Turkish example sentences with "yıl"

Learn how to use yıl in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Onu üç yıl önce gördüm.

O okulu beş yıl önce buldu.

Geçen yıl Londra'ya gittik.

Buraya taşındığımızdan beri beş yıl geçti.

Hawaii'de tüm yıl denizde yüzebilirsiniz.

Yaklaşık beş yüz yıl önce onlar Peru'da imparatorluklarını kurmuşlardı.

Geçen yıl o şirket için çalışmaya başladı.

Onu iki yıl önce bir yerde gördüm.

Geçen yıl Bayan Kato senin öğretmenin miydi?

Geçen yıl Bayan Kato sizin öğretmeniniz miydi?

Geçen yıl emekli oldum.

Marilyn Monroe, 33 yıl önce öldü.

Japon ekonomisi geçen yıl %4 büyüdü.

O, Paris'e iki yıl önce gitti.

O, bu yıl Amerika'ya gidecek mi?

Taro iki yıl önce öldü.

Shakespeare'in doğduğu yer olan Stratford-on-Avon, her yıl pek çok turist tarafından ziyaret edilir.

Çin'e iki yıl önce gittim.

Önümüzdeki ay keman çalmaya başlayalı beş yıl olacak.

Birkaç yıl önce Romanya'yı gördüm.

Her yıl ne sıklıkla kayağa gidersin?

Orijinalde "su kuyusu" anlamına gelen "hutong" sözcüğü, Moğol dilinden yaklaşık 700 yıl önce gelmiştir.

Geçen yıl üç ay boyunca denizdeydi.

Bu yıl iki çift ayakkabı eskittim.

20 yıl önce doğdum.

Savaş başladığında biz on yıl boyunca orada yaşadık.

Gelecek yıl yurt dışında eğitim almak istiyorum.

Bu yıl benim için önemli bir yıldır.

Gelecek dört yıl içinde 15 milyar euro tasarruf edilmeli.

Genel anlamda,geçen yıl hava ılımandı.

Evlilik yıl dönümümüz yakında geliyor.

Gelecek yıl Çince öğrenmek istiyorum.

Olağandışı düşük ısılar bu yıl düşük kaliteli pirinç hasatından sorumlu tutulmaktadır.

Geçen yıl glokom için ameliyat oldum.

Geçen yıl bir düşük yaptım.

Geçen yıl bir inme geçirdim.

Geçen yıl otisis media hastası oldum.

Bir yıl on iki aya sahiptir.

Bir tavşan gibi yüz yıl yaşamaktansa, bir kaplan gibi bir gün yaşa.

Seni hatırlıyorum. Üç yıl önce tanıştık.

Lajos, üç yıl önce Szeged'de yaşamak istediğini söylemişti.

Onun bu yıl üniversiteden mezun olamaması gülünecek bir şey değil.

Onu görmeyeli iki yıl oldu.

Her yıl daha fazla azalttılar.

Séamas Mhicí Sheáin geçen yıl öldü.

On yıl uzun bir zamandır.

Bu yıl iyi bir elma hasatı oldu.

Ben burada otuz yıl yaşadım.

Babam beş yıl önce öldü.

Geçen yıl yaklaşık bu zamanlarda çok kar almıştık.

Savaş neredeyse 10 yıl sürdü.

Savaş üç yıl sonra başladı.

Önümüzdeki yıl şapkalar moda olacak.

O kaza gerçekten geçen yıl mı oldu?

O, yarım yıl boyunca bize eğitmenlik yaptı.

Üç yıl boyunca şampiyondu.

Benim deneyimlerime göre, Fransızca dil bilgisini öğrenmek bir yıl alır.

Ben bir yıl önce sigara içmekten vazgeçtim.

Ben, beş yıl içinde, ilk kez Yoshida ile görüştüm.

Paul'un ailesi yaz mevsimini her yıl deniz kenarında geçiriyor.

Öğrenim yapmak için yurtdışına giden öğrenci sayısı her yıl artmaktadır.

Gelecek yıl için bütçemizi ikiye katlamak zorunda kalacağız.

Çalışan sayısı on yıl içinde iki katına çıktı.

Bir yıl içinde iş ona 8000 dolar getiriyor.

Bu yıl da, amatör müzisyenler için düzenlenen çok sayıda düzenli konserler var.

Geçen yıl Fransa'da tatil yaptılar.

O her yıl yurt dışına gider.

O her yıl Karuizawa'ya gider.

Profesör White, geçen yıl ilk kitabını yayınlandı.

Sözleşmeyi imzalayarak, beş yıl daha kendimi orada çalışmaya adadım.

Şair, yirmi küsur yıl burada yaşadı.

Kirlilik her yıl kötüleşiyor.

Çok sayıda turist her yıl Kyoto'yu ziyaret eder.

Ben yaklaşık bir yıl önce buradaydım.

Bir yıl ya da benzer sürede İngilizceye hakim olmak imkansızdır.

Geçen yıl sahip olduğumdan daha fazla param var.

Herkese Mutlu Noeller ve mutlu bir Yeni Yıl.

Bir yıl sonra, Paul doğdu.

Ada yıl boyunca ılıktır.

Yıl boyunca mükemmel katılımım vardı.

Kim ondan iki yıl kıdemliydi.

Kim benden dört yıl daha yaşlıdır.

Tom Japonya'da on yıl yaşadı.

O bana göre iki yıl kıdemli.

O benden beş yıl daha küçük.

O bana göre altı yıl kıdemli.

O, bana göre üç yıl kıdemli.

Biz her yıl Noel'i kutlarız.

Birkaç yıl sonra, anlaşma test edildi.

Babamın doğum günü bu yıl pazar gününe denk geliyor.

Johnny 46 yıl boyunca elma tohumlarını ekmeye devam etti.

Geçen yıl çok kar vardı.

Bu yıl çok yağmur vardı.

Her yıl, örgüt Frizyen dilinde yazılmış kitapları satmak için kapıdan kapıya giden gönüllülerle ilgili çok sayıda toplantı organize eder.

Ben bir yıl boyunca sigara içmekten vazgeçtim.

Japonya'ya geldiğinden beri on yıl oldu.

Tokyo'ya geldiğimden beri on yıl oldu.

Japonca çalışmaya başlayalı kırk yıl oldu.

Gelecek yıl Kanada'ya gitmeyi umuyorum..

O, geçen yıl evlendi.

Geçen yıl liseden mezun oldu.

Also check out the following words: uğratmayacak, sorunum, tavşan, Patates, cipsi, Nakamura, Brown'ın, Sözlük, kelime, içeriyor.