Turkish example sentences with "havaalanına"

Learn how to use havaalanına in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Havaalanı otobüsünün havaalanına gitmesi ne kadar sürüyor?

Havaalanına gitmek için bir saati gözden çıkarmalısın.

Havaalanına vardığımda uçağın kalktığını gördüm.

Havaalanına vardığımda onu aradım.

Aceleyle havaalanına gitti.

Babamı uğurlamak için havaalanına gittim.

Babamı karşılamak için havaalanına gittim.

Seni havaalanına götüreceğim.

Size havaalanına kadar eşlik edebilir miyim?

Havaalanına gitmek ne kadara mal olacak?

Havaalanına ne kadar uzaklıkta?

Havaalanına gitmenin ne kadar süreceğini düşünüyorsunuz?

Havaalanına kadar size eşlik edeceğim.

Havaalanına kolay erişimi olan bir yerde kalalım.

Tom, Mary'nin John'u arabayla havaalanına götürmesini rica etti.

Onun uçağı, Narita Havaalanına vardığımda zaten ayrılmıştı.

Tom Mary'nin havaalanına kimi götürdüğünü merak etti.

Tom Mary'den onu havaalanına götürmesini istedi.

Tom birazcık hız limitinin üzerinde sürerse vaktinde havaalanına yetişebileceğini düşündü.

Tom, Mary'yi şoförü ile havaalanına gönderdi.

Tom tam zamanında havaalanına vardı.

Havaalanına vardığımda uçağın ayrıldığını gördüm.

Arkadaşımı yolcu etmek için havaalanına gittim.

Hem Ken'in annesi hem de arkadaşı, yakında havaalanına varacaktır.

Öğleden sonra erken saatlerde Kennedy Havaalanına varmak istiyorum.

Havaalanına zamanında varacağımızı düşünüyor musun, Paul?

Onu uğurlamak için havaalanına gitti.

Havaalanına taksi ile gittik.

Onlar havaalanına yakın yaşıyorlar.

Az önce havaalanına vardım.

Uçağa geç kalmamak için havaalanına acele ettim.

Onu karşılamak için havaalanına gittim.

Onu yolcu etmek için havaalanına gitti.

Heathrow havaalanına kolay erişebilir bir alanda yaşıyoruz.

Beni Narita havaalanına götürdü.

Sabah 9'a kadar havaalanına varmalı.

Bu sabah Narita havaalanına vardım.

Havaalanına giderken zorluk çektim.

Sabah 7:00'de Narita Havaalanına ineceğiz.

Ağır bagajı havaalanına çektim.

Arkadaşımı uğurlamak için havaalanına gittim.

Annemi uğurlamak için havaalanına gittim.

Uçak Itami havaalanına zamanında vardı.

Uçağı havaalanına henüz varmadı.

Kuzenimi karşılamak için havaalanına gitmeliyim.

Ailemi karşılamam için havaalanına gitmem gerekiyor.

Havaalanına varır varmaz sana telefon edeceğim.

İlk istasyonda inin ve havaalanına giden bir otobüs durdurun.

Tom bu sabah havaalanına geldi.

Bay West'le buluşmak için havaalanına gitmişti.

Beni zamanında havaalanına yetiştirmesi için taksiciye on dolar bahşiş verdim.

Havaalanına gelir gelmez ofisini aradı.

Havaalanına giden bir taksiye ihtiyacım var.

Havaalanına ne zaman varacağız?

Tom'un beni havaalanına götüreceğini düşünüyorum.

Buradan havaalanına gitmek için en iyi yol hangisi?

Buradan havaalanına gitmek için en hızlı yol nedir?

Havaalanına gitmek için en iyi yol nedir?

Havaalanına tam beden tarayıcıları kuruldu.

O, Bay West'i karşılamak için havaalanına geliyordu.

Uçak, otuz dakika gecikmeyle havaalanına varacak.

Havaalanına nasıl gidebilirim?

Tom beni havaalanına götürdü.

Havaalanına niye gitmiştin?

Tom'u karşılamak için havaalanına gitmek zorundayım.

Tom Mary'yi yolcu etmek için havaalanına gitti.

Tom onu havaalanına götürmemi istiyor mu?

Havaalanına varır varmaz arayacağım.

Havaalanına yakın bir otelde kalmak istiyorum.

Hâlâ seni havaalanına götürmemi istiyor musun?

Kim beni havaalanına götürecek?

Roy'un ebeveynlerini karşılamak için havaalanına acele gitmesi gerekmezdi.

Melanie havaalanına gidiyor.

Buradan havaalanına gitmenin en hızlı yolu nedir?

Yoğun trafiğe rağmen havaalanına zamanında varmayı başardım.

Tom zamanında havaalanına varamayacak.

Bu sabah kuzenimi yolcu etmek için havaalanına gittim.

Beni havaalanına götürebilir misin?

Havaalanına yakın bir otel tavsiye edebilir misin?

Üçümüz havaalanına gittik.

Tom ve ben, Mary'yi uğurlamak için havaalanına gittik.

Tom'un havaalanına gitmek için bir arabaya ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.

Hem annem hem de babam beni uğurlamak için havaalanına geldiler.

Kız kardeşimi havaalanına götürür müsün?

Tom'u havaalanına götürür müsün?

Babamı havaalanına götürür müsün?

"Hey arkadaşlar, kim beni havaalanına götürme nezaketinde bulunacak?" "Ben."

Ben havaalanına vardığımda, rüzgar sert esiyordu.

Havaalanına ulaştığımda, güçlü bir rüzgar vardı.

Tom onun 2.30'a kadar havaalanına gidemediğini biliyordu.

Tom Mary'yi havaalanına götürdü.

Havaalanına gideceğim.

O, havaalanına vardıktan sonra karısı ile bir telefon görüşmesi yaptı.

Bu havaalanına otobüsle kolayca ulaşılabilir.

O, havaalanına gidiyordu.

Bu, yeni havaalanına inen ilk uçak.

Tom havaalanına gittiğini söyledi.

Ebeveynlerim amcamı uğurlamak için havaalanına gitti.

Yarın akşam 7.00'de Haneda Havaalanına geleceğim.

Tom'u yolcu etmek için havaalanına gittim.

Tom'u havaalanına götürdün mü?

Also check out the following words: yağmurlu, önemli, Bileti, unutma, Sizi, görmekten, memnunum, şeyi, değiştirmeyecek, Tanrıya.