Turkish example sentences with "yemek"

Learn how to use yemek in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Bu yemek.
Translate from Turkish to English

Yemek henüz hazır değil.
Translate from Turkish to English

Ne yemek istiyorsun?
Translate from Turkish to English

O çok iyi yemek yapar.
Translate from Turkish to English

O iyi yemek yapar.
Translate from Turkish to English

Yemek yedikten sonra dişlerimi fırçalarım.
Translate from Turkish to English

Çalışmak istemeyen, yemek de yemesin.
Translate from Turkish to English

Hazır yemek yok.
Translate from Turkish to English

Yemek yemek isteyen başka birisi var mı?
Translate from Turkish to English

Yemek yemek isteyen başka birisi var mı?
Translate from Turkish to English

Ailesi için yemek pişirmekten keyif alır.
Translate from Turkish to English

Emek yoksa yemek de yok.
Translate from Turkish to English

Emeksiz yemek olmaz!
Translate from Turkish to English

Bir Dapanji yemek istiyorum!
Translate from Turkish to English

Acele bir yemek yedik ve hemen ayrıldık.
Translate from Turkish to English

Oturma odası yemek odasına bitişiktir.
Translate from Turkish to English

Öfkeli isen tartışma ve tok isen yemek yeme.
Translate from Turkish to English

O, iyi yemek pişiremez.
Translate from Turkish to English

Tatlı bir şey yemek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Lidia; Magdalena, Ania, Piotr ve Lech'e biraz yemek pişirebilir misin?
Translate from Turkish to English

O, yemek pişirmede oldukça bilgisizdir.
Translate from Turkish to English

İnsanlar bazen yemeleri gerekenden daha fazla yemek isterler.
Translate from Turkish to English

Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor.
Translate from Turkish to English

Sonunda, biz, o eski püskü lokantada yemek yemeyi sona erdirdik.
Translate from Turkish to English

Gerçek yemek yeme yerine, sadece tüm gün abur cubur yedik.
Translate from Turkish to English

Bir günde 1800 kalorilik yemek yeme yeterli midir?
Translate from Turkish to English

Her gün bir diş sarımsak yemek sağlığınız için yararlı mıdır?
Translate from Turkish to English

Öğünler arasında yemek yeme sağlığınız için gerçekten zararlı mıdır?
Translate from Turkish to English

Yumurta sarısı yemek gerçekten o kadar sağlıksız mi?
Translate from Turkish to English

Balık yemek eskiden olduğu kadar şimdi sağlıklıklı mıdır?
Translate from Turkish to English

Her gün balık yemek sizin için zararlı mı?
Translate from Turkish to English

Sizin için balık yemek faydalı mı?
Translate from Turkish to English

Sağlıklı yemek daha pahalı mıdır?
Translate from Turkish to English

Daha az et yemek iyi bir fikir midir?
Translate from Turkish to English

Karaciğer yemek sizin için kötü mü?
Translate from Turkish to English

Yemek tarifine devam etmeden önce malzemeleri kaynatın.
Translate from Turkish to English

Mary annesinin yemek pişirmesine yardımcı oldu.
Translate from Turkish to English

O, yemek yemek için dışarı gitti.
Translate from Turkish to English

O, yemek yemek için dışarı gitti.
Translate from Turkish to English

Tom işle o kadar doluydu ki yemek yemeyi unutacaktı.
Translate from Turkish to English

O her gün, dışarıda yemek yerdi, ancak şimdi buna gücü yetmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom kendi başına yemek istediğine karar verdi.
Translate from Turkish to English

Biz cuma günü bir yemek için dışarı çıkıyoruz.
Translate from Turkish to English

Böyle pahalı bir restoranda yemek yemeye gücüm yetmez.
Translate from Turkish to English

Evin bir yemek odası var mı?
Translate from Turkish to English

Sevdiğiniz yemek hangisi?
Translate from Turkish to English

O yemek sadece kutsaldı.
Translate from Turkish to English

Onu yemek zorunda değilsiniz.
Translate from Turkish to English

Yemek zorunda değilsiniz.
Translate from Turkish to English

Bu mantar yemek için iyi değil.
Translate from Turkish to English

İşte sık sık yemek yediğim restoran.
Translate from Turkish to English

Babam yarın sabah bana lezzetli bir yemek pişirecek.
Translate from Turkish to English

Kadınlar bir erkekle yemek yerken daha hafif yemekler yerler.
Translate from Turkish to English

Ağız yaram ağrıyor, bu yüzden gerçekten yemek yiyemiyorum.
Translate from Turkish to English

Çoğu kişi yağla yemek pişirmek yerine tereyağıyla yemek pişirmeyi tercih eder.
Translate from Turkish to English

Çoğu kişi yağla yemek pişirmek yerine tereyağıyla yemek pişirmeyi tercih eder.
Translate from Turkish to English

Ben bir Dapanji yemek istiyorum!
Translate from Turkish to English

Tom yüksek proteinli olmalarına rağmen solucanları yemek istemiyordu.
Translate from Turkish to English

Eğer henüz yemek yediysen, yüzmesen iyi olur.
Translate from Turkish to English

O günlerce yemek yememiş olabilir.
Translate from Turkish to English

Biz iki Amerikalı erkek ve iki Alman bayanla akşam yemeği yemek için çıktık.
Translate from Turkish to English

Haftada bir kez yemek pişirme dersleri alır.
Translate from Turkish to English

Yemek için yaşıyorum, ve yaşamak için yemiyorum.
Translate from Turkish to English

Gitmeden önce yemek yemeği istiyorsun.
Translate from Turkish to English

Sana sunulanı yemek zorundasın.
Translate from Turkish to English

İş yapılır yapılmaz, genellikle beş buçuk civarında, akşam yemeği yemek için eve gelirim.
Translate from Turkish to English

Büyük bir yemek yedikten sonra yüzmeye gitmemelisin.
Translate from Turkish to English

Öğle yemeği yemek için iyi bir yer biliyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Sadece çok yağmur yağdığından dolayı bu akşam dışarıda yemek yemedik.
Translate from Turkish to English

Parmaklarınızla yemek yemek sadece yüzyıllar boyu devam etmekle kalmadı, aynı zamanda bazı alimler onun tekrar popüler olabileceğine inanıyorlar.
Translate from Turkish to English

Parmaklarınızla yemek yemek sadece yüzyıllar boyu devam etmekle kalmadı, aynı zamanda bazı alimler onun tekrar popüler olabileceğine inanıyorlar.
Translate from Turkish to English

Mary yemek pişirirken tuz kullanmaz.
Translate from Turkish to English

Bu gece ben yemek pişireceğim.
Translate from Turkish to English

Yemek saati gelmedi mi?
Translate from Turkish to English

Yemek yerken bir kitap okurum.
Translate from Turkish to English

Mary gerçekten harika. O benim için harika bir yemek pişirdi ve bulaşıkları bile kendisi yıkadı.
Translate from Turkish to English

İyi bir kahvaltı yemek çok akıllıcadır.
Translate from Turkish to English

Yemek pişirmeyi sever misiniz?
Translate from Turkish to English

Ailenizle birlikte yemek yemenin önemli olduğunu düşünüyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Chuck'ın Lokantasında yemek için plan yapmayın. O kapalı.
Translate from Turkish to English

Tom işine o kadar daldı ki yemek yemeği unuttu.
Translate from Turkish to English

Tom, akşam yemeği için ne yemek istersin?
Translate from Turkish to English

Tom işle o kadar çok meşguldü ki yemek yemeyi unutacaktı.
Translate from Turkish to English

Kapı çaldığında hâlâ yemek yiyordum.
Translate from Turkish to English

O sanki günlerce yemek yememiş gibi baktı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile öğle yemeği yemek için istekli olduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English

Hintliler yerleşimcilere yemek verdi.
Translate from Turkish to English

Hükümet kış için onlara yemek verirdi.
Translate from Turkish to English

Yemek için bekleyen insan sıraları eskisinden daha uzundu.
Translate from Turkish to English

Ben böylesine pahalı bir restoranda yemek yemeği göze alamam.
Translate from Turkish to English

Tom yemek için yeterli zamanı olmadığından öğle yemeği yemeden gitti.
Translate from Turkish to English

Tom birkaç dilim salam yemek istedi.
Translate from Turkish to English

Tom, bir restoranda tek başına yemek yemenin yürek parçalayıcı olduğunu düşünmektedir.
Translate from Turkish to English

Tom yemek pişirmede oldukça iyidir.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary üç yüz yaşındaki bir restoranda yemek yediler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary pizza yemek için şehir merkezine gidiyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom artık yemek yiyemeyeceğini söylüyor.
Translate from Turkish to English

Tom üzgün olduğunda daha çok yemek yediğini söylüyor.
Translate from Turkish to English

Tom sadece derhal bir şey yemek zorunda olduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom'un gerçekten yemek istediği çikolatalı pudingti.
Translate from Turkish to English

Henüz yemek yemedim.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: yemesi, zorlama, Anlamazlar, Planı, tasarladı, görüyorsunuz, görüyorsun, tatillerden, faydalandı, seyrediyordum.