Turkish example sentences with "babasının"

Learn how to use babasının in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

O, anne babasının sözünü dinler.
Translate from Turkish to English

O bana babasının öldüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Susan babasının ayakkabılarını parlattı.
Translate from Turkish to English

Babasının sağlığı için endişe duyuyor.
Translate from Turkish to English

Oğlu Robert'a kendi babasının adını verdi.
Translate from Turkish to English

O, babasının ölümünden sonra işle ilgilendi.
Translate from Turkish to English

Babasının yabancı bir ülkede öldüğü söyleniyor.
Translate from Turkish to English

Babasının yurt dışında öldüğü söyleniyor.
Translate from Turkish to English

O, anne ve babasının bilgisi olmadan evlendi.
Translate from Turkish to English

Sık sık babasının arabasını sürer.
Translate from Turkish to English

Babasının öldürülmesinin intikamını aldı.
Translate from Turkish to English

Linda, babasının ani hastalığı yüzünden üniversiteden geri çağrıldı.
Translate from Turkish to English

Babasının ölüm şoku kolay kolay geçmedi ve onun canı hiç dışarı gitmek istemedi.
Translate from Turkish to English

O, babasının ölümünden sonra firmanın sorumluluğunu üstüne aldı.
Translate from Turkish to English

O, babasının ölümünden sonra ailesi için baş vurulacak tek kişiydi.
Translate from Turkish to English

Babasının ölümünden sonra firmanın sorumluluğunu o aldı.
Translate from Turkish to English

O, anne ve babasının onu izlediğini fark etti.
Translate from Turkish to English

O, anne ve babasının onu seyrettiğinin farkında oldu.
Translate from Turkish to English

John babasının şirkette başarılı olacağından emin.
Translate from Turkish to English

Tom, babasının ona vermiş olduğu golf kulübüne çok bağlı idi.
Translate from Turkish to English

Tom, babasının Stradivariusını sattığında Mary'nin büyük bir hata yaptığına inanıyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye babasının geçimini sağlamak için ne yaptığını sordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin babasının intihar ettiği yeri ziyaret etmek istemeyeceğini sandığını söyledi.
Translate from Turkish to English

Babasının hasta olduğunu söyledi, o bir yalandı.
Translate from Turkish to English

O, babasının fakir olmasından utanç duyuyordu.
Translate from Turkish to English

O, babasının sahip olduğu kadar çok kitaba sahip.
Translate from Turkish to English

O, işi babasının yaptığı gibi aynı şekilde yaptı.
Translate from Turkish to English

O, babasının intikamını aldı.
Translate from Turkish to English

O hiçbir zaman babasının söylediklerini önemsemez.
Translate from Turkish to English

O, babasının varlığında çok iyi gitar çalardı.
Translate from Turkish to English

O, babasının bağlantıları sayesinde işi aldı.
Translate from Turkish to English

O, babasının şirketinin sorumluluğunu üstlendi.
Translate from Turkish to English

O, babasının kararına boyun eğdi.
Translate from Turkish to English

O babasının işini devraldı.
Translate from Turkish to English

O, babasının işini başarmak zorundadır.
Translate from Turkish to English

Babasının ölümünden sonra aile şirketinin sorumluğunu üstüne aldı.
Translate from Turkish to English

O, babasının yüzüne bir şey diyemez.
Translate from Turkish to English

O, babasının yerine geçirildi.
Translate from Turkish to English

O, babasının yerine geçti.
Translate from Turkish to English

O, babasının büyük mal varlığının varisi oldu.
Translate from Turkish to English

Babasının tavsiyesini görmezden geldi.
Translate from Turkish to English

O, babasının rahatsızlığı ile ilgili endişe duymaktadır.
Translate from Turkish to English

Ona babasının anısına Robert ismi verildi.
Translate from Turkish to English

O, babasının ayak izlerini takip etti.
Translate from Turkish to English

Tom şu anda babasının şirketi için çalışıyor.
Translate from Turkish to English

Tom babasının ölümünden sonra bu evi satın aldı.
Translate from Turkish to English

Taro babasının halini hatırını sordu.
Translate from Turkish to English

Mike babasının zengin olmasıyla gurur duyar.
Translate from Turkish to English

Anne ve babasının her ikisi de iyi.
Translate from Turkish to English

Anne ve babasının dışında, hiç kimse şüpheliyi savunmadı.
Translate from Turkish to English

O sadece babasının mezarından önce sürekli ağladı.
Translate from Turkish to English

Greg'in babasının ayak izlerini takip edeceğinden eminim.
Translate from Turkish to English

Greg'in babasının yolundan gideceğinden eminim.
Translate from Turkish to English

George işi babasının yaptığı gibi aynı şekilde yaptı.
Translate from Turkish to English

Bill, babasının çok sigara içtiği gerçeğini sevmez.
Translate from Turkish to English

Bill, babasının aşırı derecede sigara içmesinden nefret ediyor.
Translate from Turkish to English

Akira babasının bir öğrenci olarak kullandığı o aynı sözlüğü kullanıyor.
Translate from Turkish to English

Bill'in babasının hasta olduğunu öğrendim.
Translate from Turkish to English

Kendi babasının anısına hürmeten oğluna John adını verdi.
Translate from Turkish to English

Susie bazen babasının ofisini ziyaret eder.
Translate from Turkish to English

Thomas'a babasının adı verildi.
Translate from Turkish to English

Paul babasının yerine partiye gitti.
Translate from Turkish to English

Babasının ölümünün intikamını aldı.
Translate from Turkish to English

O, babasının zengin olmasıyla gurur duyuyor.
Translate from Turkish to English

Anne ve babasının her ikisi de iyiler.
Translate from Turkish to English

Onun babasının bir genel mağazası var.
Translate from Turkish to English

Onun babasının yurt dışında olduğunu duyuyorum.
Translate from Turkish to English

O hâlâ babasının sırtından geçiniyor.
Translate from Turkish to English

Babasının yerine oraya o gitti.
Translate from Turkish to English

O, ona onun babasının öldüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

O, babasının işini devraldı.
Translate from Turkish to English

O, babasının söylediğini asla dinlemez.
Translate from Turkish to English

O, bana babasının bir öğretmen olduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English

Babasının ölümü ile ilgili şoku atlattı.
Translate from Turkish to English

Onun babasının başka bir ülkede olduğunu duyuyorum.
Translate from Turkish to English

O, babasının ölümünün şokunu atlattı.
Translate from Turkish to English

O, ona babasının garajı temizlemesine yardım etmesini rica etti.
Translate from Turkish to English

O ona babasının garajı temizlemesine yardım etmesini rica etti fakat o yardım edemeyecek kadar çok meşgul olduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English

O, babasının nasıl olduğunu sordu.
Translate from Turkish to English

Küçük çocuk babasının kollarında kendini güvende hissetti.
Translate from Turkish to English

Onun babasının nasıl öldüğünü biliyor musun?
Translate from Turkish to English

Babasının ani ölümü nedeniyle, eğitim için yurtdışına gitmekten vazgeçti.
Translate from Turkish to English

Babasının mimar olduğunu, kendisinin de olmak istediğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Babasının mağazasında yardımcı olur.
Translate from Turkish to English

Babasının adına toplantıya katıldı.
Translate from Turkish to English

Ken babasının durumu hakkında sordu.
Translate from Turkish to English

Babasının durumu hakkında sordu.
Translate from Turkish to English

İşi babasının yerine yürütüyor.
Translate from Turkish to English

Bana babasının bir doktor olduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English

Babasının yediği kadar çok et yedi.
Translate from Turkish to English

Anne babasının arzusunun aksine şarkıcı oldu.
Translate from Turkish to English

Küçük kız babasının koluna sarıldı.
Translate from Turkish to English

Babasının saldırganlıklarından hiçbirine sahip değil.
Translate from Turkish to English

Tarihçiler onun babasının kim olduğundan emin değil.
Translate from Turkish to English

Tom babasının tüm varlığını miras olarak aldı.
Translate from Turkish to English

Babasının işini devralmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Babasının beklentilerine uyarak yaşayacak.
Translate from Turkish to English

Babasının rızası dışında evlendi.
Translate from Turkish to English

Küçük çocuk babasının omuzlarına oturdu.
Translate from Turkish to English

Babasının çiftliği sattığına şaşırdı.
Translate from Turkish to English

Babasının şimdi hapishanede olduğunu duydum.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: koşup, durma, Bebeğin, Abraham, Lincoln, ünlü, kişidir, doktordur, Alma, Ata.