Turkish example sentences with "parmak"

Learn how to use parmak in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

En uzun parmak orta parmaktır.
Translate from Turkish to English

Röntgen filminde iki kırık parmak görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Elin beş parmağı var: başparmak, işaret parmağı, orta parmak, yüzük parmağı ve serçe parmak.
Translate from Turkish to English

Elin beş parmağı var: başparmak, işaret parmağı, orta parmak, yüzük parmağı ve serçe parmak.
Translate from Turkish to English

Silahta kalan parmak izleri şüphelininki ile uyuşuyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un parmak izi onun orada olduğuna dair delildi.
Translate from Turkish to English

Tom cinayet silahında parmak izlerini bırakmaktan kaçınmak için eldivenler giydi.
Translate from Turkish to English

Polislerin kapı tokmağında buldukları tek parmak izleri Tom'unkilerdi.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce kapıyı kapattı ve parmak uçlarına basarak odaya girdi.
Translate from Turkish to English

O, parmak uçlarına üfledi.
Translate from Turkish to English

Baş parmak tırnağımı kırdım.
Translate from Turkish to English

Kate parmak ucunda yürümeyi deniyor.
Translate from Turkish to English

Bebek uyanmasın diye parmak ucumda yürüdüm.
Translate from Turkish to English

Bıçakta parmak izleri yoktu.
Translate from Turkish to English

Parmak ucumu yaktım.
Translate from Turkish to English

Tom parmak izlerini bıçaktan dikkatlice sildi.
Translate from Turkish to English

Tom cesedin bulunduğu odanın kapı kolunda parmak izleri bıraktı.
Translate from Turkish to English

Tom'un polis tarafından parmak izi alındı.
Translate from Turkish to English

Polis tetikte Tom'un parmak izini buldu.
Translate from Turkish to English

Lütfen parmak izinizi buraya bastırın.
Translate from Turkish to English

Parmak uçlarım donuyor.
Translate from Turkish to English

Tabancada parmak izlerin bulundu.
Translate from Turkish to English

Bıçakta parmak izlerin bulundu.
Translate from Turkish to English

Polis Tom'un parmak izlerini orada bulduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English

Hiç parmak izi yok.
Translate from Turkish to English

Herkesin parmak izi alındı.
Translate from Turkish to English

Hiç parmak izin alındı mı?
Translate from Turkish to English

Tom parmak uçlarına basarak odaya girdi.
Translate from Turkish to English

Tek kanıt pencere üzerindeki parmak izleriydi.
Translate from Turkish to English

Çanta üzerinde çok sayıda parmak izi vardı.
Translate from Turkish to English

Sağ ayağımdaki baş parmak acıyor.
Translate from Turkish to English

Bıçaktaki parmak izleri onun suçunu ortaya çıkardı.
Translate from Turkish to English

Birçok biyometrik sistem parmak izi tarayıcısı tabanlıdır.
Translate from Turkish to English

Tom, parmak uçlarında yürüyerek sessizce odadan çıktı.
Translate from Turkish to English

Tom'un kapı tokmağından parmak izlerini sildiğini gördüm.
Translate from Turkish to English

Polis Tom'un parmak izlerinin cinayet silahı üzerinde bulunduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English

Şarap bardağında hiç parmak izi buldun mu?
Translate from Turkish to English

Tom parmak uçlarına basarak odadan çıktı.
Translate from Turkish to English

Polis herhangi bir parmak izi buldu mu?
Translate from Turkish to English

Parmak izi olmadan polisin güveneceği bir şeyi yoktu.
Translate from Turkish to English

Senin parmak izin alınmak zorunda.
Translate from Turkish to English

Karakolda bir parmak izi kiti bile yoktu.
Translate from Turkish to English

Onun gözünün takıldığı ilk şey camdaki bir parmak iziydi.
Translate from Turkish to English

Sizin parmak izleriniz cinayet silahı üzerinde bulundu.
Translate from Turkish to English

Herkesin yedi parmak ve üç ayak parmağı vardır.
Translate from Turkish to English

Tom bir parmak kaldırdı.
Translate from Turkish to English

Basketbol topunu parmak ucunda döndürebilir misin?
Translate from Turkish to English

Parmak uçlarımızda yürüdük.
Translate from Turkish to English

Tom bir parmak kaybetti.
Translate from Turkish to English

Tom'un parmak izleri tabancanın üstündeydi.
Translate from Turkish to English

Öğrencilerden biri soru sormak için parmak kaldırdı.
Translate from Turkish to English

Polis silahtaki parmak izlerini kapıdakilerle karşılaştırdı.
Translate from Turkish to English

Ekmeği diyagonal dilimler halinde bir parmak genişliğinde kes.
Translate from Turkish to English

Tek yumurta ikizlerinin farklı parmak izleri var.
Translate from Turkish to English

Odada bırakılan parmak izleri katilin suçlu olduğunu kanıtladı.
Translate from Turkish to English

Parmak iziniz silahın üstündeydi.
Translate from Turkish to English

Polis Dan'ın parmak izleri ile kimliğini belirledi.
Translate from Turkish to English

Benim etrafımda parmak uçlarına basarak yürümek zorunda değilsin.
Translate from Turkish to English

O, parmak uçlarına basarak odaya yürüdü.
Translate from Turkish to English

Aynı parmak izli iki kişi yoktur.
Translate from Turkish to English

Çatal kullanıcıları temel olarak Avrupa, Kuzey Amerika ve Latin Amerika'da; yemek çubuğu kullanıcıları Doğu Asya'da ve parmak kullanıcıları ise Afrika, Orta Doğu, Endonezya ve Hindistan'dadırlar.
Translate from Turkish to English

Dan, Linda'nın parmak izlerini almayı başardı.
Translate from Turkish to English

Dan, Linda'nın parmak izlerini analiz etti.
Translate from Turkish to English

Tom parmak izi bırakmamak için bir lastik eldiven giydi.
Translate from Turkish to English

Senin parmak izlerin Tom'un odasının her yerindeydi.
Translate from Turkish to English

O, kimse onu duymasın diye parmak uçlarına basarak yürüdü.
Translate from Turkish to English

A, tesadüfe bak, Tom'un parmak izleri benimle aynı!
Translate from Turkish to English

Bak, ne inanılmaz bir tesadüf, Tom'un benimle aynı parmak izi var!
Translate from Turkish to English

Bak, ne inanılmaz bir tesadüf! Tom benimle aynı parmak izlerine sahip.
Translate from Turkish to English

Sen tamamen hareketsiz olmalısın ve parmak uçlarında yürümelisin. Bebek uyuyor.
Translate from Turkish to English

O bana parmak uçları ile ensemin üzerine hafifçe dokundu ve bu beni ürpertti.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce parmak uçlarına basarak koridoru geçti.
Translate from Turkish to English

Polis parmak izi için minibüsü tozladı.
Translate from Turkish to English

Tom kapıyı hafifçe kapadı ve parmak uçlarına basarak Mary'ye doğru yürüdü.
Translate from Turkish to English

Polis, Mary'nin evinde Tom'un parmak izlerini buldu.
Translate from Turkish to English

Polis, Fadıl'ın parmak izlerini Dania'nın cesedinde buldu.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce kapı kolunu çevirdi ve parmak uçlarına basarak odaya gitti.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce kapıyı açtı ve parmak uçlarına basarak odaya gitti.
Translate from Turkish to English

Polis, Tom'un parmak izlerini kapı kolunun üzerinde buldu.
Translate from Turkish to English

Polis, Leyla'nın parmak izlerini kapı tokmağının üzerinde buldu.
Translate from Turkish to English

Polis, Sami'nin parmak izlerini kapı tokmağının üzerinde buldu.
Translate from Turkish to English

Hiç parmak izi yoktu.
Translate from Turkish to English

Elde beş parmak vardır.
Translate from Turkish to English

Bir ayakta beş parmak vardır.
Translate from Turkish to English

Leyla, Sami'nin parmak uçlarının, omzunun arkasına dokunduğunu hissetti.
Translate from Turkish to English

Tom parmak uçlarına basarak yürüdü ve bebeği uyandırmadı.
Translate from Turkish to English

Güzel bir noktaya parmak bastın.
Translate from Turkish to English

Tom parmak arası terlik giyiyor.
Translate from Turkish to English

Parmak izleri Sami'ninkilerle eşleşti.
Translate from Turkish to English

Sami'nin parmak izleri bir bardağın üzerinde bulundu.
Translate from Turkish to English

Sami'nin parmak izleri o bardağın üzerindeydi.
Translate from Turkish to English

Sami'nin parmak izleri bu evdeki hiçbir yerde görülmüyor.
Translate from Turkish to English

Sami parmak izlerini Leyla'nın kapısında bıraktı.
Translate from Turkish to English

Allah kimine bal verir parmak vermez, kimine parmak verir bal vermez.
Translate from Turkish to English

Allah kimine bal verir parmak vermez, kimine parmak verir bal vermez.
Translate from Turkish to English

Tom şakaklarını parmak uçlarıyla ovuşturdu.
Translate from Turkish to English

İtalyanlar havuzda veya plajda olmadıkça parmak arası terlik giymezler.
Translate from Turkish to English

İyi bir noktaya parmak bastın.
Translate from Turkish to English

Açık göte parmak atan çok olur.
Translate from Turkish to English

Bir çift tek parmak eldivenim var.
Translate from Turkish to English

Tom doğru bir noktaya parmak bastı.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: cümle, yazmak, isterdim, yapmam, gereken, şeyler, Geç, kaldığım, üzgünüm, Açıkça.