Turkish example sentences with "durdurmak"

Learn how to use durdurmak in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

John bu günlerde çok içiyor. Biz onu artık içmemesi için durdurmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Japon askeri güçleri durdurmak için çok güçlü görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Tom dövüşü durdurmak için kesinlikle hiçbir girişimde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Hıçkırığı durdurmak için ne yapmalıyım?
Translate from Turkish to English

Bir taksi durdurmak için elimi kaldırdım.
Translate from Turkish to English

Polis onu durdurmak için sinyal verdi.
Translate from Turkish to English

Kanamayı durdurmak için bir şey yapılmalı
Translate from Turkish to English

Onların tartışmasını durdurmak için elimden geleni yaptım.
Translate from Turkish to English

Kanamayı durdurmak için yara üstüne baskı uygula.
Translate from Turkish to English

Durdurmak zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English

İlaç firması yaşlanma sürecini durdurmak için hayat iksirini arıyor.
Translate from Turkish to English

Durdurmak ister misin?
Translate from Turkish to English

Durdurmak istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak için daha çok çabalamalıydım.
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak için her şeyi denedim.
Translate from Turkish to English

Polis arabayı durdurmak için ıslık çaldı.
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English

Tom'un hayatındaki en büyük hatayı yapmasını durdurmak zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English

Tom'un onu yapmasını durdurmak için uğraşabilirim.
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak istemiyor musun?
Translate from Turkish to English

Neden beni durdurmak istiyorsunuz?
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak zorundasınız.
Translate from Turkish to English

Onu durdurmak için bir şey yapamaz mısın?
Translate from Turkish to English

Bunu durdurmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Bu deneyi durdurmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi durdurmak için hiçbir şey yapamaz.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi durdurmak için elini kaldırdı.
Translate from Turkish to English

Onu durdurmak için elimden geleni yapacağım.
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak için bir şey yapmalıyız.
Translate from Turkish to English

Onları durdurmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

En kısa sürede işi durdurmak zorunda olduğunu bir SMS vasıtasıyla ona bildirdim.
Translate from Turkish to English

En kısa sürede işi durdurmak zorunda olduğunu bir SMS aracılığıyla bildirdim.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi durdurmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Beni durdurmak için yapabileceğin bir şey yok.
Translate from Turkish to English

Biri seni durdurmak zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Onları durdurmak istedim.
Translate from Turkish to English

Onu durdurmak istedim.
Translate from Turkish to English

Onları durdurmak istemiyor musun?
Translate from Turkish to English

Onu durdurmak istemiyor musun?
Translate from Turkish to English

Onları durdurmak istiyor musun?
Translate from Turkish to English

Onu durdurmak istiyor musun?
Translate from Turkish to English

Onu durdurmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Onları durdurmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Onu durdurmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Biri seni durdurmak zorunda.
Translate from Turkish to English

Biri onları durdurmak zorunda.
Translate from Turkish to English

Biri onu durdurmak zorunda.
Translate from Turkish to English

Onları durdurmak zorundaydım.
Translate from Turkish to English

Onu durdurmak zorundaydım.
Translate from Turkish to English

Seni durdurmak zorundayım.
Translate from Turkish to English

Onları durdurmak zorundayım.
Translate from Turkish to English

Onu durdurmak zorundayım.
Translate from Turkish to English

Onları durdurmak için ne yapabiliriz?
Translate from Turkish to English

Onu durdurmak için ne yapabiliriz?
Translate from Turkish to English

Kanamayı hemen durdurmak için yaranın üzerine baskı uygulayın.
Translate from Turkish to English

Sana yardım etmek için burada değilim. Seni durdurmak için buradayım.
Translate from Turkish to English

Bunu durdurmak için ne yapıyorsun?
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak zorundayım.
Translate from Turkish to English

Tom'u yaptığı şeyi yapmaktan durdurmak için yapabileceğin bir şey yoktu.
Translate from Turkish to English

Şimdi bunu durdurmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak istiyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Kanamayı durdurmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Bunu durdurmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Böyle toplanmayı durdurmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Tom'u kendisine zarar vermekten durdurmak için bir şey yapmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Bunun tekrar olmasını durdurmak için bir şey yapmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Keşke abur cubur yemeyi durdurmak için irade gücüm olsa.
Translate from Turkish to English

Başka birine zarar vermeden önce Tom'u durdurmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Onu yapmayı durdurmak zorundaydım.
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak istedim.
Translate from Turkish to English

Tom bizi durdurmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom bunu yapmayı durdurmak zorunda.
Translate from Turkish to English

Tom onu yapmayı durdurmak zorunda.
Translate from Turkish to English

Olanları durdurmak için bir şey yapamam.
Translate from Turkish to English

Tom onu yapmayı durdurmak zorunda kalacak.
Translate from Turkish to English

Onları durdurmak için bir şey yapamaz mısın?
Translate from Turkish to English

Tom yaptığını yapmayı durdurmak istemiyordu.
Translate from Turkish to English

Biz Tom'u durdurmak için ne yapabiliriz?
Translate from Turkish to English

Biri enflasyonu durdurmak için bir yol bulmalı.
Translate from Turkish to English

Bütün dünya onları durdurmak için seferber edilecek.
Translate from Turkish to English

Tom'a sarılmayı durdurmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak için bir yol olmalı.
Translate from Turkish to English

Daha ileri gitmeden önce bu söylentiyi durdurmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom videoyu durdurmak için uzaktan kumandaya tıkladı.
Translate from Turkish to English

Çalışmayı durdurmak istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Ben sadece onu durdurmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Hokey hakemi dövüşü durdurmak için müdahale etti.
Translate from Turkish to English

O, sigara içmeyi durdurmak için çalışıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak zorunda kalacağız.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi durdurmak için elini çıkardı.
Translate from Turkish to English

Durdurmak için bir sebep görmüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'u durdurmak için ne gerekiyorsa yapmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Onu durdurmak için bir yol bulmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Onu durdurmak benim görevimdir.
Translate from Turkish to English

Bunların hepsinin olmasını durdurmak için yapabileceğimiz bir şey var mı?
Translate from Turkish to English

O bir taksi durdurmak için elini kaldırdı.
Translate from Turkish to English

Sami acıyı durdurmak için alkol ve uyuşturucuya yöneldi.
Translate from Turkish to English

Bu olayları durdurmak istiyoruz.
Translate from Turkish to English

Leyla kanamayı durdurmak için ellerini Sami'nin yarasının üstüne koydu.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: doğup, büyüdüm, Düşmanla, anlaşmaya, vardılar, Go, büyük, ihtimalle, ülkemdeki, Japon.