Learn how to use gelmeden in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
İş ben gelmeden önce bitmişti.
Translate from Turkish to English
Yangın, itfaiyeciler gelmeden önce yandaki binaya yayılmıştı.
Translate from Turkish to English
Annem ve babam ben gelmeden önce ayrılmıştı.
Translate from Turkish to English
Mary gelmeden önce uzun süre beklememiştim.
Translate from Turkish to English
Sen gelmeden önce ben zaten çıkmıştım.
Translate from Turkish to English
Misafirleri gelmeden önce, o odasını temizledi.
Translate from Turkish to English
Tokyo'ya gelmeden önce, Bay Sato memleketinde bir süpermarket çalıştırdı.
Translate from Turkish to English
Sen gelmeden önce ben oraya geleceğim.
Translate from Turkish to English
Tom, o gelmeden önce Mary'nin işi bitirteceğini farz ediyor.
Translate from Turkish to English
Tokyo'ya gelmeden önce on yıl Sendai'de yaşadım.
Translate from Turkish to English
Sen gelmeden önce hastanedeydim.
Translate from Turkish to English
Annesi eve gelmeden önce Tom bütün ev ödevini yaptırdı.
Translate from Turkish to English
Dr. Kim gelmeden önce bir hafta boyunca çocuğu ağır hasta olmuştu.
Translate from Turkish to English
David gelmeden önce, Samantha masayı hazırlamaya başladı.
Translate from Turkish to English
Mary gelmeden Tom gitti.
Translate from Turkish to English
O gelmeden uzun zaman önce değildi.
Translate from Turkish to English
Sen gelmeden önce lütfen bana telefon et.
Translate from Turkish to English
O gelmeden önce çok beklememiştim.
Translate from Turkish to English
Gelmeden önce niçin telefon etmedin?
Translate from Turkish to English
Sen gelmeden önce o gitmiş olacak.
Translate from Turkish to English
Babam eve gelmeden önce uykuya daldım.
Translate from Turkish to English
Annen aklıma gelmeden sana bakamıyorum.
Translate from Turkish to English
O gelmeden uzun süre önce değildi.
Translate from Turkish to English
Siz gelmeden uzun süre önce buradan ayrıldı.
Translate from Turkish to English
Yardım gelmeden saatlerce bekledik.
Translate from Turkish to English
Küçükken yatağımı ıslatırdım fakat yedi yaşına gelmeden önce vazgeçtim.
Translate from Turkish to English
Otobüs gelmeden önce çok bekledim.
Translate from Turkish to English
Yardım gelmeden önce Johnston kan kaybından öldü.
Translate from Turkish to English
Polis gelmeden buradan çıkalım.
Translate from Turkish to English
Ben gelmeden önce iş tamamlanmıştı.
Translate from Turkish to English
Ben eve gelmeden yatarsan benim için fark etmez.
Translate from Turkish to English
Eve gelmeden önce ekmek alırsan harika olur.
Translate from Turkish to English
Tom buraya gelmeden önce bir ya da iki günümüz olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English
Buraya gelmeden önce Tom'u aradım.
Translate from Turkish to English
Ebeveynlerim gelmeden önce evi temizlemek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Tom eve gelmeden yemeyeceğime söz verdim.
Translate from Turkish to English
Tom buraya gelmeden gitmem lâzım.
Translate from Turkish to English
Tokyo'ya gelmeden önce Osaka'da on yıl yaşadık.
Translate from Turkish to English
Ben buraya gelmeden önce kaç bardak şarap içtin?
Translate from Turkish to English
Tom ambulans gelmeden önce öldü.
Translate from Turkish to English
Gelmeden önce Tom'un yemek yiyeceğini umuyorum.
Translate from Turkish to English
Buraya gelmeden önce evde yemek yedin mi?
Translate from Turkish to English
Tom, polis gelmeden burayı terk etmeli.
Translate from Turkish to English
Yaşı gelmeden önce öldü.
Translate from Turkish to English
Siz gelmeden önce ben hastanedeydim.
Translate from Turkish to English
Arkadaşlarımın, ziyarete gelmeden önce telefon etmelerini tercih ederim.
Translate from Turkish to English
Galiba buraya gelmeden önce seni haberdar etmem gerekiyordu.
Translate from Turkish to English
Yaz gelmeden döneceğine söz verdin
Translate from Turkish to English
Tom buraya gelmeden önce bunu bitirmek için yeterli zamanımız var mı?
Translate from Turkish to English
Tom Mary gelmeden birkaç saat önce gelebilir.
Translate from Turkish to English
Gelmeden önce seninle temas etmemiz gerektiğini Tom'a söyledim.
Translate from Turkish to English
Gelmeden önce seninle kontak kurmamız gerektiğini Tom'a söylemeye çalıştım.
Translate from Turkish to English
Keşke buraya gelmeden önce öğle yemeğimi yeseydim.
Translate from Turkish to English
Lütfen gelmeden önce ara.
Translate from Turkish to English
Onlar biz gelmeden önce gittiler.
Translate from Turkish to English
O buraya gelmeden önce kendini gizle!
Translate from Turkish to English
Tom ben gelmeden önce buraya geldi.
Translate from Turkish to English
O, ambulans gelmeden önce öldü.
Translate from Turkish to English
Lütfen gelmeden önce beni ara.
Translate from Turkish to English
Sen buraya gelmeden önce yemek yedim.
Translate from Turkish to English
Kurtarıcılar gelmeden önce o öldü.
Translate from Turkish to English
Yaz gelmeden önce bu tohumları ek.
Translate from Turkish to English
Tom ambulans gelmeden önce kan kaybından öldü.
Translate from Turkish to English
Tom buraya gelmeden önce gitsem iyi olur.
Translate from Turkish to English
Tom ambulans buraya gelmeden öldü.
Translate from Turkish to English
Tom buraya gelmeden önce sadece birkaç dakikamız var.
Translate from Turkish to English
Tom otobüs gelmeden on dakika önce otobüs durağındaydı.
Translate from Turkish to English
Tom buraya gelmeden önce gidelim.
Translate from Turkish to English
Tom buraya gelmeden önce onu yapsan iyi olur.
Translate from Turkish to English
O Kaşgar'a gelmeden uzun süre önce iyi Uygurca biliyordu.
Translate from Turkish to English
Tom buraya gelmeden önce iyi yapıyorduk.
Translate from Turkish to English
Tom buraya gelmeden önce yapmak zorunda olduğum bir şey var.
Translate from Turkish to English
Tom Mary eve gelmeden önce evi temizlemeyi bitirmek istiyordu.
Translate from Turkish to English
O gelmeden önce uzun süre beklemedim.
Translate from Turkish to English
Bugün, o gelmeden önce her zamankinden daha kısa süre bekledim.
Translate from Turkish to English
Tom Boston'a gelmeden önce amcasıyla birlikte yaşadı.
Translate from Turkish to English
Üzerindeki boya özellikle dış kısmında yavaş yavaş döküldüğünden, kış gelmeden pencereleri boyatacağım.
Translate from Turkish to English
Lütfen herkes gelmeden önce bu odayı temizle.
Translate from Turkish to English
Tom'un Mary gelmeden önce odayı temizlemek için çok zamanı yoktu.
Translate from Turkish to English
Ben gelmeden önce Tom gitti.
Translate from Turkish to English
Ben buraya gelmeden önce Tom gitti.
Translate from Turkish to English
Tokyo'ya gelmeden önce on yıl boyunca Osaka'da yaşadık.
Translate from Turkish to English
Tom sağlıkçılar gelmeden önce öldü.
Translate from Turkish to English
Mary gelmeden önce on dakika beklememiştim.
Translate from Turkish to English
Tom otobüs durağına gelmeden önce binmeyi planladığı otobüs zaten gitmişti.
Translate from Turkish to English
Polis buraya gelmeden önce Tom'un buradan gitmesi gerekiyor.
Translate from Turkish to English
Köpek buraya gelmeden önce kapıyı aç!
Translate from Turkish to English
İtfaiye aracı gelmeden önce ev temele kadar yandı.
Translate from Turkish to English
Polis gelmeden önce parayı al!
Translate from Turkish to English
Bunu Tom buraya gelmeden önce bitirmek için zamanımız var mı?
Translate from Turkish to English
Tom buraya gelmeden önce bu çapraz bulmacayı bitirmeye çalışıyorum.
Translate from Turkish to English
O buraya gelmeden önce terk ediyor olacağız.
Translate from Turkish to English
Baban eve gelmeden önce ev ödevini bitir.
Translate from Turkish to English
Tom gelmeden önce birkaç günümüz var.
Translate from Turkish to English
Tom buraya gelmeden önce ne kadar vaktimiz var?
Translate from Turkish to English
Tom o gelmeden önce yemek yemiş olabilir.
Translate from Turkish to English
Babam eve gelmeden önce yatmaya gittim.
Translate from Turkish to English
Kaza ben gelmeden önce oldu.
Translate from Turkish to English
Benim yemek neredeyse ben mutfağa gelmeden yanmış.
Translate from Turkish to English
Ebeveynlerim gelmeden önce evi temizleyeceğim.
Translate from Turkish to English
Kar gelmeden yumuşak havanın tadını çıkarın.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: gülümsedi, Türkiye'den, döndükten, sonra, Türkçem, zayıfladı, Politik, düşmanı, kahve, dükkanında.