Learn how to use zorundayım in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Her altı saatte bir ilacımı almak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Bu hafta sonu bir araba almak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Gelecek hafta İngilizcede bütünleme sınavına girmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Sınava hazırlanmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
25 Ocaktan önce kütüphane kitaplarımı geri götürmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
İngilizce test için hazırlanmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben bu küçük odayla ilgili en iyisini yapmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Saatimi kaybettim, bu yüzden bir tane almak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Oraya kendim gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben bu oda için yeni bir halı satın almak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Evet. Ben onu yarına kadar okumak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Sürekli burnumu temizlemek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben genellikle yaklaşık on birde yatmaya gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Şimdi gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Japonca çalışmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben yeni adresinizi not almak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Yarına kadar görevi gözden geçirmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben erken kalkma alışkanlığı edinmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Sadece Tom değil aynı zamanda ben de çalışmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Maalasef her sabah erken kalkmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Çalışmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ev ödevimi bitirmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Yatmaya gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Toplantıya ya sen ya da ben katılmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben çıkmak zorundayım, bir arkadaş ile bir randevum var.
Translate from Turkish to English
Çok küçük gelirimle yaşamak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Gerçekten bugün bu işi yapmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben onu bulmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Eve gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben onu görmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Giyinmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben de yemek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Onu boyamak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben evde kalmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
İşe gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Üzgünüm, gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben bisiklete binmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben alışverişe gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben bir şey yapmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben yakında ayrılmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben lastikleri değiştirmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Okuldan ayrılmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Saçımı taramak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Bir çift yeni kayak almak zorundayım.
Translate from Turkish to English
İlaç almak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Gömleğimi ütülemek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Odamı temizlemek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Niçin onu yapmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Onun kaybını karşılamak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Bankaya gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Okula yürümek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Dişlerimi fırçalamak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Anneme yardım etmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Dişçiyle görüşmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben kemerimi sıkmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben onun emirlerine uymak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Dolma kalemimi aramak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben o treni yakalamak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Yarın bir tane almak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Şimdilik, bu odayı arkadaşım ile paylaşmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
İki dolgu almak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ne kadar süre beklemek zorundayım?
Translate from Turkish to English
Maalesef şimdi gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Bugün akşam yemeği pişirmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben bir telefon görüşmesi yapmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Onun mektubunu yanıtlamak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Çok şey yapmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Şimdi ev ödevimi yapmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Çocuklarımı düşünmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben kendi hayatımı kazanmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Test için hazırlanmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Kısmi zamanlı iş bulmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Saat yediye kadar eve dönmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben her zaman ona boyun eğmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Çalışmak zorunda olan tek kişi Tom değildir. Ben de çalışmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Çalışmak zorunda olan sadece Tom değildir. Ben de çalışmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Yağmur yağsa bile gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Oraya gitmek zorundayım fakat gitmeyeceğim.
Translate from Turkish to English
Polis karakoluna gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Gitmek ve ne yapabileceğimi görmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Bugün eve biraz erken gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Zayıflamak zorundayım, bu yüzden diyetteyim.
Translate from Turkish to English
Paris'e giden 8:15 trenine binmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Sözleşmenin ne dediğini kontrol etmek ve görmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Alışverişe gitmek zorundayım. Bir saat içinde döneceğim.
Translate from Turkish to English
Sanırım ev ödevimle ilgili çalışmaya başlamak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Akşam yemeğinden hemen önce şekerleme yememeni sana kaç kez söylemek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Dürüst olmak zorundayım. Ben bir MRI taraması ilk yaptırdığım zaman biraz sinirliydim.
Translate from Turkish to English
Uyumak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Özür dilemek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Elimden geleni yapmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Eh, artık gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Ben gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Mary'ye yardım etmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Bu kediye bakmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Sınava tekrar katılmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Bütün gün İngilizce kullanmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Horladığımı kabul etmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
İki kez otobüs değiştirmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Babam için oraya gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: mekân, Programımızda, değişiklik, yapamayız, Motosiklet, arabaya, Kaçış, denemesi, başarılıydı, Eşi.