Turkish example sentences with "köpeğe"

Learn how to use köpeğe in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

O bir köpeğe ve altı kediye sahiptir.

O çocuk köpeğe bir taş fırlattı.

Bu köpeğe Pochi adını kimin koyduğunu bilmiyorum.

Tom yaşlı bir köpeğe yeni hileler öğretemeyeceğinizi her zaman bize söyledi.

Köpeğe bir kemik verdim, havlaması durdu.

Siz yaşlı bir köpeğe yeni numaralar öğretemezsiniz.

Köpeğe Shiro adını koydular.

Vahşi köpeğe dikkat edin!

Ben yarına kadar köpeğe bakacağım.

Tom köpeğe kalmasını söyledi.

Tom köpeğe oturmasını emretti.

Tom köpeğe bir taş attı.

Sen uzaktayken köpeğe kim baktı?

O, havlayan köpeğe şiddetli bir tekme attı.

Nancy, bir köpeğe sahip olmak istiyor mu?

Bir kamyon köpeğe çarptı.

Şu büyük köpeğe bak.

Köpeğe yaklaşmayın.

Bir köpeğe ve bir kediye sahibiz.

O, köpeğe bir kemik verdi.

Biz onun köpeğe bakmasına izin verdik.

Zavallı köpeğe acıdım.

Bu köpeğe kim bakıyor?

O, köpeğe bir taş attı.

Onlar köpeğe Rocky dediler.

Köpeğe Skipper diyelim.

Onlar köpeğe bakıyorlar mı?

O, büyük bir köpeğe taş attı.

Köpeğe Tim adını verdik.

Onlar o köpeğe bakmazlar.

Çocuk köpeğe bir taş attı.

Sen dışardayken köpeğe bakacağım.

Ben uzaktayken kız kardeşim köpeğe baktı.

Biz uzaktayken komşularımızdan köpeğe bakmalarını rica edelim.

Biz köpeğe Pochi adını verdik.

Köpeğe bakmalısın.

Köpeğe dikkat et!

Ona köpeğe yaklaşmamasını söyle.

Köpeğe bir parça et fırlattı.

Köpeğe iki parça et verdim.

Bizim köpeğe kim bakacak?

Bir çocuk köpeğe taşlar fırlatıyordu.

Hem sen hem de ben köpeğe bakmalıyız.

Köpeğe dikkat!

Köpeğe bir kemik verdim. Havlamasını durdurdu.

Köpeğe mama verdim.

Köpeğe tekme atma.

Bir kedi ve bir köpeğe sahibim. Kedi siyah, köpek beyaz.

Köpeğe yiyecek vermeyin.

Köpeğe yiyecek verme.

Köpeğe kemik verdi.

Tom bir köpeğe çarpmaktan kaçınmak için aniden frene bastı.

Köpeğe biraz et verir.

Köpeğe banyo yaptırmak için kimin sırası?

Köpeğe yemek vermedim.

Havlayan bir köpeğe rastladım.

O siyah köpeğe neden yardım ettin?

Köpeğe tekme attım.

Köpeğe bakacağım.

Bir köpeğe sahip olmaktansa bir kediye sahip olmayı tercih ederim.

Köpeğe kemik atma!

Yaşlı bir köpeğe yeni hünerler öğretmek zor.

Tom köpeğe baktı.

Köpeğe ne oldu?

O köpeğe bak.

Tom bir köpeğe çarpmamak için yoldan çıktı.

Tom bir köpeğe çarpmaktan kaçınmak için yoldan çıktı.

Köpeğe taş atmayın.

Köpeğe bakman gerekiyor.

O, köpeğe et verir.

Lütfen köpeğe banyo yaptır.

Köpeğe Tim ismini verdik.

Tom bastonu ile köpeğe vurdu.

Köpeğe çarpmayı engellemek için yoldan çıkmak zorunda kaldım.

Köpeğe biraz et ver.

Köpeğe kalmasını söyledim.

O köpeğe yaklaşma.

Köpeğe dışarı izin vermeyin.

Tom homurdayan köpeğe yaklaştı.

Köpeğe oturmasını emrettim.

Artıkları köpeğe verin.

Gerçekten bir köpeğe daha ihtiyacın var mı?

Onlar tatil için uzakta iken, komşuları köpeğe baktı.

Mary köpeğe kalmasını söyledi.

Köpeğe White adını verdik.

Eğer bir köpeğe bir şey vermezsen herkese havlar.

Ben bir çift olarak yaşamak istemiyorum. Bu bir köpeğe sahip olmak gibidir.

O, köpeğe oturmasını emretti.

Köpeğe oturmasını emrettin, değil mi?

O köpeğe biraz et verir.

Mary köpeğe oturmasını emretti.

Köpeğe oturmasını emrettik.

Bizim köpeğe Johnny denir.

Onlar köpeğe oturmasını emretti.

Biz köpeğe kalmasını söyledik.

Ben bir kediye ve köpeğe bakıyorum.

Bir kedi ve köpeğe bakıyorum.

Onlar tatildeyken onların komşuları köpeğe baktılar.

Tom köpeğe bir parça et verdi.

Köpeğe bir parça et verdi.

Köpeğe bir taş atmayın.

Also check out the following words: birbirleriyle, sosyalleşebilsin, Amerikan, hayatının, aktif, üyeleri, kalabilsinler, diye, birçok, topluluk.