Turkish example sentences with "istifa"

Learn how to use istifa in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

O, görevinden istifa etti.

Bogdan Tanjević kolon kanseri nedeniyle istifa edecek.

Onun istifa etmesi için bir neden yok.

Onun istifa etmesi için bir sebep yok.

İşinden istifa etmeye karar verdi.

Ordu onu istifa etmeye zorladı.

Şirket insanların gönüllü olarak istifa etmeleri için yalvardı.

Suudi Arabistan büyük elçisinin istifa ettiğini az önce gördüm.

O, hastalık nedeniyle görevinden istifa etti.

O kötü sağlık gerekçesiyle istifa etti.

Jefferson istifa etmemeye karar verdi.

O şirketten istifa etmek için kararını verdi.

O istifa etmeye karar verdi.

O işinden istifa etmeye karar verdi.

Onun istifa ettiğine dair bir söylenti var.

Onun istifa edeceği söylentileri var.

Onun istifa edeceği hakkında bir söylenti var.

Onun istifa etmesi şaşırtıcı değildir.

O görevinden istifa etti.

Tom istifa etmek için zorlandı.

Tom Mary'nin şu anki işinden istifa etmesi ve yeni bir tane bulması gerektiğini önerdi.

O, hasta olduğu gerekçesiyle istifa etti.

Taro tükürdüğünü yalamak zorunda kaldı ve istifa etti.

O, başkan olarak istifa etti.

O ona istifa etmesi için baskı yaptı.

Benim patron istifa etmesi için zorlandı.

Başbakan muhtemelen istifa edecek.

Başbakan istifa etti.

O, sonunda istifa etmek zorunda bırakıldı.

O, istifa etti ve orduya katıldı.

O, kötü sağlık sebebiyle istifa etti.

O, işinden istifa etmeye karar verdi.

Genç çalışandan istifa etmesi istendi.

Benim durumumu işten kovulmak değil de istifa olarak düşünsek daha doğru olur.

Başarısızlığı istifa etmesine neden oldu.

Derhal istifa etmeyi düşünüyorum.

Görevden istifa etmesi için onu ikna ettim.

Onun istifa etmesini istememize gerek yoktu.

Protesto etmek için istifa etmeye karar verdi.

Onun istifa edeceğine dair bir ihtimal var mı?

Takım yöneticisi aniden istifa etti.

Çileden çıkan işçi derhal istifa etti.

Onun altında çalışmaktansa istifa ederim.

Onlar başkanın istifa etmesini istedi.

Şu andaki işimden istifa etmek istemiyorum.

Başbakan olarak istifa etmek zorunda kaldı.

Ne olursa olsun istifa etmeye niyetim yok.

Onun istifa etme olasılığı var mı?

Tom, Mary ile çalışmaktan usandı ve istifa etti.

Kulüp saymanı olarak görevimden istifa ettim.

O istifa etti.

Tom istifa etmek istiyor.

Şimdi istifa edemezsin.

Başkan olarak uzun yıllar geçirdim, zamanın geldiğini hissettiğim için istifa ettim.

Başkan istifa etmek zorunda.

Polis şefi istifa etti.

Tom istifa etmeli.

Tom bugün istifa etti.

Tom istifa ediyor.

Biz istifa ediyoruz.

Kim istifa ediyor.

Tom istifa etti.

Kim istifa etti?

Pazartesi istifa ediyorum.

İki gün önce işimden istifa ettim.

Ne zaman istifa edeceğimi biliyorum.

Bu kadar ani istifa etmesinin bir nedeni var mı?

Başbakan ve kabine arkadaşları istifa ettiler.

Öyle olursa istifa ederim.

Tom'un neden istifa ettiğini biliyorum.

Tom'un istifa etmekten başka seçeneği yok.

Belki istifa etmeliyim.

Benim yüzümden istifa etmeni istemiyorum.

Önümüzdeki hafta istifa dilekçenizi getirin.

Neden istifa ediyorsun?

Daha önce istifa etmeliydim.

Daha önce istifa etmeliydik.

1415 yılından beri bir papa istifa etmedi.

Tom'un istifa ettiğini düşünüyordum.

Tom istifa edecek.

Bana istifa ettiğin söylendi.

Artık öfke duymuyorum, yeni istifa ettim.

Ben onun istifa etmesini isteyemem.

Sen istifa etmiyorsun, değil mi?

Ben şimdi istifa etmiyorum.

Jack umutsuzluk içinde işinden istifa etti.

Sana istifa ettiğimi söylesem ne derdin?

Henüz hiç kimse istifa etmedi.

Ben istifa etmeyeceğim.

Onların istifa etmesini isteyemem.

Tom istifa etmeye karar verdi.

Tom'un istifa etmesine izin verilmemeli.

Ben istifa ettim.

Tom az önce istifa etti.

Başbakan dün istifa etti.

Tom istifa etmiş.

Ben istifa etmeyi düşünüyorum.

Tom bu hafta istifa etti.

Tom'un istifa ettiğini düşündüm.

Neden istifa etmeliyim?

Tom istifa etmek zorundaydı.

Also check out the following words: Doktor, olacak, Yumi, öğretmen, tırtıl, harika, kelebek, kelebeğe, dönüşecek, Bugün.