Learn how to use düşman in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Onlar düşman tarafından vurulma riskini göze almaya hazırdılar.
Translate from Turkish to English
Düşman bütün gün saldırısına devam etti.
Translate from Turkish to English
Düşman saldırısı şafakta sona erdi.
Translate from Turkish to English
Askerler düşman ateşine maruz kaldı.
Translate from Turkish to English
Düşman kasabaya ulaşmadan önce, onların ilerlemesini durdurun.
Translate from Turkish to English
Düşman fabrikaya bomba attı.
Translate from Turkish to English
Birlik komutanı ordusunu düşman topraklarına götürdü.
Translate from Turkish to English
Sabaha kadar düşman ordusunun kampı kuşatılmıştı.
Translate from Turkish to English
Tom düşman tarafından yakalanmaktan korkuyordu.
Translate from Turkish to English
Tom düşman tarafından esir alındığını iddia etti.
Translate from Turkish to English
Onu bir düşman olarak görüyorum.
Translate from Turkish to English
Onlar on düşman gemisini batırdılar.
Translate from Turkish to English
Düşman savaş gemileri limandaki depolarımızı bombaladı.
Translate from Turkish to English
Düşman, kaleyi işgal etti.
Translate from Turkish to English
Düşman köprüyü uçurdu.
Translate from Turkish to English
Düşman bize gece saldırdı.
Translate from Turkish to English
Düşman, şehirde korkunç bir katliam yaptı.
Translate from Turkish to English
Onu kendine düşman etme.
Translate from Turkish to English
Muvaffakiyetsizleştiricileştiriveremeyebilecek olan her düşman zararsız düşmandır.
Translate from Turkish to English
Çünkü muvaffakiyetsizleştiricileştiriveremeyebileceklerimizden olanlar başkasına düşman olamayacakları gibi, bir gün bize de düşman olmazlar.
Translate from Turkish to English
Çünkü muvaffakiyetsizleştiricileştiriveremeyebileceklerimizden olanlar başkasına düşman olamayacakları gibi, bir gün bize de düşman olmazlar.
Translate from Turkish to English
Eski arkadaşına düşman oldu.
Translate from Turkish to English
Düşman saldırısı şafakta durdu.
Translate from Turkish to English
Onlar düşman değiller fakat dostlar.
Translate from Turkish to English
Düşman bize bir saldırı başlattı.
Translate from Turkish to English
Şehir düşman uçakları tarafından bombalandı.
Translate from Turkish to English
Düşman teslim olmamızı söyledi.
Translate from Turkish to English
Düşman fabrikaya bombalar attı.
Translate from Turkish to English
Düşman bütün gece saldırıya devam etti.
Translate from Turkish to English
Onlar otuz altı düşman uçağı düşürdü.
Translate from Turkish to English
Tepeyi düşman güçlerine terk ettiler.
Translate from Turkish to English
İkisi uzun süre düşman.
Translate from Turkish to English
Ordumuz düşman savunmasını yardı geçti.
Translate from Turkish to English
Düşman hattını yarıp geçmeyi denediler.
Translate from Turkish to English
Düşman fabrikaya çok sayıda bomba attı.
Translate from Turkish to English
Düşman hattını zorla geçme girişiminde bulundular.
Translate from Turkish to English
Düşman zayıf.
Translate from Turkish to English
Düşman olmayalım.
Translate from Turkish to English
O, bana düşman değil.
Translate from Turkish to English
Düşman hatlarını kırmayı denedik.
Translate from Turkish to English
Benimle arkadaş olun bana düşman değil.
Translate from Turkish to English
Onlar düşman.
Translate from Turkish to English
Düşman sensin.
Translate from Turkish to English
Tom düşman hatlarının gerisinde biraz zaman geçirdi.
Translate from Turkish to English
Mary'yi düşman etmek istemiyordu.
Translate from Turkish to English
Tom herhangi bir düşman yapmış gibi görünmüyor.
Translate from Turkish to English
Düşman tarafından sarıldım.
Translate from Turkish to English
Askerler düşman saldırısına direndi.
Translate from Turkish to English
İki düşman yüz yüzeydi.
Translate from Turkish to English
Düşman, gemilerimizin çoğunu tahrip etti.
Translate from Turkish to English
Düşman uçağı aniden bize doğru döndü.
Translate from Turkish to English
Daha önce bu kadar ürkek düşman görmedim!
Translate from Turkish to English
Biz düşman değiliz.
Translate from Turkish to English
Düşman uçaklarını düşürdü.
Translate from Turkish to English
Düşman zayıfladı!
Translate from Turkish to English
Güneyde çok fazla düşman var.
Translate from Turkish to English
Onlar Tom'u, düşman değil dost zannediyordu.
Translate from Turkish to English
Düşman hemen sağımızdan ateş ediyor.
Translate from Turkish to English
En kötü dost ve düşman, ölümden başkası değildir.
Translate from Turkish to English
İlk saldırımızdan sonra düşman kaçtı.
Translate from Turkish to English
Düşman ilk saldırımızdan sonra kaçtı.
Translate from Turkish to English
Düşman ülkemizi işgal etti.
Translate from Turkish to English
Düşman olmak zorunda değiliz.
Translate from Turkish to English
Düşman hatlarında terk edildiler.
Translate from Turkish to English
Düşman hatlarında bırakıldılar.
Translate from Turkish to English
Düşman bizimle bir ateşkes görüşmesi yapmak istiyordu.
Translate from Turkish to English
Tom düşman değil.
Translate from Turkish to English
Tom düşman tarafından esir alındı.
Translate from Turkish to English
Senin düşman tarafından esir alındığını düşündük.
Translate from Turkish to English
Düşman, kente yaklaşıyor.
Translate from Turkish to English
Kendimi size karşı düşman hissetmiyorum.
Translate from Turkish to English
Düşman mağlup edilmeli.
Translate from Turkish to English
Bir düşman gemisi yaklaşıyor.
Translate from Turkish to English
Su uyur, düşman uyumaz.
Translate from Turkish to English
Akıllı bir düşman aptal bir arkadaştan daha iyidir.
Translate from Turkish to English
Ordular düşman topraklarını istila ve fethettiler.
Translate from Turkish to English
Düşman yaklaşamıyor.
Translate from Turkish to English
Dost başa, düşman ayağa bakar.
Translate from Turkish to English
Yerlilerin hepsi yeni gelenlere karşı düşman.
Translate from Turkish to English
Düşman yüzler tarafından kuşatıldığımı görüyorum.
Translate from Turkish to English
Etrafta hiç düşman izi yok.
Translate from Turkish to English
Evren ne düşman ne de dosttur. Sadece umursamazdır.
Translate from Turkish to English
O, düşman. Anlamıyor musun?
Translate from Turkish to English
Birçok düşman kazandım.
Translate from Turkish to English
İşte düşman geliyor.
Translate from Turkish to English
Düşman olmamızı istemiyorum.
Translate from Turkish to English
General düşman kampına karşı bir saldırı başlatmaya karar verdi.
Translate from Turkish to English
Tom'u düşman etme.
Translate from Turkish to English
Düşman gittikçe daha güçlü oluyor.
Translate from Turkish to English
Düşman gemilerinden ikisi tahrip edildi.
Translate from Turkish to English
Cesur askerler şehri yeniden kazanmak için düşman ile boy ölçüştü.
Translate from Turkish to English
Dost musun yoksa düşman mısın?
Translate from Turkish to English
Düşman hızla yaklaşıyor.
Translate from Turkish to English
Bilinmeyen bir düşman tarafından saldırıya uğruyoruz.
Translate from Turkish to English
Düşman, ülkemize geldi.
Translate from Turkish to English
Onlar düşman saldırısına karşı koymak için millerce yeraltı tünelleri kazdılar.
Translate from Turkish to English
Biz düşman mevzilerine hücüm ettik.
Translate from Turkish to English
Düşman şaşırtıcı kayıplara maruz kaldı.
Translate from Turkish to English
Onlar düşman bölgesi derinliklerine doğru gitti.
Translate from Turkish to English
Ansızın düşman bombaları üzerimize yağmur gibi geldi.
Translate from Turkish to English
Düşman daha fazla direnç göstermeden pes etti.
Translate from Turkish to English