Turkish example sentences with "birini"

Learn how to use birini in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Birini tanıyorum da ötekini değil.

Birini ben aldım, diğer elmaları ise küçük kız kardeşime verdim.

Onlardan herhangi birini seçebilirsin.

İki kızdan herhangi birini tanıyor musun?

Bu kalemlerden birini seç.

Onlardan biri, birini katil eden kişinin rolünü oynayacak bir aktör.

Tom hataları için her zaman başka birini suçlamaya çalışır.

Mümkün olduğunca kısa sürede onu tamir etmesi için birini gönderir misin?

Onlardan herhangi birini seçebilirsiniz.

İki kitaptan herhangi birini alabilirsin.

Tom'un işini yapacak birini almak zorunda kalacağım.

Çok iyi Rusça konuşan birini tanıyorum.

Çok uzun bir tatil birini tekrar işe başlamak için isteksiz yapar.

İstasyona vardığımda, arkadaşlarımdan birini aradım.

Birini sevmek onun senin onu sevdiğin kadar çok sevip sevmediğini bilmediğin zaman zordur.

Korkunç gürültü ilk defa gelen birini şaşırttı.

Bayan tezgahtar bana bir sürü kravat gösterdi, ama ben onlardan herhangi birini beğenmedim.

İkizler o kadar benziyorlar ki birini diğerinden ayırt etmek neredeyse imkansız.

İkizler o kadar benziyorlar ki birini diğerinden ayırt edemiyorum.

Ben, onlardan herhangi birini sevmiyorum.

Öğretmen öğrencilerinden birini sınıfta gürültü yapmakla suçladı.

Dima " Bekle," "Ben, bana biraz borç verebilecek birini biliyorum." dedi.

Çocuklardan herhangi birini görmedim.

Bardaklardan herhangi birini alabilirsin.

Hoşlandığın herhangi birini seçebilirsin.

Hoşlandığın herhangi birini ye.

Hoşlandığın herhangi birini al.

İstediğin herhangi birini alabilirsin fakat ikisini değil.

En çok sevdiğin birini al, hangisi olursa olsun.

Çalışırken mırıldanan birini tanıyor musun?

Freddy geçen ay mezarlıkta vardiyalı olarak çalışıyordu, bu yüzden normal saatlerde çalışan arkadaşlarından herhangi birini göremiyordu.

Birini öldürmek istiyorum.

Tom'un işini yapması için birini kabul etmek zorunda kalacağız.

Tom onun bir duvar yapmasına yardımcı olacak birini arıyor.

Tom bana lisede tanıdığım birini hatırlatıyor.

Tom buzdolabından iki bira çıkardı ve birini Mary'ye uzattı.

Tom kendini birini vururken hayal edemedi.

Tom'un arkadaşlarından herhangi birini tanıyor musunuz?

Tom işi yapacak başka birini bulmaya çalıştı.

Tom herhangi birini görmek ya da konuşmak istemediğini söyledi.

Tom odalarından birini bir üniversite öğrencisine kiralayarak ekstra para kazandı.

Tom arabalarından birini Mary'ye satmaya karar verdi.

Tom ona seslenen birini duydu.

Açıkçası Tom onun pahalı çay fincanlarından birini kırdığını Mary'nin fark etmemesini umut ediyor.

Tom herhangi birini öldürmediğini iddia etti.

Tom'un birini öldürebileceğine inanmak zor.

Birini bekliyor musun?

Birini mi arıyorsun?

Senin adına birini göndermek yerine, sen gitsen ve şahsen konuşsan daha iyi olur.

Derhal bana birini gönder.

Kendini savunmak başka birini savunmaktan daha zordur. Şüphe edenler avukatlarına bakabilirler.

Senin yerine çalışacak birini bulacağım.

O portre bana uzun süre önce tanıdığım birini hatırlatıyor.

Facebook'ta olmayan birini tanıyor musun?

Bob konuşacak birini arıyordu.

Tom bir çanta elma satın aldı ve bir günde bunların üçte birini yedi

Tom ona yardım edecek birini bulamıyor.

Geçen yüzyılda onlar Tom gibi birini tımarhaneye atacaklardı.

Tom birlikte gidecek birini bulamadı bu yüzden tek başına gitti.

Tom iş için birini bulamadı.

Tom birlikte dans edecek birini bulamadı.

Tom kendisine yardım edecek birini bulamadı.

Tom birlikte tenis oynayacak birini bulamadı.

Tom konuşacak birini bulamadı.

Tom gereksinimleri karşılayan birini bulamadı.

Tom Mary'nin planının ayrıntılarının herhangi birini bilmiyordu.

Lütfen birini alın.

Ben başka birini istiyorum.

Sevdiğin birini seç.

Ben konuşacak birini istiyorum.

Orada birini gördün mü?

Onlardan birini tanımıyorum.

Konuşmak için birini istiyorum.

Sen birini arıyor musun?

En çok istediğin birini al.

Bu kitaplardan herhangi birini istiyor musun?

Ya birini ya da diğerini seç.

Sadece konuşacak birini istiyorum.

Bunların arasından herhangi birini seç.

Resimlerinden birini saklayabilir miyim?

Şimdi sana yardım etmesi için birini göndereceğim.

Ben, İngilizce konuşabilen birini işe almayı düşünüyorum.

Ben âşık olacak birini arıyorum.

O, zamanının üçte birini evrak işleri yaparak geçirir.

İki köpeğim var ve onlardan her birini aynı miktarda yiyecekle besliyorum.

İkiz kızlar o kadar çok benzerler ki birini diğerinden ayıramıyorum.

Bu caddede yürürken,çoğu zaman arkadaşlarımdan birini görürüm.

Elmaların herhangi birini al.

Benim için birini anons eder misin?

Başka birini düşünemiyorum.

Bana daha ucuz birini gösterin, lütfen.

Bu çiçeklerden herhangi birini ister misin?

Herkes o kadar değişmişti ki, birini diğerinden neredeyse ayıramıyordum.

Kitaplardan herhangi birini alabilirsin.

İki tişörtten herhangi birini seçin.

Bu ödüller arasından birini seç.

Birini yedim ve sonra diğerini yedim.

Beş bayandan herhangi birini tanımıyorum.

Onun erkek kardeşlerinden herhangi birini tanımıyorum.

Resimlerden herhangi birini sevmiyorum.

Onun romanlarından herhangi birini okumadım.

Also check out the following words: Bayan, Kato, öğretmenin, miydi, öğretmeniniz, Komşumla, yaptım, muhabbet, Kiraz, Nisan'da.