Learn how to use yıl in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Onu üç yıl önce gördüm.
Translate from Turkish to English
O okulu beş yıl önce buldu.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl Londra'ya gittik.
Translate from Turkish to English
Buraya taşındığımızdan beri beş yıl geçti.
Translate from Turkish to English
Hawaii'de tüm yıl denizde yüzebilirsiniz.
Translate from Turkish to English
Yaklaşık beş yüz yıl önce onlar Peru'da imparatorluklarını kurmuşlardı.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl o şirket için çalışmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Onu iki yıl önce bir yerde gördüm.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl Bayan Kato senin öğretmenin miydi?
Translate from Turkish to English
Geçen yıl Bayan Kato sizin öğretmeniniz miydi?
Translate from Turkish to English
Geçen yıl emekli oldum.
Translate from Turkish to English
Marilyn Monroe, 33 yıl önce öldü.
Translate from Turkish to English
Japon ekonomisi geçen yıl %4 büyüdü.
Translate from Turkish to English
O, Paris'e iki yıl önce gitti.
Translate from Turkish to English
O, bu yıl Amerika'ya gidecek mi?
Translate from Turkish to English
Taro iki yıl önce öldü.
Translate from Turkish to English
Shakespeare'in doğduğu yer olan Stratford-on-Avon, her yıl pek çok turist tarafından ziyaret edilir.
Translate from Turkish to English
Çin'e iki yıl önce gittim.
Translate from Turkish to English
Önümüzdeki ay keman çalmaya başlayalı beş yıl olacak.
Translate from Turkish to English
Birkaç yıl önce Romanya'yı gördüm.
Translate from Turkish to English
Her yıl ne sıklıkla kayağa gidersin?
Translate from Turkish to English
Orijinalde "su kuyusu" anlamına gelen "hutong" sözcüğü, Moğol dilinden yaklaşık 700 yıl önce gelmiştir.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl üç ay boyunca denizdeydi.
Translate from Turkish to English
Bu yıl iki çift ayakkabı eskittim.
Translate from Turkish to English
20 yıl önce doğdum.
Translate from Turkish to English
Savaş başladığında biz on yıl boyunca orada yaşadık.
Translate from Turkish to English
Gelecek yıl yurt dışında eğitim almak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Bu yıl benim için önemli bir yıldır.
Translate from Turkish to English
Gelecek dört yıl içinde 15 milyar euro tasarruf edilmeli.
Translate from Turkish to English
Genel anlamda,geçen yıl hava ılımandı.
Translate from Turkish to English
Evlilik yıl dönümümüz yakında geliyor.
Translate from Turkish to English
Gelecek yıl Çince öğrenmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Olağandışı düşük ısılar bu yıl düşük kaliteli pirinç hasatından sorumlu tutulmaktadır.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl glokom için ameliyat oldum.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl bir düşük yaptım.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl bir inme geçirdim.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl otisis media hastası oldum.
Translate from Turkish to English
Bir yıl on iki aya sahiptir.
Translate from Turkish to English
Bir tavşan gibi yüz yıl yaşamaktansa, bir kaplan gibi bir gün yaşa.
Translate from Turkish to English
Seni hatırlıyorum. Üç yıl önce tanıştık.
Translate from Turkish to English
Lajos, üç yıl önce Szeged'de yaşamak istediğini söylemişti.
Translate from Turkish to English
Onun bu yıl üniversiteden mezun olamaması gülünecek bir şey değil.
Translate from Turkish to English
Onu görmeyeli iki yıl oldu.
Translate from Turkish to English
Her yıl daha fazla azalttılar.
Translate from Turkish to English
Séamas Mhicí Sheáin geçen yıl öldü.
Translate from Turkish to English
On yıl uzun bir zamandır.
Translate from Turkish to English
Bu yıl iyi bir elma hasatı oldu.
Translate from Turkish to English
Ben burada otuz yıl yaşadım.
Translate from Turkish to English
Babam beş yıl önce öldü.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl yaklaşık bu zamanlarda çok kar almıştık.
Translate from Turkish to English
Savaş neredeyse 10 yıl sürdü.
Translate from Turkish to English
Savaş üç yıl sonra başladı.
Translate from Turkish to English
Önümüzdeki yıl şapkalar moda olacak.
Translate from Turkish to English
O kaza gerçekten geçen yıl mı oldu?
Translate from Turkish to English
O, yarım yıl boyunca bize eğitmenlik yaptı.
Translate from Turkish to English
Üç yıl boyunca şampiyondu.
Translate from Turkish to English
Benim deneyimlerime göre, Fransızca dil bilgisini öğrenmek bir yıl alır.
Translate from Turkish to English
Ben bir yıl önce sigara içmekten vazgeçtim.
Translate from Turkish to English
Ben, beş yıl içinde, ilk kez Yoshida ile görüştüm.
Translate from Turkish to English
Paul'un ailesi yaz mevsimini her yıl deniz kenarında geçiriyor.
Translate from Turkish to English
Öğrenim yapmak için yurtdışına giden öğrenci sayısı her yıl artmaktadır.
Translate from Turkish to English
Gelecek yıl için bütçemizi ikiye katlamak zorunda kalacağız.
Translate from Turkish to English
Çalışan sayısı on yıl içinde iki katına çıktı.
Translate from Turkish to English
Bir yıl içinde iş ona 8000 dolar getiriyor.
Translate from Turkish to English
Bu yıl da, amatör müzisyenler için düzenlenen çok sayıda düzenli konserler var.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl Fransa'da tatil yaptılar.
Translate from Turkish to English
O her yıl yurt dışına gider.
Translate from Turkish to English
O her yıl Karuizawa'ya gider.
Translate from Turkish to English
Profesör White, geçen yıl ilk kitabını yayınlandı.
Translate from Turkish to English
Sözleşmeyi imzalayarak, beş yıl daha kendimi orada çalışmaya adadım.
Translate from Turkish to English
Şair, yirmi küsur yıl burada yaşadı.
Translate from Turkish to English
Kirlilik her yıl kötüleşiyor.
Translate from Turkish to English
Çok sayıda turist her yıl Kyoto'yu ziyaret eder.
Translate from Turkish to English
Ben yaklaşık bir yıl önce buradaydım.
Translate from Turkish to English
Bir yıl ya da benzer sürede İngilizceye hakim olmak imkansızdır.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl sahip olduğumdan daha fazla param var.
Translate from Turkish to English
Herkese Mutlu Noeller ve mutlu bir Yeni Yıl.
Translate from Turkish to English
Bir yıl sonra, Paul doğdu.
Translate from Turkish to English
Ada yıl boyunca ılıktır.
Translate from Turkish to English
Yıl boyunca mükemmel katılımım vardı.
Translate from Turkish to English
Kim ondan iki yıl kıdemliydi.
Translate from Turkish to English
Kim benden dört yıl daha yaşlıdır.
Translate from Turkish to English
Tom Japonya'da on yıl yaşadı.
Translate from Turkish to English
O bana göre iki yıl kıdemli.
Translate from Turkish to English
O benden beş yıl daha küçük.
Translate from Turkish to English
O bana göre altı yıl kıdemli.
Translate from Turkish to English
O, bana göre üç yıl kıdemli.
Translate from Turkish to English
Biz her yıl Noel'i kutlarız.
Translate from Turkish to English
Birkaç yıl sonra, anlaşma test edildi.
Translate from Turkish to English
Babamın doğum günü bu yıl pazar gününe denk geliyor.
Translate from Turkish to English
Johnny 46 yıl boyunca elma tohumlarını ekmeye devam etti.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl çok kar vardı.
Translate from Turkish to English
Bu yıl çok yağmur vardı.
Translate from Turkish to English
Her yıl, örgüt Frizyen dilinde yazılmış kitapları satmak için kapıdan kapıya giden gönüllülerle ilgili çok sayıda toplantı organize eder.
Translate from Turkish to English
Ben bir yıl boyunca sigara içmekten vazgeçtim.
Translate from Turkish to English
Japonya'ya geldiğinden beri on yıl oldu.
Translate from Turkish to English
Tokyo'ya geldiğimden beri on yıl oldu.
Translate from Turkish to English
Japonca çalışmaya başlayalı kırk yıl oldu.
Translate from Turkish to English
Gelecek yıl Kanada'ya gitmeyi umuyorum..
Translate from Turkish to English
O, geçen yıl evlendi.
Translate from Turkish to English
Geçen yıl liseden mezun oldu.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: yetenekli, çalmasını, kardeşimle, karıştırdı, yarışta, yarıştı, Odalar, ayrılış, bırakılmalıydı, Arianna.