Turkish example sentences with "işine"

Learn how to use işine in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Çeneni kapa ve işine devam et.
Translate from Turkish to English

Yuriko mobilya işine geçmeyi tasarlıyor.
Translate from Turkish to English

Onun işe genellikle geç gelmesi yeterince kötüydü fakat sarhoş gelmesi bardağı taşıran son damlaydı ve ben onun işine son verdireceğim.
Translate from Turkish to English

Yuriko mobilya işine geçmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English

Tamamen işine dalmıştı.
Translate from Turkish to English

Gençlik ve cinsiyetiyle ilgili bilgi işine karşı bir ön yargıya sebep olmasın diye Bayan Cockburn adını gizledi.
Translate from Turkish to English

Diğer insanların işine burnunu sokmaktan vazgeç.
Translate from Turkish to English

Tom işine o kadar daldı ki yemek yemeği unuttu.
Translate from Turkish to English

Keşke Tom ev işine yardım etmek zorunda olmasa.
Translate from Turkish to English

Tom kendi işine başlamaya karar verdi.
Translate from Turkish to English

Tom işine yoğunlaşamadı.
Translate from Turkish to English

O, kendini işine verdi.
Translate from Turkish to English

Rahibe Teresa neye ihtiyaç olduğunu görmek için etrafına bakarak işine başladı.
Translate from Turkish to English

Tom işine yoğunlaştı.
Translate from Turkish to English

O işine sarıldı.
Translate from Turkish to English

O, onun işine mal oldu.
Translate from Turkish to English

Kendi işine bak.
Translate from Turkish to English

O tüm dikkatini işine vermiş.
Translate from Turkish to English

O, tüm dikkatini işine verir.
Translate from Turkish to English

O, tüm dikkatini işine verdi.
Translate from Turkish to English

Tom işine karşı ilgisini kaybetti.
Translate from Turkish to English

Kendi işine başlamayı ciddi şekilde düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

O, işine odaklandı.
Translate from Turkish to English

O, işine ilgisini kaybetti.
Translate from Turkish to English

O, işine daldı.
Translate from Turkish to English

Fizyoterapistlerle birlikte işine geri döndü.
Translate from Turkish to English

Ev işine yardım etmek zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English

Ona kendi işine bakmasını söyle.
Translate from Turkish to English

Sen kendi işine baksan daha iyi olur.
Translate from Turkish to English

Umarım bu veri işine yarar.
Translate from Turkish to English

Diğer insanların işine karışmayın.
Translate from Turkish to English

Sen kendi işine bakmalısın.
Translate from Turkish to English

Kısa bir moladan sonra işine kaldığı yerden devam etti.
Translate from Turkish to English

Kırklı yaşlarının başlarında işine başladı.
Translate from Turkish to English

Ken Takakura yeni işine alışkın değildi.
Translate from Turkish to English

O, tamamen işine dalmış.
Translate from Turkish to English

Tom başkalarının işine burnunu soktu.
Translate from Turkish to English

Telefona cevap vermek için işine ara verdi.
Translate from Turkish to English

Gelecekte gazetecilik işine girmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

O, işine sarıldı.
Translate from Turkish to English

Başkasının işine burnunu sokma!
Translate from Turkish to English

Tom çok kendini işine adamış.
Translate from Turkish to English

Bu Tom'un işine yaradı.
Translate from Turkish to English

Bu kitap işine yarayabilir.
Translate from Turkish to English

Öğretmenlik işine girmeye karar verdim.
Translate from Turkish to English

Kendi işine bak!
Translate from Turkish to English

Senin işine ihtiyacım yok.
Translate from Turkish to English

Sen kendi işine bak lütfen.
Translate from Turkish to English

Eski işine döndürmek için firmasını ikna etti.
Translate from Turkish to English

Arabamın bir fren işine ihtiyacı olduğunu nasıl bilirim?
Translate from Turkish to English

Tom işine konsantre olmaya çalıştı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin işine hayran kaldı.
Translate from Turkish to English

Arabamın bir fren işine ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Tom kendini işine adamış.
Translate from Turkish to English

Tom tüm dikkatini işine verir.
Translate from Turkish to English

Başka insanların işine karışmamalısın.
Translate from Turkish to English

Ününe bakacak olursak, işine sadık biri gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Keşke senin işine sahip olsam.
Translate from Turkish to English

Başka insanların işine burnunu sokma!
Translate from Turkish to English

Tom işine bağlıydı.
Translate from Turkish to English

Bu durum Tom'un işine gelir.
Translate from Turkish to English

Sen kendi işine bak.
Translate from Turkish to English

Şimdi, işine devam et.
Translate from Turkish to English

Tıbbi izinden sonra işine devam etti.
Translate from Turkish to English

Kendi işine bakmanı tavsiye ederim.
Translate from Turkish to English

Kendi işine başlamayı planlıyor musun?
Translate from Turkish to English

Bob kendi işine başladığından beri üç yıl oldu.
Translate from Turkish to English

Tom işine bağlı görünüyor.
Translate from Turkish to English

Her zaman gösteri işine girmek istedim.
Translate from Turkish to English

Kendi işine bakar mısın?
Translate from Turkish to English

Şimdi işine devam et.
Translate from Turkish to English

Neden sadece işine konsantre olmuyorsun?
Translate from Turkish to English

Bu bilgiler Tom'un işine yarar.
Translate from Turkish to English

Davan bitene kadar işine odaklan.
Translate from Turkish to English

Patron, işe zamanında gelmediği için Mike'ın işine son verdi.
Translate from Turkish to English

Tom oldukça işine bağlı, değil mi?
Translate from Turkish to English

Tom gerçekten kendini işine adamış, değil mi?
Translate from Turkish to English

Tom işine odaklandı.
Translate from Turkish to English

Tom yeni işine başlarken gergindi.
Translate from Turkish to English

Tom yeni işine alışkın değil.
Translate from Turkish to English

Senin işine sahip olmadığıma memnunum.
Translate from Turkish to English

Artan işine rağmen, Tom' un çocuklar ve Maria için her zaman vakti vardır.
Translate from Turkish to English

Lütfen kendi işine bak.
Translate from Turkish to English

Kendi işine bakmalısın.
Translate from Turkish to English

Neden kendi işine bakmıyorsun?
Translate from Turkish to English

O yorgun olmasına rağmen işine devam etti.
Translate from Turkish to English

Tom pazartesi günü yeni işine başlayacak.
Translate from Turkish to English

Rakip bir şirket tarafından Tom'un işine son verildi.
Translate from Turkish to English

Rakip bir şirket tarafından onun işine son verildi.
Translate from Turkish to English

Neden kendi işine bakmayı denemiyorsun?
Translate from Turkish to English

Kendi işine bakmayı öğrenmen gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom yeni işine başlamak için bekleyemedi.
Translate from Turkish to English

Bay Ken Takakura sadece yeni işine alışkın değil.
Translate from Turkish to English

Ben senin işine devam etmeyeceğim.
Translate from Turkish to English

Tom işine bağlıdır.
Translate from Turkish to English

"Ben sadece bir soru soruyordum." "Kendi işine bak."
Translate from Turkish to English

O, metropol alanında işine odaklandı.
Translate from Turkish to English

Onun senin işine karışmaya niyeti yok.
Translate from Turkish to English

O, işine devam etti.
Translate from Turkish to English

O konuda endişelenmeyi kes ve işine odaklan.
Translate from Turkish to English

Sadece işine odaklan.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: arasında, iyi, biliniyor, davetiye, aldım, Matsuyama'da, doğup, büyüdüm, Düşmanla, anlaşmaya.