Turkish example sentences with "muz"

Learn how to use muz in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Hangisini tercih edersin, elma mı yoksa muz mu?
Translate from Turkish to English

Bu muz bozulmuş.
Translate from Turkish to English

Ben bir muz yiyorum.
Translate from Turkish to English

Bir muz yiyorum.
Translate from Turkish to English

Tatlı olarak, bizde bugün çilek ve muz parçacıklı yoğurt var.
Translate from Turkish to English

Kediler muz yemez.
Translate from Turkish to English

Tom bir muz kabuğu üstünde kaydı.
Translate from Turkish to English

Yeşil bir muz, yenecek kadar olgun değildir.
Translate from Turkish to English

Muz tatlıdır.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bir muz uzattı.
Translate from Turkish to English

Muz bozuldu.
Translate from Turkish to English

Bu benim, bir muz yiyorum.
Translate from Turkish to English

Muz ister misin?
Translate from Turkish to English

Bir düzine muz satın almak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom bir muz yiyor.
Translate from Turkish to English

Sadece muz yedim.
Translate from Turkish to English

Millie bir muz yiyor.
Translate from Turkish to English

Sen hiç muz kabuğunda kaydın mı?
Translate from Turkish to English

Onların hiçbirinde elma yoktu, bu yüzden onu yerine birkaç muz aldım.
Translate from Turkish to English

Hiç muz var mı?
Translate from Turkish to English

Yeterli muz yok.
Translate from Turkish to English

Ben genellikle kahvaltı için sadece bir muz yemem.
Translate from Turkish to English

Ben muz severim.
Translate from Turkish to English

Muz istiyor musun?
Translate from Turkish to English

Tezgahın üzerinde muz dolu bir sepet var.
Translate from Turkish to English

Ben asla bu kadar çok muz almadım!
Translate from Turkish to English

Muz standında her zaman para vardır.
Translate from Turkish to English

Tom'un muz kabuğunda kaydığını gördüklerinde odadaki herkesin gülmekten gözleri yaşardı.
Translate from Turkish to English

Tom muz sevmez.
Translate from Turkish to English

O bir muz kutusu satın aldı.
Translate from Turkish to English

Sen muz sevmeyen tanıdığım tek kişisin.
Translate from Turkish to English

Neden muz büküktür?
Translate from Turkish to English

Maymunlar muz düşkünüdür.
Translate from Turkish to English

Guatemala bir defasında muz cumhuriyeti olarak nitelendirilmişti.
Translate from Turkish to English

Üç pound muz aldım.
Translate from Turkish to English

Muz ihraç ederdim.
Translate from Turkish to English

Muz ihraç ederdin.
Translate from Turkish to English

Şimdi sadece muz yiyorum.
Translate from Turkish to English

Ben elma ve muz ve benzeri farklı meyveler yedim. Ayrıca iki patates yedim.
Translate from Turkish to English

Kızarmış muz burada favori bir aperitiftir.
Translate from Turkish to English

Bir muz sarıdır.
Translate from Turkish to English

Ben yenilebilir pirinç kağıdı ve karamele sarılmış bir muz yedim.
Translate from Turkish to English

Ben bir muz rulosu yerim.
Translate from Turkish to English

Bu muz çürümüş.
Translate from Turkish to English

Bir muz ister misin?
Translate from Turkish to English

Maymun bir muz istiyor.
Translate from Turkish to English

O bir muz istiyor.
Translate from Turkish to English

Ben bir muz istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Annem bir muz diyetinde.
Translate from Turkish to English

Yeterli muz ağacı yok.
Translate from Turkish to English

Benim kahvaltım genellikle sütlü kahve, bir parça ekmek ve reçel, küçük bir muz, bir dilim portakal ve birkaç kurutulmuş erikten oluşur.
Translate from Turkish to English

Ben muz almak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bir muz verdi.
Translate from Turkish to English

Jean bir muz yiyor.
Translate from Turkish to English

Tom bir muz yer.
Translate from Turkish to English

Ben bir muz yedim.
Translate from Turkish to English

Bir muz pastası yediniz mi?
Translate from Turkish to English

Mary olgunlaşmış muzlarla muz ekmeği yaptı.
Translate from Turkish to English

Muz kahverengi ve lapa gibiydi.
Translate from Turkish to English

Muz neden eğridir?
Translate from Turkish to English

Muz neden eğri?
Translate from Turkish to English

O bir muz kabuğunda kaydı.
Translate from Turkish to English

Tom biraz muz satın alıyor.
Translate from Turkish to English

Tom muz satın alıyor.
Translate from Turkish to English

Bir muz yaprağı ile pastayı sarın.
Translate from Turkish to English

On muz ve beş ananas al, bu yüzden sen maaş gününden önce aç kalmazsın.
Translate from Turkish to English

Neden sadece bir tane muz aldınız?
Translate from Turkish to English

Onun teyzesi bir elma mı yoksa bir muz mu yiyor?
Translate from Turkish to English

Muz fiyatı son birkaç yıldır fazla değişmedi.
Translate from Turkish to English

Sen muz yemez misin?
Translate from Turkish to English

Muz yemiyor musun?
Translate from Turkish to English

Nestor bir muz yiyor.
Translate from Turkish to English

Ben sık sık muz yerim.
Translate from Turkish to English

Sami, Kosta Rika'ya gitmek ve muz yetiştirmek istiyordu.
Translate from Turkish to English

Sami, Kosta Rika'ya gidip muz yetiştirmek istiyordu.
Translate from Turkish to English

Ben muz sevmiyorum.
Translate from Turkish to English

Lütfen biraz muz al.
Translate from Turkish to English

Ben muz yemem.
Translate from Turkish to English

Portakal muz kadar ucuz değildir.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin sık sık muz yediğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin sıklıkla muz yediğini söylüyor.
Translate from Turkish to English

Muz satın aldın mı?
Translate from Turkish to English

Bir muz lezzetlidir.
Translate from Turkish to English

Ben bir muz yiyeceğim.
Translate from Turkish to English

Bu muz sarıdır.
Translate from Turkish to English

Bu muz neredeyse tamamen siyah.
Translate from Turkish to English

Bu muz kahverengidir.
Translate from Turkish to English

Bu muz yeşildir.
Translate from Turkish to English

Biraz muz isterim.
Translate from Turkish to English

Hangisini daha çok beğeniyorsun, muz mu yoksa elma mı?
Translate from Turkish to English

O muz çürümüş.
Translate from Turkish to English

İnsanın yılda ortalama kaç tane muz yediğini düşünüyorsun?
Translate from Turkish to English

Tatlı olarak muz alırım.
Translate from Turkish to English

Sık sık tatlı için bir muz yerim.
Translate from Turkish to English

Tatlı için bir muz yedim.
Translate from Turkish to English

Muz aldım.
Translate from Turkish to English

Tom üç tane muz yedi.
Translate from Turkish to English

Muz yerken çekilmişim.
Translate from Turkish to English

Bu benim, muz yerken.
Translate from Turkish to English

Ben sık sık muz yemem.
Translate from Turkish to English

Geçen hafta kaç tane muz yedin?
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: bilmez, Tehlikenin, farkında, olmayabilir, Hangi, düğmeye, basacağımı, söyler, görüşebildiğim, mutluyum.