Learn how to use istemiyor in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Kimse benim fikirlerimi dinlemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Yapamaz mısın yoksa istemiyor musun?
Translate from Turkish to English
Tom'un bu gece Mary ile konuşmayı canı istemiyor.
Translate from Turkish to English
O suşi istemiyor.
Translate from Turkish to English
Benim canım çalışmak istemiyor. Onun yerine bir sinemaya gitmeye ne dersin?
Translate from Turkish to English
O, o konu hakkında konuşmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Bu kötü havadan dolayı canım dışarı çıkmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom'un ebeveyni Tom ve Mary'nin evleninceye kadar birlikte yaşamalarını istemiyor.
Translate from Turkish to English
Fen bilgisinde iyi olmasına rağmen, Tom bir doktor olmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom bir yıldan daha fazla Boston'da yaşamak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Boston'da yaşamak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin Boston'a gitmesini istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom asla Boston'u terk etmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Fransızca çalışmak istemiyor fakat çalışmak zorunda.
Translate from Turkish to English
Böylesine bir günde canım dışarı çıkmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Benim bu konuda ona canım bir şey söylemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom çeviri yaparken yardıma ihtiyacı olduğu gerçeğini kabul etmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom, Mary ile konuşmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom, özel hayatı hakkında konuşmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom törene katılmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom herhangi bir riske girmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom ömrünün geriye kalanını hapiste geçirmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom kullanılmış bir motosiklet için 300 dolardan fazlasını harcamak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin incitildiğini görmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom, Mary'yi kaybetmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom aptal görünmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye yalan söylemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin gitmesine izin vermek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin yüzünü kara çıkarmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom eve gitmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom onu tekrar asla yapmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom TV izlemekten başka bir şey yapmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom yüzmekten başka bir şey yapmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom odasını temizlemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary ile ilişkiyi bitirmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom karıştırılmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom hayal kırıklığına uğramak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin çevresinde olmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom sizinle tartışmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom, Mary ile tartışmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom gerçeğin ortaya çıkmasını istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom burada gerçekleşen aynı şeyi istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom aynı şeyin tekrar olmasını istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom merhamet istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin gitmesini istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin çok heyecanlanmasını istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom, Mary'nin karışmasını istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom yaptığını Mary'nin yapmasını istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom oğlunun benim gibi yetişmesini istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom resminin çekilmesini istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom yiyecek bir şey istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom herhangi bir sorun istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom, bunun herhangi bir parçasını istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom plastikten yapılmış bir ukulele istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom'un canı eğitim yapmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom'un canı yemek yemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom'un canı yemek pişirmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom kesinlikle sınıf başkanı olmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
O onu demek istemiyor; o sadece rol yapıyor.
Translate from Turkish to English
Masaru bu rengi istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'yi asla tekrar görmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom'un canı şimdi bir şey yemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom'un bu sabah köpeği ile yürümeyi canı istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom'un bu sabah çalışmayı canı istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom'un şu anda konuşmayı canı çok istemiyor.
Translate from Turkish to English
Canım onu istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom akşam yemeği istemiyor.
Translate from Turkish to English
Dışarı çıkmak istemiyor musun?
Translate from Turkish to English
Canım şaka yapmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Canım yemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom bugün kimseyi görmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Canım çalışmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom dışarı çıkmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Canım dışarı çıkmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom geç kalmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Tom hiç kahve istemiyor.
Translate from Turkish to English
O açıkça onu demek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Canım şimdi yemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Bugün yüzmek istemiyor musun?
Translate from Turkish to English
Tom tek başına gitmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Canım suşi yemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
O, dondurma istemiyor.
Translate from Turkish to English
Bugün canım sigara içmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Bugün canım çalışmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Canım hiç yemek yemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Partiye gitmek istemiyor musun?
Translate from Turkish to English
O, onun Boston'a gitmesini istemiyor.
Translate from Turkish to English
Şu anda canım dışarı çıkmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Bu gece canım televizyon izlemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Hiç kimse benim fikirlerimi dinlemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Bugünlerde canım dışarı çıkmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Bu sabah canım dışarı çıkmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Şu anda canım çok konuşmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Bu akşam canım dışarıda yemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Bu gece canım hiç çalışmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Bu gece canım bir şey yemek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Şu anda canım matematik ödevini yapmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Üzgünüm fakat canım bugün dışarı çıkmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
O onun pahalı bir nişan yüzüğü almasını istemiyor.
Translate from Turkish to English
Canım dans etmek istemiyor.
Translate from Turkish to English
Canım kutlama yapmak istemiyor.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: Fransa'ya, burger, korkunçtu, çalışmadan, borçlarımı, ödeyebilirim, Esperantist, tanışmak, Işık, yılı.