Turkish example sentences with "sonunda"

Learn how to use sonunda in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Sonunda!
Translate from Turkish to English

Bu yılın sonunda bir ekonomik kriz olacak.
Translate from Turkish to English

Eczane yolun sonunda.
Translate from Turkish to English

O, sonunda IBM'in başkanı oldu.
Translate from Turkish to English

Sonunda bugün Cuma.
Translate from Turkish to English

Sonunda yüz yüze geldiler.
Translate from Turkish to English

Gelecek ayın sonunda on yıldır burada yaşamakta olacak.
Translate from Turkish to English

Sonunda gerçek bizim tarafımızdan öğrenildi.
Translate from Turkish to English

Sonunda gerçeği öğrendik.
Translate from Turkish to English

Dişi aslan sonunda ceylanı kovaladı.
Translate from Turkish to English

Sonunda diğer kedi yavrusunu seçti.
Translate from Turkish to English

Açlıktan ve yorgunluktan dolayı köpek sonunda öldü.
Translate from Turkish to English

Sonunda onu polise teslim etmeye karar verdik.
Translate from Turkish to English

Sonunda aklıma güzel bir fikir geldi.
Translate from Turkish to English

Sonunda bir film yıldızı oldu.
Translate from Turkish to English

Sonunda, dikkatlice geri saymaya başladılar.
Translate from Turkish to English

Sonunda onun sırasıydı.
Translate from Turkish to English

Onların tartışması sonunda berabere bitti.
Translate from Turkish to English

O, sonunda ona evlenme teklif etmeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Sonunda hastaneyi boyladı.
Translate from Turkish to English

En sonunda hatasını anladı.
Translate from Turkish to English

En sonunda bu yaz İngiltere'ye gittim.
Translate from Turkish to English

Sonunda, biz, o eski püskü lokantada yemek yemeyi sona erdirdik.
Translate from Turkish to English

Sonunda kabul etti.
Translate from Turkish to English

Sonunda bir karara vardılar.
Translate from Turkish to English

Sonunda dağın tepesine ulaştılar.
Translate from Turkish to English

O sonunda İngiltere'ye geri döndü.
Translate from Turkish to English

Sonunda hastaneye gitmeden önce, Tom ağrıya birkaç hafta dayandı.
Translate from Turkish to English

İtfaiyeciler sonunda ateşi söndürdü.
Translate from Turkish to English

Annem sonunda planımızı onayladı.
Translate from Turkish to English

Annem sonunda görüşümü kabullendi.
Translate from Turkish to English

Sonunda, Almanlar geri çekilmeye zorlandı.
Translate from Turkish to English

" Olabilir miydi...? Dima merak etti. Sonunda doğru Al-Sayib aldım mı?
Translate from Turkish to English

Ken, temmuz ayı sonunda Amerika Birleşik Devletleri'ne gidiyor.
Translate from Turkish to English

Bölümün sonunda onun anlamını tahmin etmiş olacaksınız.
Translate from Turkish to English

Sonunda o, yoluna girecek.
Translate from Turkish to English

Sonunda harika bir çözüm buldum.
Translate from Turkish to English

Adalet sonunda galip gelecek.
Translate from Turkish to English

Sonunda kazanacak olan güç değil adalettir.
Translate from Turkish to English

Sonunda başaracaksın.
Translate from Turkish to English

Douglas sonunda Lincoln ile konuşmaya karar verdi.
Translate from Turkish to English

Ken, temmuz ayının sonunda Amerika Birleşik Devletleri'ne gidiyor.
Translate from Turkish to English

Hafta sonunda ne yapıyor olacaksın?
Translate from Turkish to English

O geçen ayın sonunda Paris'e gitti.
Translate from Turkish to English

Partinin sonunda, sadece iki misafir kaldı.
Translate from Turkish to English

İnsanoğlu sonunda aya ulaştı.
Translate from Turkish to English

Sonunda yurtdışına gitmek için kararını verdi.
Translate from Turkish to English

Sonunda Kuzey Kutbu'na ulaştı.
Translate from Turkish to English

Sonunda hedefine ulaştı.
Translate from Turkish to English

Ondan biraz daha para istemek için sonunda cesaretini topladı.
Translate from Turkish to English

Askerler kahramanca savaştılar fakat sonunda teslim olmak zorunda kaldılar.
Translate from Turkish to English

Bir bebek olarak dört ayak üzerinde emekler, sonra iki bacak üstünde yürümeyi öğrenir, sonunda yaşlılıkta bir değneye ihtiyacı olur.
Translate from Turkish to English

Sonunda dağın tepesine ulaştık.
Translate from Turkish to English

Kağıdın sonunda isminizi imzalayın.
Translate from Turkish to English

Şüpheli sonunda itiraf etmeye başladı.
Translate from Turkish to English

Sonunda en iyisini satın almak her zaman daha ucuzdur.
Translate from Turkish to English

Onun planı sonunda bozuldu.
Translate from Turkish to English

Avukatın bana söylediğinin yanlış olduğu sonunda ortaya çıktı.
Translate from Turkish to English

Onun sonunda konuşma sanatı ve mantık ile ilgili , Socrates metodunda herhangi bir anlaşmazlık örneği ile biten ikincisinin sonunda iki küçük skeç vardı.
Translate from Turkish to English

Onun sonunda konuşma sanatı ve mantık ile ilgili , Socrates metodunda herhangi bir anlaşmazlık örneği ile biten ikincisinin sonunda iki küçük skeç vardı.
Translate from Turkish to English

Sonunda işim yoluna girdi.
Translate from Turkish to English

Sonunda buluşuyoruz! Bu an için çok bekledim.
Translate from Turkish to English

Sonunda bitti.
Translate from Turkish to English

Tom daha önce Mary'yi John'la birlikte birden fazla ortamda görmüştü ve sonunda onların birbirlerini gördüklerini anladı.
Translate from Turkish to English

Tom sonunda sigara içmeyi bıraktı.
Translate from Turkish to English

Sonunda telefon kulübesini görünceye kadar koşmaya devam etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin sonunda nasıl Boston'da olduğu hakkında bir fikri yok.
Translate from Turkish to English

Sonunda Tom eve vardığında neredeyse 2.30 idi.
Translate from Turkish to English

Allaha şükürler olsun, sonunda vardılar.
Translate from Turkish to English

Tom bu ayın sonunda kasabanın dışına taşınıyor.
Translate from Turkish to English

Tom sonunda okul yılının bittiğine memnun.
Translate from Turkish to English

Tom bu ayın sonunda bir konser veriyor.
Translate from Turkish to English

Mary yıllarca Tom'un hapisaneden çıkmasını bekledi ve sonunda o serbest bırakıldığında çok mutlu oldu.
Translate from Turkish to English

Her zaman Tom ve Mary'nin sonunda evleneceklerini düşündüm.
Translate from Turkish to English

Tom hafta sonunda biriken işleri bitirmeyi planladı.
Translate from Turkish to English

Sonunda görevini yaptı.
Translate from Turkish to English

Sonunda, Birinci Dünya Savaşı resmen sona erdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye sonunda onu yapmadan önce kaç kez odasını temizlemesini söylemek zorunda kaldığını merak etti.
Translate from Turkish to English

Tom'un sonunda bir ameliyata ihtiyacı olacak.
Translate from Turkish to English

Tom sonunda bulmacayı çözdü.
Translate from Turkish to English

Tom sonunda hoşlandığı bir iş buldu.
Translate from Turkish to English

Tom sonunda kendi bilgisayarına ücretsiz bir veritabanı uygulamasını yüklemeyi anladı.
Translate from Turkish to English

Tom sonunda baskıya dayanamadı ve itiraf etti.
Translate from Turkish to English

Tom sonunda Mary ile evlenmekten vazgeçti.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary, sonunda boşanmaya karar verdi.
Translate from Turkish to English

Tom'un biraz zamanını alacak, fakat sonunda Mary'nin üstesinden gelecek.
Translate from Turkish to English

Biraz zaman alacak, ama sonunda Tom tekrar yürüyebilecek.
Translate from Turkish to English

Sanırım sonunda Tom parasız kalacak ve eve geri gitmek zorunda kalacak.
Translate from Turkish to English

Sanırım Tom sonunda insanların ona davranma tarzıyla başetmeyi öğrenecek.
Translate from Turkish to English

Sanırım Tom sonunda vazgeçecek ve onu başka birine yaptıracak.
Translate from Turkish to English

Sanırım sonunda Tom Mary'yi kovacak.
Translate from Turkish to English

Sanırım Tom sonunda Mary'nin onun arkasından konuştuğunu anlayacak.
Translate from Turkish to English

Sanırım sonunda Tom Mary'nin gerçekten ondan hoşlanmadığını anlayacak.
Translate from Turkish to English

Sanırım sonunda Tom Mary'yi yeni bir motosiklet almaya izin vermeye ikna edecek.
Translate from Turkish to English

Sanırım sonunda Tom yakalanacak ve hapishaneye konulacak.
Translate from Turkish to English

Sanırım sonunda Tom ve Mary evlenecek.
Translate from Turkish to English

Sonunda, Tom yardıma ihtiyacı olduğunu fark edecek.
Translate from Turkish to English

Ben sonunda bir sürücü belgesi aldım.
Translate from Turkish to English

Hava sonunda sakinleşti.
Translate from Turkish to English

Pekala, sonunda buradayız.
Translate from Turkish to English

Sonunda ortaokuldan mezun oldum.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Salonda, kalabalık, dış, yardımları, yurttaki, yavaşlamadan, kısmen, azalıyor, altına, oturdular.