Turkish example sentences with "pul"

Learn how to use pul in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Ben mektup kağıdı, birkaç pul ve birkaç kağıt mendil alıyorum.

Bu dükkânda pul satılmıyor.

Pul koleksiyonum yok ama onu davet etmek için bahane olarak kullanabileceğim Japon kartpostal koleksiyonum var.

Gerekenden daha fazla pul almışsın.

Gereğinden daha fazla pul almışsın.

Pul koleksiyonuna bir göz atmak istiyorum.

Zarfa bir pul yapıştırmayı unuttum.

Herhangi bir postanede pul satın alabilirsiniz.

Pul toplamayı seviyorum.

Damon bana pul albümünü gösterdi.

İki pul koleksiyoncusu bir takas düzenledi.

John, arkadaşları ile pul ticareti yapmayı seviyor.

Burada iki pul vardır.

Ben bir pul almalıyım.

Nerede pul alabilirim?

O bana birkaç pul verdi.

Beş adet 10 yenlik pul aldım.

Hobim pul toplamadır.

O, çok sayıda pul topladı.

Onun hobisi pul toplamaktır.

Hâlâ pul topluyor musun?

Lütfen bana pul albümünü göster.

Ben zarfın üstüne pul eklemeyi unuttum.

İki adet 45 sentlik pul satın almak istiyorum, lütfen.

Hobim pul toplamaktır.

Zarfın üzerine bir pul yapıştırın.

O mağazada nadir bir pul buldum.

Zarfa pul yapıştırdın mı?

Onun tek hobisi pul toplamaktır.

Büyük bir pul koleksiyonum var.

Zarfın üstüne bir pul daha yapıştırın.

Geçen ay üç yeni pul basıldı.

Pul toplamayı seviyor gibi görünüyor.

Tom zarfa bir pul yapıştırmayı unuttu.

Mektubuna bir pul yapıştırmayı unutma.

Hobilerden bahsetmişken, pul toplar mısınız?

Gerekenden fazla pul almışsın.

Birkaç pul aldım.

Benim hobim pul toplamak.

Ben pul koleksiyonu yapmak istemiyorum.

Ben ne para istiyorum ne pul ne de şan şöhret ben sevdiğimle yaşamak istiyorum.

Hiç Tom'un pul koleksiyonunu gördün mü?

Birkaç pul satın almam gerekiyor.

Birkaç pul satın almalıyım.

Lütfen bana 80 yenlik bir pul verin.

80 yenlik bir pul istiyorum, lütfen.

Tom pul toplar.

Tom pul biriktirir.

Tom pul koleksiyonu yapar.

Bütün bu zarfların üstüne pul yapıştırmam gerekiyor.

Bu zarflara pul yapıştırırken yardıma ihtiyacım var.

Tom Mary'ye pul koleksiyonunu gösterdi.

Tom pul biriktiriyor.

Almanya'ya bir mektup yolla, pul da olsun.

Pul koleksiyonumu görmeni isterim.

Erkek kardeşim pul koleksiyonundan büyük keyif alır.

Zarfın üzerine pul yapıştırdın mı?

Bana pul koleksiyonunu gösterdi.

Hâlâ pul biriktirir misin?

Ben mektup kâğıdı, pul ve kâğıt mendil satın alıyorum.

Bol soğanlı ve pul biberli bir piyaz yapmışlardı.

Hâkim bey, ben para pul peşinde değilim, hak hukuk peşindeyim.

Birkaç pul almak için postanedeydim.

O bana pul koleksiyonunu gösterdi.

Tom bir pul toplayıcı değildir.

Pul koleksiyonumu görmek ister misin?

Mektubuna pul yapıştırmayı unutma.

Postalamadan önce mektuba pul yapıştırmayı unutma.

Lütfen postalamak için sana verdiğim mektuplara pul yapıştırmayı unutma.

O zarfın üzerine bir pul yapıştırdı.

Zarfın üzerine bir pul koymak zorundayım.

Bu pul, benim koleksiyonum için iyi bir katkı olacak.

Şimdi birkaç pul almak için, postane'ye gidiyorum

Tom sana pul koleksiyonunu gösterdi mi?

Tom çocukluğundan beri pul topluyor.

Bir pul istiyorum, lütfen.

Somunu vidalamadan önce ona bir pul koyun.

Üç dolarlık pul istiyorum.

Pul topladığın konusunda hiçbir fikrim yoktu.

Tom pul koleksiyonu ile gurur duymaktadır.

Tom bana pul koleksiyonunu gösterdi.

Yemek yapmak, örgü örmek, bahçıvanlık, pul toplamak ve benzeri birçok hobileri vardır.

Zarfın üzerine pul yapıştırmayı unutma.

O, pul topladı.

Tüm dünyadan pul topluyoruz.

Mektubu postalamadan önce pul yapıştırmayı unuttum.

Paketin üzerine bir pul koy ve onu postala.

Erkek kardeşim pul toplamayı sever.

Erkek kardeşim pul toplama heveslisidir.

Hobilerden söz etmişken, pul toplar mısın?

On florin için, bir dizi pul gönderirim.

Sen tütün dükkanında pul satın alıyorsun.

Ben pul satın almak için postaneye gidiyorum.

Tom mektuba bir pul yapıştırdı.

O, pul koleksiyonuyla çok gurur duyar.

Bir zarf ve bir pul, lütfen.

Tom nihayet istediği nadir pul ele geçirdi.

Benim gidip biraz pul satın almam gerekir.

Kardeşim bana İtalya'dan bir sürü pul gönderdi.

Ben zarfın üzerine pul yapıştırmayı unuttum.

Biz birçok pul satın aldık.

Also check out the following words: elimi, ısırmaya, çalıştı, Evimin, arkasında, kilise, Sam, Tom'dan, yaş, küçük.