"birlikte" içeren Türkçe örnek cümleler

birlikte kelimesini Türkçe bir cümlede nasıl kullanacağınızı öğrenin. 100'den fazla özenle seçilmiş örnek.

Mate'in Mac uygulamasını deneyin

Safari ve diğer macOS uygulamalarında tek tıklamayla çeviri yapın.

ücretsiz deneyin

Mate'in iOS uygulamasını deneyin

Safari, Mail, PDF'ler ve diğer uygulamalarda tek tıklamayla çeviri yapın.

Mate'in Chrome uzantısını deneyin

Tüm web siteleri ve Netflix altyazıları için çift tıklama çevirisi.

Ücretsiz edin

Mate uygulamalarını deneyin

Bilgisayarınızdaki Chrome'a (veya başka bir tarayıcıya) yükleyin ve interneti sanki yabancı dil yokmuş gibi okuyun.

Ücretsiz edin

Seninle birlikte mi gitmeliyim?
Translate from Türkçe to Türkçe

Bilgelik yaşla birlikte otomatik olarak gelmez.
Translate from Türkçe to Türkçe

Her şahıs tek başına veya başkalarıyla birlikte mal ve mülk sahibi olma hakkına sahiptir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birlikte çalışmayı kabul ettiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birlikte şarkı söylemekten hoşlandık.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birlikte gidelim mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Aile, akşam yemeğini birlikte yedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Az param var. Bununla birlikte seninle mutluyum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ortak düşmanı yenmek için birlikte dövüşmek zorunda olduklarını biliyorlardı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Windows ile birlikte eklentilere sahip olmak zorundasın yoksa senin dosyalarını okumaz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sanırım birlikte yaşamamız senin alışkanlıklarını etkiledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kızı onunla birlikte herhangi bir yere gitmeye isteklidir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birlikte çalışarak bütün evi çabucak temizlediler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yarın gece saat dokuzda birlikte buluşacağız.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu işi bitirir bitirmez seninle birlikte olacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ortak çıkarları için birlikte çalışmaktaydılar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birlikte oyuna gitmemizi ister misin?
Translate from Türkçe to Türkçe

Oturma odasında video oyunları oynarken annem bana onunla birlikte alışverişe gidip gitmeyeceğimi sordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Lütfen bu sorunu bankanızla birlikte gözden geçirir misiniz?
Translate from Türkçe to Türkçe

Projede birlikte çalışmayı kabul ettiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bize ve başka herkese bu günü hatırlatmak için, bizimle birlikte herkese bir ağaç dikmesini rica ediyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bütün akşamımızı birlikte dans ederek geçirdik.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şimdi, birlikte çalışmamız gereken zamandır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Partiye onunla birlikte gitmemi önerdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben ailemle birlikte kampa gittim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Nagasaki çevresinde onlara rehberlik edebilmem için kadınla birlikte gittim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben sizinle birlikte gitmek için hazırım.
Translate from Türkçe to Türkçe

O bir aktör ile birlikte resim çektirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkes onunla birlikte evinde hisseder.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkes onunla birlikte rahat hisseder.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim Japon öğretmenim fiil çekimlerini hatırlamamıza yardımcı olan bir şarkı kullanırdı. Hiç kimse gerçekten birlikte söylemezdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yarın öğle yemeğinden sonra arkadaşlarla birlikte dışarı çıkacağız.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biri evime girdi ve tüm paramla birlikte kaçtı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben sık sık babamla birlikte sinemaya gittim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Babamla birlikte ava gitmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Babamla birlikte balık tutmaya gitmek istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benden sonra hep birlikte okuyun.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kalabalık ile birlikte gidin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dün keşke diğerleri ile birlikte oyuna gitseydim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tatoeba'nın çok dilli olmasının nedeni budur. Fakat o tür çok dilli değil. Dillerin sadece birlikte eşleştirildiği ve bazı çiftlerin geride bırakıldığı tür değil.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kendilerini geleneksel bir sistem içinde asla birlikte bulmamış olan diller Tatoeba'da bağlanabilirler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve amcası sessizce birlikte yürüdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve kuzeni birlikte işe gitti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Öğretmen bir zamanlar Emma'ya birlikte bir çocuk sahibi olmaları gerektiğini önerdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Odayı kız kardeşimle birlikte kullanıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, para ile birlikte kaçtı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sanırım birlikte yaşamamız alışkanlıklarını etkiledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir grup insanın bizimle birlikte su kayağına gideceğini düşünmüştüm. Fakat kesinlikle başka hiç kimse gelmedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birlikte tekrar ramen yemeye gidelim mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar altıda varırlar ve sonra hep birlikte akşam yemeği yeriz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dün, annemle birlikte indirimli satışa gittim ve bana bir elbise alması için onu kışkırtmayı sürdürdüm.
Translate from Türkçe to Türkçe

O benim arkadaşımla birlikte rahat hissetmedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fred'in annesiyle birlikte Kyoto'u ziyaret edişini hatırlıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Alfabeyi yeniden düzenleyebilseydim, U ve I'ı birlikte koyardım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biz bir süre sessizlik içinde birlikte oturduk.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, onunla birlikte mi geldi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Süt ve yumurtayı birlikte karıştır.
Translate from Türkçe to Türkçe

"Ne! Sen hâlâ o adamla birlikte misin?" ve biz cevaplarız: "Ne yapabilirim! Onu seviyorum!"
Translate from Türkçe to Türkçe

"Ne! Sen hâlâ o kızla birlikte misin?" ve biz cevaplarız: " Ne yapabilirim!, onu seviyorum!"
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben sizinle birlikte olduğumda kendimi mutlu hissediyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onunla birlikte dışarı çıkması istendi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Baharın gelmesiyle birlikte her şey yavaş yavaş yeniden hayata dönüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ağustosta kız arkadaşımla birlikte Japonya'ya gideceğim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bizimle birlikte gel.
Translate from Türkçe to Türkçe

Türkçe Ğ ve İspanyolca H kaçtı ve birlikte birsürü tamamen sessiz çocukları oldu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benimle birlikte balık tutmaya gitmek ister misiniz?
Translate from Türkçe to Türkçe

Ağustosta kız arkadaşımla birlikte Japonya'ya gidiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sınırsız hoşgörü hoşgörünün ortadan kalkmasına yol açar. Hoşgörüsüz olanlara bile sınırsız hoşgörüyü uzatırsak, hoşgörülü bir toplumu hoşgörüsüzlerin saldırısına karşı korumaya hazır değilsek, o halde hoş görülü tahrip olacak ve onunla birlikte hoşgörü de.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onunla birlikte istasyona kadar gittim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biz istasyona kadar birlikte yürüdük.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biz birlikte seslendirdik.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birlikte şarkılar söylemenin tadını çıkardık.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birlikte öğle yemeği yiyorduk.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlum ile birlikte oynarım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben onun başka bir adamla birlikte olma düşüncesine dayanamam.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom, o zaman Mary ile birlikte öğle yemeği yiyordu
Translate from Türkçe to Türkçe

O nereye giderse ünü onunla birlikte gider.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yanında iki kutu bedava ayakkabı cilası ile birlikte onlar sadece 50 dolar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Önemli olan tek şey, hepimizin birlikte olmasıdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

John, Jack'le birlikte oturuyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, oğluyla birlikte bir uçurtma uçurdu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sabahın ilk ışıklarına kadar benimle birlikte kalın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biz genellikle sabahları birlikte sahil boyunca bir yürüyüş yapardık.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sizinle birlikte kahvaltı yapmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ailenizle birlikte yemek yemenin önemli olduğunu düşünüyor musunuz?
Translate from Türkçe to Türkçe

Rüşvet güç örgütleri ile birlikte ortaya çıkan bir şeydir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom, Mary ve John'un artık birlikte olmadıklarını biliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom daha önce Mary'yi John'la birlikte birden fazla ortamda görmüştü ve sonunda onların birbirlerini gördüklerini anladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom, Mary'nin John'la birlikte çıkması fikrini sevmedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un bildiği kadarıyla, Mary John'la birlikte Boston'da olabilirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un ebeveyni Tom ve Mary'nin evleninceye kadar birlikte yaşamalarını istemiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom, Mary'nin niçin Tom'la birlikte pikniğe gitmemeye karar verdiğini biliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sürpriz oldu, Tom partimize Mary ile birlikte geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom onu onunla birlikte sinemaya gitmesi için ikna etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Yaz mevsimini onunla birlikte Boston'da geçirmemi istedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom üniversiteye giderken amcasıyla birlikte Boston'da yaşadı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom karısı Mary ile birlikte Boston'dan çok uzakta olmayan bir çiftlikte yaşıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ebeveynleriyle birlikte Boston'da yaşıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Erkek çocuk arkadaşları ile birlikte yüzüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bununla birlikte, birçok kişi erken emekliliği tercih ediyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biriyle birlikte miydin?
Translate from Türkçe to Türkçe

Ayrıca şu kelimelere de göz atın: gerekip, gerekmediğini, ilişkim, ödediğini, saklandığını, deldirmek, öptüğünü, yanağından, sonrasına, karşılaşmadım.