Henüz bir şey yemedim.

O güne kadar, ben hiç köpek eti yemedim.

Henüz yemek yemedim.

Henüz öğle yemeği yemedim.

Sabahtan beri hiçbir şey yemedim.

Neredeyse bir şey yemedim.

Bugün öğle yemeği yemedim.

Henüz sabah kahvaltısı yemedim.

Dün akşam akşam yemeği yemedim.

Asla canlı bir ahtapot yemedim.

Onun bana servis ettiği her şeyi yemedim.

Fransa'dan ayrıldığımdan beri Fransız yemeği yemedim.

Kahvaltıdan beri bir şey yemedim ve ben çok açım.

Son petrol sızıntısından beri hiç deniz ürünü yemedim.

Herhangi bir tür Tayland yiyeceği asla yemedim, bu yüzden büyük annemle birlikte bir Tayland restoranına gitme hakkında oldukça heyecanlıyım.

Ben iki gündür yemek yemedim.

Daha önce asla mango yemedim.

Ekmek ve tereyağından başka bir şey yemedim.

Daha önce hiç Çin yiyeceği yemedim.

Tüm gün katiyen bir şey yemedim.

Bir haftadır doyurucu bir yemek yemedim.

Dünden beri bir şey yemedim.

Son üç gündür hiçbir şey yemedim.

Bu kadar lezzetli bir şey hiç yemedim.

Bir şey yemedim.

Bu sabahtan beri hiçbir şey yemedim.

Son üç gündür bir şey yemedim.

Öğle yemeği yemedim.

Akşam yemeği yemedim.

Onu yemedim.

Açım çünkü öğle yemeğimi yemedim.

Yemedim.

Üç gündür yemek yemedim.

Birkaç gündür yemek yemedim.

Hiç tavşan eti yemedim.

Uzun süredir Çin yemeği yemedim.

Asla at eti yemedim.

Ben altı gün bir şey yemedim.

Bir süredir yemek yemedim.

Hiç böyle güzel bir yemek yemedim.

Dün akşam yemek yemedim.

Başka hiçbir şey yemedim.

Son üç günde hiçbir şey yemedim.

Dün hiçbir şey yemedim.

Kahvaltıdan beri yemek yemedim.

Bugün henüz hiçbir şey yemedim.

Uzun zamandır kuşkonmaz yemedim.

Günlerdir hiçbir şey yemedim.

Üç gündür, bayat bir sandviç, çürük bir elma ve biraz bozuk yoğurt dışında hiçbir şey yemedim.

Son zamanlarda pizza yemedim.

Sabah kahvaltısından beri bir şey yemedim.

Bu sabahtan beri bir şey yemedim.

On üç yaşımdan beri çikolata yemedim.

Kahvaltıdan beri yemek yemedim; Açım.

On beş yaşımdan beri hiç et yemedim.

Karım öldüğünden beri evde pişmiş yemek yemedim.

Doğruyu söylemek gerekirse bu sabahtan beri bir şey yemedim.

Bugün bir şey yemedim.

Uzun süredir Meksika yemekleri yemedim.

Daha önce hiç suşi yemedim.

Bir süre süt ürünleri yemedim.

Hiç timsah eti yemedim.

Hiç at eti yemedim.

Ben bütün gün yemek yemedim.

"Neden yemedin?" "Aç olmadığım için yemedim."

Çok öğle yemeği yemedim.

Ben henüz öğle yemeği yemedim.

Ben daha öğle yemeği yemedim.

Ben hâlâ öğle yemeği yemedim.

Dört gündür yemek yemedim.

Dün öğle yemeği yemedim.

Altı gündür bir şey yemedim.

Bugün çok hasta hissettiğim için yemek yemedim.

Hâlâ yemek yemedim.

Bugün henüz bir şey yemedim.

Günlerdir yemek yemedim.

Bu sabah uyuya kalmışım, bu yüzden kahvaltımı yemedim.

Bu sabah kahvaltı yemedim.

Hiç çubukla yemedim.

Ben asla domuz eti yemedim ve asla yemeyeceğim.

Bütün gün bir şey yemedim, kısaca bir kurt gibi açım.

Çorbayı yemedim ve yemeyeceğim.

Yeterince yemedim.

Çocukluğumdan beri büyükannemin evinde yemek yemedim.

Ben hiç tangelo yemedim.

Uzun süredir evde pişirilmiş akşam yemeği yemedim.

Ben gerçekten açım. Bütün hafta yemek yemedim.

Ekmek ve tereyağdan başka bir şey yemedim.

Benim karnım çok açıktı bütün gün hiçbişey yemedim.

Sadece pualo yemedim aynı zamanda kebap da yedim.

Ben hiç Çin yemeği yemedim.

Ben gerçekten hastaydım ve bir şey yemedim.

Dün sabahtan beri bir şey yemedim.

Ben dünden beri yemek yemedim.

Hamburgeri yemedim.

Ben yemek yemedim.

Ben altı gün içinde hiçbir şey yemedim.

Ben hiç zehirli mantar yemedim!

Daha önce hiç bu tür bir yiyecek yemedim.

Bütün gün bir dilim ekmek hariç hiçbir şey yemedim.

Henüz tatlı yemedim.