Onun oyunculuğu profesyonel düzeydedir.
Translate from Turkish to English

Ben profesyonel güreşi seviyorum.
Translate from Turkish to English

Sen oldukça bir profesyonel gibi gitar çalıyorsun, değil mi?
Translate from Turkish to English

Sobayı tamir etmesi için bir profesyonel kiraladım.
Translate from Turkish to English

Oğlum profesyonel bir golfçü olmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom iki profesyonel gruba aittir.
Translate from Turkish to English

Tom bir profesyonel gibi beyzbol oynar.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel olarak gitar çalmaktan vazgeçmeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Profesyonel çevirmenler çoğunlukla sadece tek bir alanda uzmanlaşırlar, örneğin hukuk ve tıp.
Translate from Turkish to English

Çoğunluğu değilsede, çok sayıda profesyonel çevirmen sadece kendi ana dillerine çeviri yapmaktadırlar.
Translate from Turkish to English

Tom, kazadan beri profesyonel bir dansçı olma umudundan vazgeçti.
Translate from Turkish to English

Florence Nightingale, profesyonel hemşireliğe başlayan kadın olarak ünlüdür.
Translate from Turkish to English

Profesyonel bir banjo oyuncusu olmak için pratik yapmaya binlerce saat harcamalısın.
Translate from Turkish to English

Profesyonel beyzbol bugünlerde ilginçtir.
Translate from Turkish to English

Onlar profesyonel oyuncu oldu.
Translate from Turkish to English

Profesyonel futbolcu oldular.
Translate from Turkish to English

Ev bir profesyonel tarafından boyanıyor.
Translate from Turkish to English

Arkadaşlarımın arasında iki tane profesyonel şarkıcı var.
Translate from Turkish to English

Profesyonel yazarların düzenli bir geliri yoktur.
Translate from Turkish to English

Tom bir profesyonel katil.
Translate from Turkish to English

Tom bir profesyonel.
Translate from Turkish to English

Profesyonel bir fotoğrafçıyım.
Translate from Turkish to English

Mary profesyonel bir dansçıdır.
Translate from Turkish to English

Avukatın müthiş profesyonel yeteneği sayesinde çok sayıda müvekkili var.
Translate from Turkish to English

Profesyonel bir beyzbol oyununda hiç bulunmadım.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel bir büyücüydü.
Translate from Turkish to English

Tom bir profesyonel gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom tanıdığım tek profesyonel müzisyendir.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel bir kumarbaz.
Translate from Turkish to English

Profesyonel bir müzisyendim.
Translate from Turkish to English

Tom artık profesyonel bir müzisyen olarak çalışmakla ilgilenmediğini söylüyor.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel güreşi sever.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel bir güreşçidir.
Translate from Turkish to English

İlişkimiz tam anlamıyla profesyonel.
Translate from Turkish to English

Ben hep profesyonel bir basketbol oyuncusu olmak istedim.
Translate from Turkish to English

Ben profesyonel bir fotoğrafçıyım.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel bir dansçıdır.
Translate from Turkish to English

Tom, kolejden mezun olduktan sonra ünlü bir profesyonel golfçü oldu.
Translate from Turkish to English

Tom, ruhsatlı profesyonel bir sağlıkçıdır.
Translate from Turkish to English

Duyduklarımıza göre, Tom tam bir profesyonel.
Translate from Turkish to English

Tom'un profesyonel bir beyzbol oyuncusu olduğunu biliyor muydun?
Translate from Turkish to English

Profesyonel bir davulcu olabileceğini söylüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel bir fotoğrafçı.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel beyzbol oynamayı hayal ederdi.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel beyzbol oyuncusuydu.
Translate from Turkish to English

Tom gerçek bir profesyonel.
Translate from Turkish to English

Tom otuzuna kadar profesyonel bir şarkıcı olmaya karar vermedi.
Translate from Turkish to English

Kazadan önce, Tom profesyonel bir tenis oyuncusu olmayı umuyordu.
Translate from Turkish to English

O profesyonel bir fotoğrafçıdır.
Translate from Turkish to English

Mary profesyonel bir sörfçüdür.
Translate from Turkish to English

Tom oldukça profesyonel.
Translate from Turkish to English

Tom bir profesyonel değil.
Translate from Turkish to English

Profesyonel çevirmenler çoğunlukla sadece kendi ana dillerine çeviri yapar.
Translate from Turkish to English

O profesyonel bir futbol oyuncusu olmak niyetinde olmadığını açıklığa kavuşturdu.
Translate from Turkish to English

Bir genç kız olarak, Mary profesyonel bir tenis oyuncusu olmak istiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman profesyonel bir müzisyen olmak istedi.
Translate from Turkish to English

O senin profesyonel görüşün mü?
Translate from Turkish to English

Profesyonel değilim.
Translate from Turkish to English

Tom gerçekten profesyonel bir müzisyen olmak istemedi.
Translate from Turkish to English

Biri Tom'un profesyonel bir suçlu olduğunu söyleyebilir.
Translate from Turkish to English

Yeni seçilen belediye başkanı eskiden profesyonel güreşçiydi.
Translate from Turkish to English

O neredeyse profesyonel.
Translate from Turkish to English

Hep profesyonel şarkıcı olmayı istemişimdir.
Translate from Turkish to English

Ben bir profesyonel değilim.
Translate from Turkish to English

Hiç profesyonel anlamda müzik icra etmedim.
Translate from Turkish to English

Bu insanlar profesyonel.
Translate from Turkish to English

Tom bir profesyonel beyzbol oyuncusu.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel bir müzisyen olmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Profesyonel sporcular antrenmana saatler harcarlar.
Translate from Turkish to English

Ben sorumlu, çalışkan ve her şeyden önce, profesyonel bir kişiyim.
Translate from Turkish to English

Onlar profesyonel şarkıcı.
Translate from Turkish to English

Onlar profesyonel katillerdi.
Translate from Turkish to English

Irkçılık ve homofobi hala profesyonel futbolda önemli sorunlardır.
Translate from Turkish to English

Sen profesyonel yardıma ihtiyaç duyabilirsin.
Translate from Turkish to English

O profesyonel görünen bir web sitesidir.
Translate from Turkish to English

Ben profesyonel olarak hiç yemek pişirmedim.
Translate from Turkish to English

Tom otuzlu yaşlarının başında profesyonel bir dansçı oldu.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary profesyonel müzisyenler
Translate from Turkish to English

Bazı insanlar profesyonel beyzbolü tasvip etmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom yaralanmasaydı profesyonel olabilirdi.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel bir müzisyen değil.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel olarak piyano çalardı.
Translate from Turkish to English

O bir profesyonel fotoğrafçı.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel bir müzisyen.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel bir vücut geliştirmeci.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel bir müzakereci.
Translate from Turkish to English

Dan hayli eğitimli profesyonel bir araştırmacıdır.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel bir atlet.
Translate from Turkish to English

Filmdeki Hintli kız profesyonel bir oyuncu değil.
Translate from Turkish to English

O bir profesyonel dalgıç.
Translate from Turkish to English

Profesyonel bisikletçiler genellikle bacaklarını tıraş ederler.
Translate from Turkish to English

Profesyonel bisikletçiler genellikle ana grupta bisiklet kullanırlar.
Translate from Turkish to English

Tom çok sayıda profesyonel beyzbol oyuncusu tanır.
Translate from Turkish to English

Tom bir profesyonel hokey oyuncusudur.
Translate from Turkish to English

Ben yüksek nitelikli bir profesyonel değilim.
Translate from Turkish to English

Birçok New Yorklu kendi profesyonel spor takımlarını sever.
Translate from Turkish to English

O bir profesyonel pasta dekoratörüdür.
Translate from Turkish to English

Tom profesyonel bir kaykaycıdır.
Translate from Turkish to English

Chicago Cubs, Chicago, Illinois merkezli bir profesyonel beyzbol takımıdır.
Translate from Turkish to English

Profesyonel bir hırsız bir araba kapısını bir levye ile zaman kaybetmeden açabilir.
Translate from Turkish to English

Bu Tom'un profesyonel beyzbol oynadığı ikinci yılı.
Translate from Turkish to English