Turkish example sentences with "belaya"

Learn how to use belaya in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Daha dikkatli sür, aksi halde başın belaya girecek.
Translate from Turkish to English

O belaya tekrar katlanacağım.
Translate from Turkish to English

Patronu gerçeği öğrendiğinde yalan onun başını belaya soktu.
Translate from Turkish to English

Başımı belaya soktun.
Translate from Turkish to English

Başını belaya soktuğunu asla görmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin yasayla kaç kez başının belaya girdiğini merak ediyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'un niyeti Mary'nin başını belaya sokmak değildi.
Translate from Turkish to English

Eğer senin aptallığın olmasaydı, asla başımız belaya girmezdi.
Translate from Turkish to English

O başının belaya gireceğini seziyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un başını bu kadar çok belaya sokması şaşırtıcı.
Translate from Turkish to English

Başın belaya girecek.
Translate from Turkish to English

O, onun başını belaya soktu.
Translate from Turkish to English

O belaya karışmıştı.
Translate from Turkish to English

Bir sürü belaya katlandım.
Translate from Turkish to English

Ailen anlarsa başın belaya girer.
Translate from Turkish to English

Belaya karıştım.
Translate from Turkish to English

Er ya da geç başın belaya girecek.
Translate from Turkish to English

Hikaye duyulursa başım belaya girer.
Translate from Turkish to English

Tom'un başını belaya sokmakla ilgili uzun bir geçmişi var.
Translate from Turkish to English

Başın belaya girerse ben yardım ederim, babam da eder.
Translate from Turkish to English

Başım belaya girdi.
Translate from Turkish to English

Onun özgün fikirleri daha tutucu arkadaşlarıyla başını defalarca belaya soktu.
Translate from Turkish to English

Başımız belaya girecek.
Translate from Turkish to English

O zaman Fransızca konuşabilseydim, başımı belaya sokmazdım.
Translate from Turkish to English

Bunu sana anlattığım için muhtemelen başım belaya girecek ama umurumda değil.
Translate from Turkish to English

Onun başını belaya sokmasını istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Başın nasıl belaya girdi?
Translate from Turkish to English

Tom daha önce başını belaya soktu.
Translate from Turkish to English

Başını belaya sokmaya değmez.
Translate from Turkish to English

Başımı belaya sokmak istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Başınızı belaya sokmak istemezdim, özür dilerim.
Translate from Turkish to English

Bu sabah başımı biraz belaya soktum.
Translate from Turkish to English

Dikkatli olmazsan başını belaya sokacağını sana söylüyorum.
Translate from Turkish to English

Başını belaya sokma.
Translate from Turkish to English

Tom başını belaya sokmak istemiyor.
Translate from Turkish to English

Yine başımı belaya sokacaksın.
Translate from Turkish to English

Tom'un daha önce defalarca başı belaya girdi.
Translate from Turkish to English

Bu kadar belaya girmeye gerek yok.
Translate from Turkish to English

Başımızı belaya sokan kişi Tom'du.
Translate from Turkish to English

Tom bizim karıştığımız aynı belaya karışmadan önce bu sadece bir zaman meselesi.
Translate from Turkish to English

Başımın belaya girmesini istemezsin değil mi?
Translate from Turkish to English

Tom'un başı belaya girdi.
Translate from Turkish to English

Sana söylersem başım çok belaya girer.
Translate from Turkish to English

Mary'nin yüzünden Tom'un başı belaya girdi.
Translate from Turkish to English

Tom'un yüzünden onun başı belaya girdi.
Translate from Turkish to English

Tom'un bir tür belaya bulaşmış olmasından endişeliyim.
Translate from Turkish to English

Konuşma tarzın bir gün senin başını belaya sokacak.
Translate from Turkish to English

Belaya bulaşmak istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Belaya bulaşmak istemedim.
Translate from Turkish to English

Tom belaya bulaşmak istemedi.
Translate from Turkish to English

Birinin başını belaya sokmak istemiyorum?
Translate from Turkish to English

Başını belaya sokmak istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Ben her zaman ev ödevimi yapmayı ertelerim ve başım belaya girer.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman başını belaya sokuyor.
Translate from Turkish to English

Tom yine başını belaya sokmak istemiyor.
Translate from Turkish to English

Bu benim başımı belaya sokmayacak.
Translate from Turkish to English

Bu kadar belaya nasıl bulaştık?
Translate from Turkish to English

Benden dolayı başın belaya girecek mi?
Translate from Turkish to English

Tom asla başını belaya sokmaz.
Translate from Turkish to English

Kız arkadaşın gerçeği öğrenirse belaya girecek.
Translate from Turkish to English

O, başı belaya girdiğinde yardım için ebeveynlerine döndü.
Translate from Turkish to English

Tom tekrar başını belaya sokmadan önce bu sadece bir zaman meselesi.
Translate from Turkish to English

Adımına dikkat et yoksa başın belaya girer.
Translate from Turkish to English

Belaya bulaşmak istemiyorsun.
Translate from Turkish to English

Tom başını belaya sokuyor mu?
Translate from Turkish to English

Başımızı belaya sokacak bir şey yapmayalım.
Translate from Turkish to English

Daha fazla insanın yaptıkları şeylerden daha ziyade söyledikleri şeylerden başı belaya girer.
Translate from Turkish to English

Tom başını belaya sokmaya devam ediyor.
Translate from Turkish to English

Onun için başımız belaya girecek.
Translate from Turkish to English

İlk etapta benim başımı belaya sokan sensin.
Translate from Turkish to English

Bana sadece bunun benim başımı belaya sokmayacağını söyle.
Translate from Turkish to English

Bana yardım ettiğin için başın belaya girmeyecek.
Translate from Turkish to English

Eğer sadece bizimle kalsaydın başını belaya sokmazdın.
Translate from Turkish to English

Hiç kimsenin başını belaya sokmayacağım.
Translate from Turkish to English

Başımızı belaya sokacağımızı kim düşündü?
Translate from Turkish to English

Verimsiz bir pirinç hasadı başımızı belaya sokacaktır.
Translate from Turkish to English

Çok hızlı sürdüğüm için polisle başım belaya girdi.
Translate from Turkish to English

Tom senin başını belaya soktu, değil mi?
Translate from Turkish to English

Eğer sana yardım edersem başımı belaya sokarım.
Translate from Turkish to English

Bunu yaparsam başım belaya girer.
Translate from Turkish to English

Tom başını belaya sokmak istemedi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi başını belaya sokacak bir şey yapmaya teşvik etmek istemedi.
Translate from Turkish to English

Hiç başımı belaya sokmadım.
Translate from Turkish to English

Tom'un belaya bulaşıp bulaşmadığını bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Bu sadece belaya neden olabilir.
Translate from Turkish to English

Tom John'ın başını belaya sokmak istemiyor.
Translate from Turkish to English

Kendimi tekrar belaya bulaştırdım.
Translate from Turkish to English

Yakalanırsak başımız belaya girer.
Translate from Turkish to English

Tomun başını belaya sokmadı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin belaya bulaşmasını istemedi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin başına belaya sokmasını istemedi.
Translate from Turkish to English

Tom bunu yaparsa başının belaya gireceğini biliyordum.
Translate from Turkish to English

Tom bunu yaptığı için başının belaya gireceğini biliyordum.
Translate from Turkish to English

Tom'un başının belaya gireceğini biliyordum.
Translate from Turkish to English

Tom yüzünden başım belaya girdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin başının belaya girmesini istemiyor.
Translate from Turkish to English

Tom senin başını belaya sokacak.
Translate from Turkish to English

Tom'un bunun için başı belaya bulaşacak.
Translate from Turkish to English

Tom, başımızın belaya gireceğinden korkuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un belaya bulaşmamış olmasına sevindim.
Translate from Turkish to English

Tom bazen başını belaya sokuyor.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: İyi, akşamlar, Şikago, kız, kim, Amerika'da, arabalar, yolun, sağ, tarafını.