Bu paketleri kısa bir süreliğine bırakmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben sigarayı bırakmak için ikna edildim.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, sigara içmeyi bırakmak için karar verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak kolay değildir, fakat sağlığının uğruna bırakmalısın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Anahtarı arabada bırakmak senin dikkatsizliğindi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O birkaç kez sigarayı bırakmak için çalıştı, ancak başarısız oldu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bugün sigarayı bırakmak için yemin ediyorum, John.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dışarı çıkmadan önce kapıyı kilitlemeden bırakmak onun dikkatsizliğiydi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bob sık sık sigarayı bırakmak için çalışır.
Translate from Türkçe to Türkçe

O sigarayı bırakmak zorundadır.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, sigarayı bırakmak için söz verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

İşini bırakmak istediğinden emin misin?
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben şu anki işimi bırakmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir işi yarım bırakmak yapılabilecek en kötü iştir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onu o şekilde bırakmak ister misin?
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir mesaj bırakmak ister misiniz?
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak zordur.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak için çok gayret ediyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu kitabı sana bırakmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gelecek ay işini bırakmak zorunda kalabilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onu sıkıca tuttu ve hiç bırakmak istemedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ona bir mesaj bırakmak ister misiniz?
Translate from Türkçe to Türkçe

Bırakmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

İşimi bırakmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Jack çamı kozalakları, örneğin, büyük bir ısıya maruz kalıncaya kadar tohumlarını bırakmak için kolayca açılmazlar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak dünyadaki en kolay şeydir. Binlerce defa bıraktığım için biliyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'u okula bırakmak zorunda kaldım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un ofisine bir şey bırakmak zorunda kaldım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben performansımı arttırmak için bırakmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niçin okulu bırakmak istediğini anlayamadım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Neden çaysız bırakılmıyoruz biliyor musun Olric? Çünkü bizi hiçbir şeye muhtaç bırakmak istemiyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak istiyorum ve bunun için yardım almam şart gibi gözüküyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kumar oynamayı bırakmak zorundasın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'yi John'la yalnız bırakmak üzere değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir ölüyü gömmeden bırakmak profanlıktır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Beni haklarımdan mahrum bırakmak için elinden geleni yaptın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'yi geride bırakmak istemiyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak için hangi yöntemi kullandın?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'nin elini bırakmak istemedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dersleri atlamayı bırakmak zorunda kalacaksın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Maalesef okul ücretini göze alamadığım için üniversiteyi bırakmak zorunda kaldım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak için çabalıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom okul ücretini ödeyemediği için üniversiteyi bırakmak zorunda kaldı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birçok çiftçi kuraklık sırasında beslenme maliyetlerinde tasarruf etmek için kendilerini stoktan mahrum bırakmak zorunda kaldılar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Niçin bırakmak istediğini anlamak kolay değil.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onu şansa bırakmak istemiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'a bir mesaj bırakmak isterim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Adamın sigarayı bırakmak için yaptığı üçüncü deneme başarısızlıkla son buldu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biz Dünya'yı bulduğumuzdan biraz daha iyi bırakmak istiyoruz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkes bir iz bırakmak ister.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oğlana bahşiş bırakmak lazım.
Translate from Türkçe to Türkçe

İyi bir ilk izlenim bırakmak istedim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bebekleri güçlü güneş ışığına maruz bırakmak tehlikelidir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak hayatımda yaptığım en zor şeydi.
Translate from Türkçe to Türkçe

İnsan bir yabancı ülkeye gittiğinde, kendi ülkesinin sorunlarını da geride bırakmak istiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Seni Tom'la yalnız bırakmak istemiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Annen ve baban üzerinde iyi bir izlenim bırakmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom işini bırakmak zorunda kalabilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'nin neden işini bırakmak istediğini biliyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bırakmak istiyorsan, sadece öyle söyle.
Translate from Türkçe to Türkçe

İçki içmeyi bırakmak zorundayım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'nin işini neden bırakmak zorunda kaldığını anlayamadı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu kızı seninle birlikte bırakmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bana işini bırakmak istediğini söyledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yapmak istediğim son şey seni burada yalnız bırakmak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Seni yalnız bırakmak zorunda kaldığım için üzgünüm.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'u yalnız bırakmak istemiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom okulu bırakmak istedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Zaten işi bırakmak istiyordum.
Translate from Türkçe to Türkçe

O çocukları bırakmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sigarayı bırakmak istiyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom burada çalışmayı bırakmak için kararını verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak onun için imkansızdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak onun için olanaksızdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom köpeği bırakmak için arka kapıyı açtı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bazen bu işi bırakmak aklıma geliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

İşini bırakmak istediğini Tom zaten biliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sigarayı bırakmak için çok uğraşıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sigarayı bırakmak için çok çalışıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom işini bırakmak istediğini söylüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un iyi bir izlenim bırakmak istediğini biliyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kedisini evde bırakmak zorundaydı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak kolaydır. Bunu yüzlerce kez yaptım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bırakmak zorundasın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'u yalnız bırakmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Valizlerimi burada bırakmak güvenli mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak kolay, seni bırakmak çok zor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak kolay, seni bırakmak çok zor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bize Tom'un okulu bırakmak istediği söylendi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir durgunluğun ortasında bile bir işi bırakmak zorunda olduğumuz zamanlar vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir mesaj bırakmak ister misin?
Translate from Türkçe to Türkçe

Çocuklarımız için bir şey bırakmak zorundayız.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un sigarayı bırakmak için irade gücü yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir karışıklık bırakmak istemiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben geçmişi arkamızda bırakmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hava gazını açık bırakmak benim dikkatsizliğimdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben onları yalnız bırakmak için söz verdim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Motorlu araç kullananlar, bisikletlileri geçerken en az bir metre emniyet mesafesi bırakmak zorundalar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onu karanlıklara bırakmak istemezlerdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sigarayı bırakmak zor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bırakmak istemiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe