Turkish example sentences with "hoşlanmıyor"

Learn how to use hoşlanmıyor in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Kimse ondan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Bu tür şey olduğunda, Tom bundan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin John'a davranma tarzından hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'den gerçekten o kadar çok fazla hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom gerçekten tercüme yapmaktan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom gerçekten Mary ile takılmaktan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi kontrol edememekten hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin tutumundan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ile takılmaktan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom tenisten hoşlanmıyor ve asla hoşlanmadı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'den hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom benim arkadaşlarımdan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom, greyfurttan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Herkes o kitaptan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Sebebini bilmiyorum ama patronun senden pek hoşlanmıyor gibi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin orada yalnız yaşamasından hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Annem odamın düzensiz olmasından hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom bir çocuk gibi davranılmaktan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

O spordan hoşlanmıyor, ben de.
Translate from Turkish to English

O, dakik olmayan insanlardan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary senden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom sadece benden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom artık Mary'den hoşlanmıyor mu?
Translate from Turkish to English

Tom kızlardan hoşlanmıyor mu?
Translate from Turkish to English

Taninna'yı güldüremiyorum. Şakalarımdan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom hiçbirimizden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Belli ki Tom Mary'den hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Neden benden hoşlanmıyor?
Translate from Turkish to English

Hala Esperanto dilinden hoşlanmıyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Sen gerçekten ıspanaktan hoşlanmıyor gibi görünüyorsun.
Translate from Turkish to English

Tom hiç kimseden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Sence Tom neden bundan hoşlanmıyor?
Translate from Turkish to English

Tom sizlerden de özellikle hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Kızlardan hoşlanmıyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom da bundan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Meksikalılar, insanlar "Mexico" yerine "Mejico" yazdıklarında bundan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Bence Tom, kayak yapmaktan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Boston'dan hoşlanmıyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom okula gitmekten hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom neden bu otelden hoşlanmıyor?
Translate from Turkish to English

Yang arkadaşımdan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'den hoşlanmıyor. Ama onun ondan hoşlanıp hoşlanmadığı özellikle onun umurunda değil.
Translate from Turkish to English

Tom henüz yeterince yaşlı olmadığının söylenmesinden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Ben senin kedini seviyorum ama o benden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Ondan hoşlanmıyor musun?
Translate from Turkish to English

Neden bu kadar çok insan Tom'dan hoşlanmıyor?
Translate from Turkish to English

Onlar da bundan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom kırmızı giymekten hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom konuşma tarzımdan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Hiç kimse ondan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Plajdan kim hoşlanmıyor?
Translate from Turkish to English

Tom uzun süre bekletilmekten hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un karısı o, oturma odasında sigara içtiğinde bundan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerim bile benden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Bizim binamızda yaşayan bir sürü insan mal sahibinden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

O diğer kızlarla konuştuğumda bundan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom baharatlı yemek yemekten hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

"Sen alkolden hoşlanmıyor musun?" "Hayır, içki içmeyi severim. Sadece alkole karşı korkunç bir dayanıklılığım var."
Translate from Turkish to English

Ben ondan hoşlanıyorum, ama o benden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Gerçekten onlardan hoşlanmıyor musun?
Translate from Turkish to English

Mary onu herkesin önünde eleştirdiğinde Tom bundan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

O, "çalışma" sözünden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Hiç kimse çamaşır yıkamaktan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'a benzeyen erkeklerden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Bir yeşilaycı olarak, sarhoşların etrafında olmaktan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'dan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Bundan hoşlanıyor musun yoksa hoşlanmıyor musun?
Translate from Turkish to English

O, Brid'in onun için yaptığı yiyeceklerden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom üşümekten hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Çin mutfağından hoşlanmıyor musun?
Translate from Turkish to English

Annem odamın dağınık olmasından hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

"Kimse senden hoşlanmıyor." "Bu doğru değil!"
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin gülme tarzından hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'dan hoşlanmıyor musun?
Translate from Turkish to English

Sen kimseden hoşlanmıyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom yalnız olmaktan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom onu çantada keklik gördüğü zaman Mary bundan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Onunla politika hakkında konuştuğumda karım bundan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom okuyamadığını itiraf etmek zorunda olmaktan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Bundan hoşlanmıyor musun?
Translate from Turkish to English

Onlardan hiçbiri yorucu sporlardan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary aynı tür müzikten hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary aynı tür televizyon gösterilerinden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Bazı kızlar o tür müzikten hoşlanıyor ve bazıları hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Neden bazı insanlar Noel'den hoşlanmıyor?
Translate from Turkish to English

Babam müzikten hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Çiçek düzenlemesinden hoşlanmıyor musun?
Translate from Turkish to English

Buna inanamıyorum. O benden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom senden çok fazla hoşlanmıyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom bu yüzden Mary'den hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Yaptığınız şeyi yapmaktan hoşlanmıyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Maria altyazılı filmleri izlemekten hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom beyzbol izlemekten hoşlanmıyor mu?
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'den hoşlanmıyor mu?
Translate from Turkish to English

Senin hafta sonundan hoşlanmıyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin onu yapmasından hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom geç olmaktan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Bazı insanlar onu yapmaktan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom onu yapmaktan gerçekten hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Arabamı "bebeğim" olarak çağırdığım zaman karım bundan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom Amerikan folk müziğinden hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: çocuğu, bilgisayar, oyunlarını, cumartesi, pazardı, hamileyim, kulübünün, üyesiyim, Örgütümüze, katkıda.