ücretsiz edin

Mate uygulamalarını deneyin

Bilgisayarınızdaki Chrome'a (veya başka bir tarayıcıya) yükleyin ve interneti sanki yabancı dil yokmuş gibi okuyun.

Ücretsiz edin

Mary'nin konuşacak hiç kimsesi yok fakat o kendini yalnız hissetmiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak yakın arkadaşları yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim sizinle konuşacak bir şeyim var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom konuşacak birine sahip olmayı diledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary ile konuşacak durumda değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un Mary ile konuşacak cesareti yoktu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bob konuşacak birini arıyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom konuşacak birini bulamadı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben konuşacak birini istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun konuşacak hiç kimsesi yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun konuşacak arkadaşı yoktu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun hiç konuşacak arkadaşı yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sadece konuşacak birini istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu gece kim konuşacak?
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşlı insanların konuşacak birine ihtiyaçları vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oturacak ve konuşacak zamanım yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Artık konuşacak enerjim yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sorunlarım hakkında konuşacak bir arkadaşım yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom konuşacak kimsesi olmayan tamamen yalnız biri.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bence konuşacak birine ihtiyacın var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Seni burada dışarıda tek başına gördüm ve konuşacak birini isteyebileceğini düşündüm.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'la konuşacak kişisel bir şeyim var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak başka kimsem yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom konuşacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak birisine ihtiyacım var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un seninle konuşacak zamanı yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'la konuşacak birine ihtiyacım var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Seninle konuşacak bir şeyim var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak birine sahip olmak güzel.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sorunlarım hakkında konuşacak birine sahip olmak güzel.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un konuşacak kimsesi yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onunla konuşacak mısın?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'la konuşacak mısın?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom, Mary'yle konuşacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bizim her zaman konuşacak bir şeyimiz vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yüzüne gülecek kadar dost sandığın kişiler, aslında arkandan konuşacak kadar yüzsüzler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bu konuda daha sonra bizimle konuşacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom onun hakkında Mary ile konuşacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak çok şeyimizin olduğunu düşünüyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Olanlarla ilgili Tom'la konuşacak kişi sen olmalısın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak çok şeyiniz vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bugün kim konuşacak?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary'nin hakkında konuşacak bir şeyi yoktu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hakkında konuşacak çok şeyimiz var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Asla hakkında konuşacak bir şeye sahipmiş gibi görünmüyoruz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak çok şeyimiz var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom benim için konuşacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlarla konuşacak mısın?
Translate from Türkçe to Türkçe

Judy yarın Japonya hakkında konuşacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'la konuşacak kişi olmalısın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'la konuşacak tek kız Mary'dir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak birine ihtiyacınız varsa ben buradayım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak havamda değilim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hakkında konuşacak bazı şeylerimiz var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hakkında konuşacak bir şeyimiz kalmadı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Senin ve benim hakkında konuşacak bir şeyimiz yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hâlâ hakkında konuşacak bir şeyim yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hakkında konuşacak bir şey kalmadı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hakkında konuşacak başka bir şey yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hakkında konuşacak daha fazla bir şey yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yaptıkları hakkında konuşacak kadar aptal değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benimle konuşacak mısınız?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'la konuşacak mısın yoksa konuşmayacak mısın?
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak başka biri olmadığı zaman sadece Tom'la konuştum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hakkında konuşacak ne kaldı?
Translate from Türkçe to Türkçe

Hakkında konuşacak çok şey var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un konuşacak arkadaşları yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şimdi konuşacak zamanım yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hakkında konuşacak bir şeyimiz yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sadece benimle konuşacak birini istedim.
Translate from Türkçe to Türkçe

İnsanlar konuşacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tüm yaşlı insanların konuşacak birine ihtiyacı var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak birine ihtiyacın olursa beni ara.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak bir şey kalmadı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bize hakkında konuşacak bir şey verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un ve benim hakkında konuşacak bazı şeylerimiz var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yalnız yaşamanın dezavantajlarından biri senin konuşacak hiç kimseye sahip olmamandır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak herhangi bir arkadaşım yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bunun hakkında konuşacak mıyız yoksa konuşmayacak mıyız?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom kalabalığa konuşacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bizimle pazartesi konuşacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Jose şu anda konuşacak bir durumda değil; daha sonra arayın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hakkında konuşacak bir şeyimiz yoktu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben konuşacak mıyım?
Translate from Türkçe to Türkçe

Başkan bu akşam televizyonda konuşacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un konuşacak birine ihtiyacı var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak hiç kimsem yoktu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben konuşmadan önce yıldızlar konuşacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

O etraftayken o, onun hakkında konuşacak kadar aptal değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun huzurunda o, onun hakkında konuşacak kadar aptal değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak zamanım yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom konuşacak ilk kişiydi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yalnızdı ve o konuşacak birinin olmasını diledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary yalnız ve konuşacak kimsesi yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yalnız ve konuşacak kimsesi yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bizim gerçekten hakkında konuşacak hiçbir şeyimiz yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Konuşacak birini bul.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şikayette bulunmak için konuşacak en iyi kişi kimdir?
Translate from Türkçe to Türkçe

Sen konuşacak birisin!
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un konuşacak kimsesi yoktu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un seninle konuşacak bazı şeyleri var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ayrıca şu kelimelere de göz atın: anlamak, gerçekten, Dün, yedinci, doğum, günümdü, Evren, oluştu, Elektronik, sigaradan.