Turkish example sentences with "gerçeği"

Learn how to use gerçeği in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Gerçeği bilemeyebilir.
Translate from Turkish to English

Sanırım gerçeği biliyor.
Translate from Turkish to English

Bana gerçeği söyle.
Translate from Turkish to English

Bana gerçeği anlat.
Translate from Turkish to English

Gerçeği söylemek gerekirse, bu konu onu hiç ilgilendirmez.
Translate from Turkish to English

Sonunda gerçeği öğrendik.
Translate from Turkish to English

O her zaman gerçeği söyler.
Translate from Turkish to English

Henüz gerçeği bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Ray, Gary'nin hikayesini desteklemek istiyordu fakat polisler onların ikisininde gerçeği söylediklerine ikna olmamışlardı.
Translate from Turkish to English

Her zaman gerçeği söylemelisin.
Translate from Turkish to English

Gerçeği anlatmamı ister misin?
Translate from Turkish to English

O, gerçeği öğrendiğinde, ona büyük sürpriz oldu.
Translate from Turkish to English

O, cinayet davası ilgili gerçeği ortaya çıkardı.
Translate from Turkish to English

Gerçeği bilsen, şaşırırsın.
Translate from Turkish to English

Patronu gerçeği öğrendiğinde, yalan onun başını derde soktu.
Translate from Turkish to English

Gerçeği söylememi ister misiniz?
Translate from Turkish to English

Patronu gerçeği öğrendiğinde yalan onun başını belaya soktu.
Translate from Turkish to English

Tom gerçeği anladı.
Translate from Turkish to English

O, eşine gerçeği anlatmakta tereddüt etmedi.
Translate from Turkish to English

Biz bu gerçeği unutmaya meyilliyiz.
Translate from Turkish to English

Biz ona gerçeği söylemeliydik.
Translate from Turkish to English

Gerçeği dikkate almalısın.
Translate from Turkish to English

O, niçin gerçeği söylemiyor?
Translate from Turkish to English

Ona gerçeği söylettim.
Translate from Turkish to English

Biz bu gerçeği unutma eğilimindeyiz.
Translate from Turkish to English

Tom gerçeği keşfetti.
Translate from Turkish to English

Onun gerçeği söyleyeceğini gerçekten bekliyor muydunuz?
Translate from Turkish to English

Onu daha iyi tanısam, ona gerçeği söylerim.
Translate from Turkish to English

O şimdi burada olsa, ona gerçeği söyleyebilirim.
Translate from Turkish to English

O, size gerçeği söyledi mi?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye John'a gerçeği söylemesi için baskı yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom, Bayan White'a gerçeği söylemeye cesaret edemedi.
Translate from Turkish to English

Gerçeği söylemek gerekirse. Ben yükseklikten korkuyorum," " Sen bir korkaksın!"
Translate from Turkish to English

Neden sadece Tom'a gerçeği söylemedin?
Translate from Turkish to English

Eğer gerçeği bilseydi, Tom'un eşi muhtemelen onu terk ederdi.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman gerçeği söylemen gerektiğini söylüyor.
Translate from Turkish to English

Mary'ye gerçeği söylemesi için Tom kışkırtıldı.
Translate from Turkish to English

Düne kadar gerçeği bilmiyordum.
Translate from Turkish to English

Gerçeği düne kadar öğrenmemiştim.
Translate from Turkish to English

Bu mesafeden gerçeği bilmeyi umut edemeyiz.
Translate from Turkish to English

Zaman yalanın yanı sıra gerçeği de ortaya koyar.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin gerçeği söylemesini istedi.
Translate from Turkish to English

Tom gerçeği çarpıttı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye mutlak gerçeği söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom tüm gerçeği Mary'ye anlatmadı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye gerçeği söylemedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye yalan söylemeyi sürdüremedi.O sadece ona gerçeği söylemek zorunda olduğunu hissetti.
Translate from Turkish to English

Tom gerçeği Mary'den gizleyemedi.
Translate from Turkish to English

Tom bana gerçeği söyleyebilirdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye gerçeği söyleyebilirdi fakat söylememeyi tercih etti.
Translate from Turkish to English

Tom'un kesinlikle gerçeği Mary'ye söylemeye niyeti yoktu.
Translate from Turkish to English

Tom artık gerçeği Mary'den saklayamaz.
Translate from Turkish to English

Tom artık gerçeği saklayamaz.
Translate from Turkish to English

Tom baskıya dayanamadı ve Mary'ye gerçeği söyledi.
Translate from Turkish to English

Camı kim kırdı? Gerçeği söyle.
Translate from Turkish to English

Gerçeği söylemek gerekirse, mesele hakkında bir şey bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Gerçeği söylemek gerekirse, bu onun nasıl olduğudur.
Translate from Turkish to English

Her iki partinin ne söylemek zorunda olduğunu işitmedikçe gerçeği öğrenemezsin.
Translate from Turkish to English

Sadece bir avuç dolusu insan gerçeği biliyor.
Translate from Turkish to English

Cesaretini topla ve gerçeği söyle.
Translate from Turkish to English

Lütfen bana gerçeği bildirin.
Translate from Turkish to English

O gerçeği biliyor.
Translate from Turkish to English

Jane gerçeği söylediğini iddia etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye gerçeği söylemek için tereddüt etmedi.
Translate from Turkish to English

Ben gerçeği biliyorum.
Translate from Turkish to English

O gerçeği söyledi.
Translate from Turkish to English

Onun neden gerçeği söylemediğini anlayamıyorum.
Translate from Turkish to English

Ben gerçeği öğrendim.
Translate from Turkish to English

Hiç kimse gerçeği bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Sana gerçeği anlatacağım.
Translate from Turkish to English

O, gerçeği bilemez.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye gerçeği söyledi.
Translate from Turkish to English

Hiç kimse gerçeği inkar edemez.
Translate from Turkish to English

Gerçeği söylemelisin.
Translate from Turkish to English

Ben sana gerçeği söylüyorum.
Translate from Turkish to English

Gerçeği sorgulamadan kabul ettim.
Translate from Turkish to English

O, gerçeği bilmiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye gerçeği bildirdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin gerçeği bilmesine izin verdi.
Translate from Turkish to English

Onlar bize gerçeği söyleyebilirler.
Translate from Turkish to English

Ona gerçeği söylemelisin.
Translate from Turkish to English

Yine de gerçeği öğrenmek zorundayız.
Translate from Turkish to English

Her zaman gerçeği söylemeye çalışıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye gerçeği söylemeli.
Translate from Turkish to English

Bana gerçeği söylemeni istiyorum.
Translate from Turkish to English

Bir gün gerçeği öğreneceksin.
Translate from Turkish to English

Gerçeği bilme hakkına sahipsin.
Translate from Turkish to English

O gerçeği kurgudan ayıramaz.
Translate from Turkish to English

O, o kızar korkusuyla gerçeği söylemedi.
Translate from Turkish to English

Söylenti hakkındaki gerçeği bulmaya çalıştı.
Translate from Turkish to English

Gerçeği sizden saklayamam.
Translate from Turkish to English

Gerçeği söylemek gerekirse, oraya gitmedim.
Translate from Turkish to English

O, gerçeği bilemeyecek kadar çok gençtir.
Translate from Turkish to English

Sanırım benim için gerçeği kabul etmenin zamanıdır.
Translate from Turkish to English

O, başarılı şekilde ona gerçeği söyletti.
Translate from Turkish to English

Onun, niçin gerçeği söylemediğini anlayamıyorum.
Translate from Turkish to English

O gerçeği söylemenin daha iyi olacağını fark etti.
Translate from Turkish to English

O, o gerçeği yalanladı.
Translate from Turkish to English

Bana gerçeği söyledi.
Translate from Turkish to English

Bana gerçeği söyler misin?
Translate from Turkish to English

O, gerçeği benden gizledi.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Yoruldunuz, borsasında, şirketin, hisse, senetleri, sayaç, işlem, yukarı, Gerhard, Schröder.