Turkish example sentences with "ayrı"

Learn how to use ayrı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Tek yazılması gereken iki kelimeyi, iki ayrı kelime olarak yazmak Norveç'te büyük bir problemdir.
Translate from Turkish to English

Lütfen benim şeyleri ayrı bırakın.
Translate from Turkish to English

Bu ayrı bir tedavi için yeterince önemli.
Translate from Turkish to English

Onlar ayrı yaşarlar.
Translate from Turkish to English

Biz ayrı hesaplar istiyoruz.
Translate from Turkish to English

Onların her biri ayrı ayrı ödedi.
Translate from Turkish to English

Onların her biri ayrı ayrı ödedi.
Translate from Turkish to English

O, ailesinden ayrı yaşıyor.
Translate from Turkish to English

O, ebeveynlerinden ayrı yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve genç erkek kardeşinin ayrı olduğunu söyleyemem.
Translate from Turkish to English

Biz sadece iki haftayı ayrı geçirdik.
Translate from Turkish to English

Onlar ayrı ayrı ödediler.
Translate from Turkish to English

Onlar ayrı ayrı ödediler.
Translate from Turkish to English

Eşinden ayrı yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Onları ayrı ayrı sarar mısınız?
Translate from Turkish to English

Onları ayrı ayrı sarar mısınız?
Translate from Turkish to English

Ayrı hesaplar istiyoruz, lütfen.
Translate from Turkish to English

Bunu ayrı olarak sarar mısınız, lütfen?
Translate from Turkish to English

Bizi ayrı tutacak bir şey yok.
Translate from Turkish to English

Üç yıl önce buraya ayrı ayrı taşındık.
Translate from Turkish to English

Üç yıl önce buraya ayrı ayrı taşındık.
Translate from Turkish to English

İki araç ayrı ayrı geçerken ikisini de ayrı ayrı selamladım.
Translate from Turkish to English

İki araç ayrı ayrı geçerken ikisini de ayrı ayrı selamladım.
Translate from Turkish to English

İki araç ayrı ayrı geçerken ikisini de ayrı ayrı selamladım.
Translate from Turkish to English

İki araç ayrı ayrı geçerken ikisini de ayrı ayrı selamladım.
Translate from Turkish to English

Neden her kafadan ayrı bir ses çıkıyor?
Translate from Turkish to English

Ben hatalıydım ve ondan ayrı kalarak bedelini ödemedim mi?
Translate from Turkish to English

Kız arkadaşından ayrı kalmaya dayanamadı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary ayrı ayrı geldi.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary ayrı ayrı geldi.
Translate from Turkish to English

Kızmak ayrı şey sevmek ayrı şey.
Translate from Turkish to English

Kızmak ayrı şey sevmek ayrı şey.
Translate from Turkish to English

Onlar evli olsalar bile ayrı yatak odalarında uyuyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom ve karısı ayrı yaşar.
Translate from Turkish to English

Bu şişeyi tüm diğerlerinden ayrı tutuyorum.
Translate from Turkish to English

Birlikte ya da ayrı?
Translate from Turkish to English

Onlar ayrı ve dokunulmazdır.
Translate from Turkish to English

Kâğıt, karton, cam ve bahçe artıkları ayrı alınır.
Translate from Turkish to English

İki ayrı parça var.
Translate from Turkish to English

Yaralı polis memuru ve saldırgan, ayrı ayrı ambulanslarla hastaneye kaldırıldı.
Translate from Turkish to English

Yaralı polis memuru ve saldırgan, ayrı ayrı ambulanslarla hastaneye kaldırıldı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary ayrı yollarına gittiler.
Translate from Turkish to English

Bugün ayrı ayrı ödeyelim.
Translate from Turkish to English

Bugün ayrı ayrı ödeyelim.
Translate from Turkish to English

Siz ikinizin ayrı banka hesapları var mı?
Translate from Turkish to English

Ayrı ayrı sayfalara, en iyi arkadaşınızı anlatın; yaşı, nerede yaşadığı, işi gibi...
Translate from Turkish to English

Ayrı ayrı sayfalara, en iyi arkadaşınızı anlatın; yaşı, nerede yaşadığı, işi gibi...
Translate from Turkish to English

Tom eşinden ayrı yaşıyor.
Translate from Turkish to English

İçerik ve düşüncenin çoğu herhangi bir dile bağımlı olmasına rağmen, Japoncaya odaklanırken, cümle yapısındaki farklar ya da bireysel kelimelerin ayrı ve açıkça yazılmamaları gerçeği o zaman düşünce hakkında birkaç nokta gerektirir.
Translate from Turkish to English

Yedince ve sekizinci sınıf öğrencilerinin tamamen ayrı zaman çizelgeleri var.
Translate from Turkish to English

Onlar ayrı yataklarda uyuyorlar.
Translate from Turkish to English

O ayrı bir soru.
Translate from Turkish to English

Hiç ayrı kalmadık.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary ayrı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary ayrı ayrı ödedi.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary ayrı ayrı ödedi.
Translate from Turkish to English

Bir kelime başka dilden ödünç alındığı zaman, sık sık aynı anlama sahip olarak başlar; ancak her iki dilde de sürekli kullanımı ile, şimdi ayrı kelimeler farklı çağrışımları artırabilir.
Translate from Turkish to English

Gözden uzak olan gönülden de ırak olur. Ayrı olduğunda teması kaybedersin.
Translate from Turkish to English

Develerinin yeri ayrı sayılırdı.
Translate from Turkish to English

Onlar ayrı ayrı geldi.
Translate from Turkish to English

Onlar ayrı ayrı geldi.
Translate from Turkish to English

Tanınmak ayrı bir duygu.
Translate from Turkish to English

Sorun ondan ayrı olarak tartışılmalı.
Translate from Turkish to English

Senden ayrı kalma düşüncesine katlanamam.
Translate from Turkish to English

Her ders için ayrı defterim var.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary ayrı ayrı yargılandılar.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary ayrı ayrı yargılandılar.
Translate from Turkish to English

Ayrı bir servis ücreti tahsil edilecektir.
Translate from Turkish to English

Tom'un anne ve babası ayrı odalarda uyuyorlar.
Translate from Turkish to English

Anne ve babaları onları ayrı tutmaya çalıştılar.
Translate from Turkish to English

Konuşmak bir şey, yapmak ayrı bir şey.
Translate from Turkish to English

Ev numaranı, mahalleni, posta kodunu ve sokağını ayrı ayrı yazmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Ev numaranı, mahalleni, posta kodunu ve sokağını ayrı ayrı yazmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Herkes ayrı alemde.
Translate from Turkish to English

Ayrı olmamızı istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Bu ayrı bir olasılık.
Translate from Turkish to English

Her yürüyüş ayrı adımlardan oluşmaktadır.
Translate from Turkish to English

Bazılarının başı kıçı ayrı oynuyor dikkat etsin.
Translate from Turkish to English

Onların hepsi ayrı.
Translate from Turkish to English

Bu yer Tom olmadan ayrı düşerdi.
Translate from Turkish to English

Bay ve Bayan Smith şimdi birbirlerinden ayrı yaşıyorlar.
Translate from Turkish to English

Biz ayrıca ayrı sigara içme bölümü yapmak zorunda kalacağız.
Translate from Turkish to English

İşi ve zevki ayrı tutmaya çalışırım.
Translate from Turkish to English

O ondan ayrı kalmaya katlanamadı.
Translate from Turkish to English

Annem Norveçli, babam ise Danimarkalıydı. Onların iki ayrı dil konuştuklarını öğrendiğimdeyse beş yaşımdaydım.
Translate from Turkish to English

Bir kuyruklu yıldızın çekirdek denilen ayrı bir merkezi vardır.
Translate from Turkish to English

Onlar evleninceye kadar ayrı odalarda uyudular.
Translate from Turkish to English

Ayrı hesapların mı yoksa ortak hesabın mı var?
Translate from Turkish to English

Birbirimizden ayrı olarak biraz zaman geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Biz ayrı duramayız. Bir şey yapmamız gerek.
Translate from Turkish to English

Ben çok uzun süre boyunca ailemden ayrı kaldım.
Translate from Turkish to English

Ev, diğerlerinden ayrı duruyor.
Translate from Turkish to English

Biz ayrı büyüdük.
Translate from Turkish to English

Benim bebekliğim ayrı bir mutluluktu..
Translate from Turkish to English

Tom, John ve Mary'yi ayrı tutmak istedi.
Translate from Turkish to English

Biz ayrı dünyalarız.
Translate from Turkish to English

O onu yapmaktan ayrı bir mutluydu.
Translate from Turkish to English

Dan iki ayrı hayat yaşıyordu.
Translate from Turkish to English

Birlikte mi yoksa ayrı ayrı mı ödeme yapıyorsunuz?
Translate from Turkish to English

Birlikte mi yoksa ayrı ayrı mı ödeme yapıyorsunuz?
Translate from Turkish to English

Ailenden ayrı mı yaşıyorsun?
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: duyamazlar, Kredi, kartıyla, ödeyebilir, miyim, yardım, edebilir, Susadım, Nasılsınız, parlayan.