Bu resimlerin herhangi birinden hoşlanıyor musun?
Translate from Turkish to English

Ben onu diğer çocukların herhangi birinden daha çok seviyorum.
Translate from Turkish to English

Birinden daha aşağıda olduğunu hissetmek için hiçbir neden yoktur.
Translate from Turkish to English

O, bu şehirdeki herhangi başka birinden daha zengin.
Translate from Turkish to English

Bay Brown diye birinden telefon var.
Translate from Turkish to English

Tom testin birinden geçti fakat diğerinden kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom Fransızcayı sınıftaki diğer öğrencilerin herhangi birinden daha iyi konuşur.
Translate from Turkish to English

Tom Fransızcayı başka herhangi birinden daha iyi konuşur.
Translate from Turkish to English

Tom başka herhangi birinden daha çok çalıştı.
Translate from Turkish to English

Tom bildiğim herhangi birinden daha çok çalışıyor.
Translate from Turkish to English

Tom tanıdığım başka herhangi birinden daha hızlı koşar.
Translate from Turkish to English

Tom tanıdığım başka herhangi birinden daha çok kitap okur.
Translate from Turkish to English

Tom bildiğim başka herhangi birinden daha iyi gitar çalar.
Translate from Turkish to English

Tom tanıdığım başka herhangi birinden daha çok içer.
Translate from Turkish to English

O, kuzeydeki en iyi ailelerin birinden gelmiştir.
Translate from Turkish to English

Jim arkadaşlarının herhangi birinden daha uzun boylu.
Translate from Turkish to English

Tom yüzme kursundaki başka birinden daha hızlı yüzebilir.
Translate from Turkish to English

Annem herhangi birinden daha erken kalkar.
Translate from Turkish to English

Jack başka herhangi birinden daha zekidir.
Translate from Turkish to English

Jack başka herhangi birinden daha akıllıdır.
Translate from Turkish to English

Tom Mary adında birinden bir çağrı aldı.
Translate from Turkish to English

Onun evlendiğini birinden duydum.
Translate from Turkish to English

Tom başka herhangi birinden çok farklı değil.
Translate from Turkish to English

Bu belgelerin her birinden iki kopya istiyorum.
Translate from Turkish to English

Diğer insanlar tarafından nefret edilmekten korktuğunu söylüyorsun fakat bizzat senin de hoşlanmadığın bazı insanlar vardır, değil mi? Rakamsal olarak konuşursak, senin hoşlanmadığın ve senden hoşlanmayan eşit sayıda insan vardır. Birisiyle ilgili nefretinden vazgeçsen, başka biri de senden nefret etmekten vazgeçecektir demiyorum; bu sadece sen birinden nefret edersen, o zaman başka biri de senden nefret eder gerçeğini değiştiremezsin anlamına gelir. Sadece vazgeçip ve o gerçeği kabul edersen hayat çok daha kolay olacaktır.
Translate from Turkish to English

Birkaç yazar ve birkaç konuyla ilgili mükemmel bir bilgi birçoklarıyla ilgili yüzeysel olan birinden çok daha değerlidir.
Translate from Turkish to English

Mali konularla ilgili olarak, Bay Jones şirketteki başka birinden daha çok bilir.
Translate from Turkish to English

Sana herhangi birinden daha çok saygı duyuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom sınıf arkadaşlarının herhangi birinden daha iyi Fransızca konuşur.
Translate from Turkish to English

Tom Fransızca konuşmada sınıf arkadaşlarının herhangi birinden daha iyidir.
Translate from Turkish to English

Tom onlardan birinden her zaman soğuk algınlığı kapmaktan korktuğu için çocukların etrafında olmaktan hoşlanmaz.
Translate from Turkish to English

Tom ihtiyacı olan parayı başka birinden ödünç almış olabilir.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye başka birinden daha fazla güveniyordu.
Translate from Turkish to English

Tom başka birinden daha meşgul değildir.
Translate from Turkish to English

Tom başka birinden daha şüpheli değil.
Translate from Turkish to English

Sana başka birinden daha çok güveniyorum.
Translate from Turkish to English

Birinden hoşlanmak ve birini sevmek arasındaki fark nedir?
Translate from Turkish to English

Tom sınıf arkadaşlarının herhangi birinden daha akıllı görünüyor.
Translate from Turkish to English

Birinden bir şemsiye ödünç alırım.
Translate from Turkish to English

Tom işi başka birinden daha iyi yapabileceğini düşünüyor.
Translate from Turkish to English

Dünya nüfusunun üçte birinden fazlası kıyı yakınında yaşar.
Translate from Turkish to English

Tom, benim hakkımda başka birinden daha fazla biliyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi buradaki başka birinden daha iyi tanır.
Translate from Turkish to English

Onu birinden aldım.
Translate from Turkish to English

Tom diğer askerlerin herhangi birinden daha cesurdu.
Translate from Turkish to English

Birinden arama mı bekliyorsun?
Translate from Turkish to English

Tom ne olduğunu başka birinden daha iyi hatırlıyor gibi görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Tom kasabadaki başka birinden daha zengin.
Translate from Turkish to English

Hayat birinden nefret ederek boşa zaman harcamak için çok kısa.
Translate from Turkish to English

Tom sınıfındaki diğer çocukların herhangi birinden daha uzun.
Translate from Turkish to English

Ben sadece uzun süre önce tanıdığım birinden bir mektup aldım.
Translate from Turkish to English

Tom herhangi birinden korkuyor gibi görünüyor mu?
Translate from Turkish to English

Tom başka birinden daha akıllı.
Translate from Turkish to English

Tom arkadaşlarının herhangi birinden daha uzun.
Translate from Turkish to English

Tanımadığım birinden tavsiye almıyorum.
Translate from Turkish to English

Herhangi birinden yardım almayı beceremedim.
Translate from Turkish to English

Tom'a başka herhangi birinden daha yakınım.
Translate from Turkish to English

Bu diğer mağazaların herhangi birinden daha ucuz değildi.
Translate from Turkish to English

Ben birinden bahsettim.
Translate from Turkish to English

Onu herhangi birinden daha iyi tanıyorum.
Translate from Turkish to English

Bir zamanlar büyük bir fatih olan bir imparator yaşardı ve dünyadaki herhangi birinden daha fazla ülkede hüküm sürdü.
Translate from Turkish to English

Tom başka herhangi birinden daha fazla acı çekiyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Birinden yardıma ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

O bunu başka birinden duymadan önce Tom'a söylemek zorundayız.
Translate from Turkish to English

Ben sadece daha önce Boston'da bulunmuş birinden biraz tavsiye istedim.
Translate from Turkish to English

Eğer bunu onlara satmazsak, onlar bunu başka birinden alacaklar.
Translate from Turkish to English

Birinden hoşlanıyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom arkadaşlarının birinden bir iyilik istedi.
Translate from Turkish to English

Ben sana o mektupların birinden bir pasaj alıntılayacağım.
Translate from Turkish to English

Tom'a herhangi birinden daha yakınım
Translate from Turkish to English

Birinden hoşlandığımı düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom başka birinden daha uzun.
Translate from Turkish to English

Mars'ta yüzeyin yerçekimi, dünya'dakinin üçte birinden fazladır.
Translate from Turkish to English

İki görüş, birinden daha iyidir.
Translate from Turkish to English

Onu herhangi birinden daha iyi tanırım.
Translate from Turkish to English

Sana başka birinden daha fazla değer veriyorum.
Translate from Turkish to English

Tom pencerelerden birinden dışarı bakarak durdu.
Translate from Turkish to English

Tom tanıdığım başka birinden daha iyi şarkı söyleyebilir.
Translate from Turkish to English

Biz başka birinden daha hızlıyız.
Translate from Turkish to English

Sana başka birinden duymayacağın şeyler söyleyebilirim.
Translate from Turkish to English

İmparatorun sarayda servis edilen gözde içkilerinin birinden bir bardak denedim.
Translate from Turkish to English

Tom buradaki başka birinden daha güçlüdür.
Translate from Turkish to English

John Fransızcada sınıf arkadaşlarının herhangi birinden çok üstün.
Translate from Turkish to English

Japonya'daki arkadaşlarımın birinden bir mektup aldım.
Translate from Turkish to English

Ben sadece müşterilerimin birinden güzel bir çiçek demeti aldım.
Translate from Turkish to English

Bu daire, binadaki herhangi başka birinden daha büyüktür.
Translate from Turkish to English

Meksika'da Mısır'da olanların herhangi birinden daha büyük bir piramit var.
Translate from Turkish to English

O, şehrin en saygın ailelerinin birinden geliyor.
Translate from Turkish to English

Bizler başka herhangi birinden farklı değiliz.
Translate from Turkish to English

Biz başka birinden farklı değiliz.
Translate from Turkish to English

O sınıfındaki başka birinden daha iyi şarkı söyleyebilir.
Translate from Turkish to English

Tom, onun bölümündeki başka birinden daha uzun.
Translate from Turkish to English

Ben başka birinden daha iyi değilim.
Translate from Turkish to English

Tom buradaki başka birinden çok daha uzun.
Translate from Turkish to English

Deneyimli bir kişinin deneyimsiz birinden daha iyi yapacağını söylemek gereksizdir.
Translate from Turkish to English

Tom buradaki başka birinden daha iyi dans edebilir.
Translate from Turkish to English

Sanırım Tom Amerikan folk müziğini tanıdığım başka birinden daha iyi çalabilir.
Translate from Turkish to English

Doktordan tedavi, akıllı birinden bilgi alın.
Translate from Turkish to English

Tom onu tanıdığım başka birinden daha iyi yapabilir.
Translate from Turkish to English

O, İngilizce konuşmakta sınıf arkadaşlarının herhangi birinden daha iyidir.
Translate from Turkish to English

Herhangi birinden ödünç para almaktan hoşlanmıyorum.
Translate from Turkish to English