Turkish example sentences with "ağaç"

Learn how to use ağaç in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Bize ve başka herkese bu günü hatırlatmak için, bizimle birlikte herkese bir ağaç dikmesini rica ediyorum.
Translate from Turkish to English

Yaklaşık bir düzine ağaç kısa sürede dikilmişti.
Translate from Turkish to English

Büyük bir ağaç fırtınada devrildi.
Translate from Turkish to English

Ağaç büyümeyi durdurdu.
Translate from Turkish to English

Japon flütleri çoğunlukla bambu kamışından yapılır, fakat son zamanlarda bazı ağaç olanları ortaya çıkmıştır.
Translate from Turkish to English

Ağaç devrildi.
Translate from Turkish to English

Ağaç meyvelerin ağırlığı altında eğildi.
Translate from Turkish to English

Bu şimdiye kadar gördüğüm en uzun ağaç.
Translate from Turkish to English

Parkta en az iki yüz ağaç bulunmaktadır.
Translate from Turkish to English

Parkta birçok ağaç var mı?
Translate from Turkish to English

O, Paul'ün onu ağaç ettiğini fark etti.
Translate from Turkish to English

Ağaç düştü.
Translate from Turkish to English

Birçok ağaç yıkıldı.
Translate from Turkish to English

Ağaç rüzgardan devrildi.
Translate from Turkish to English

Ağaç çok uzadı.
Translate from Turkish to English

Bu çok uzun bir ağaç.
Translate from Turkish to English

Üç ağaç rüzgarda eğildi.
Translate from Turkish to English

Ağaç yolu kapattı.
Translate from Turkish to English

Bu ne kadar uzun bir ağaç!
Translate from Turkish to English

Çok sayıda ağaç kesildi.
Translate from Turkish to English

Ağaç kendiliğinden devrildi.
Translate from Turkish to English

Büyük bir ağaç fırtınada düştü.
Translate from Turkish to English

Kırsalda birçok ağaç vardır.
Translate from Turkish to English

Düşmüş bir ağaç patikayı kapadı.
Translate from Turkish to English

Benim önerim caddeler boyunca daha fazla ağaç ekilmesidir.
Translate from Turkish to English

Görünürde bir ağaç yoktu.
Translate from Turkish to English

Ağaç düşmek üzereydi.
Translate from Turkish to English

Düşen bir ağaç tarafından hareketsiz kaldı.
Translate from Turkish to English

Ağaç yaklaşık çatı kadar yüksektir.
Translate from Turkish to English

Bu ağaç yaklaşık şu ağaç kadar uzundur.
Translate from Turkish to English

Bu ağaç yaklaşık şu ağaç kadar uzundur.
Translate from Turkish to English

Birçok ağaç fırtına tarafından yıkıldı.
Translate from Turkish to English

Havuzun etrafında bir sürü ağaç var.
Translate from Turkish to English

Parkta bir sürü uzun ağaç var.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde uzun bir ağaç var.
Translate from Turkish to English

Tapınağın yanında uzun bir ağaç vardı.
Translate from Turkish to English

O bir ağaç.
Translate from Turkish to English

Bu ağaç kaç yaşında?
Translate from Turkish to English

Bu ağaç diğerlerinden daha büyük.
Translate from Turkish to English

Bir ağaç gölgesinde hamağa ve göl veya deniz manzarasına ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Ağaç altında dinlenmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Bu ağaç uzun.
Translate from Turkish to English

Bu ağaç uzundur.
Translate from Turkish to English

Tanrı'nın alemi nasıl bir yer? Neyle kıyaslayacağım onu? Bir adamın alıp bahçesine ektiği hardal tohumu tanecikleri gibi. Büyüyüp kocaman bir ağaç oldu, ve sonra göğün kuşları dallarına misafir oldu.
Translate from Turkish to English

Onun caddesinde çiçek ya da ağaç yoktu.
Translate from Turkish to English

Ağaç hasta.
Translate from Turkish to English

Kutsal ağaç kutsal ağaçlığın ortasında durur.
Translate from Turkish to English

Fırtınada büyük bir ağaç devrildi.
Translate from Turkish to English

Küçük tohum büyük bir ağaç oldu.
Translate from Turkish to English

Tom başını bir ağaç dalına çarptı.
Translate from Turkish to English

Bir ağaç ölürse yerinde bir başkası yetişir.
Translate from Turkish to English

Ağaç kesiminden dolayı orman yok oldu.
Translate from Turkish to English

Zevk için ağaç kesmiş.
Translate from Turkish to English

Yeryüzünde yüzün üzerinde ağaç çeşidi vardır.
Translate from Turkish to English

Ben hep bir ağaç ev istedim.
Translate from Turkish to English

Bu ağaç 1500 yaşından fazla.
Translate from Turkish to English

Bu ağaç, o arabadan daha yaşlı.
Translate from Turkish to English

Devrilmiş bir ağaç yolu kapattı.
Translate from Turkish to English

Birçok ağaç kışın çıplaktır.
Translate from Turkish to English

Birçok ağaç kışın yapraksızdır.
Translate from Turkish to English

Düşen ağaç yolu tıkadı.
Translate from Turkish to English

Büyük ağaç yeşil değildir.
Translate from Turkish to English

Bir ağaç devirdiler.
Translate from Turkish to English

Mary bir ev ve bir ağaç çizdi.
Translate from Turkish to English

Arka bahçemde bir ağaç var.
Translate from Turkish to English

Ağaç nerede?
Translate from Turkish to English

Hiç ağaç devirdin mi?
Translate from Turkish to English

Hiç ağaç diktin mi?
Translate from Turkish to English

Hiç ağaç budadın mı?
Translate from Turkish to English

Evimin önünde uzun bir ağaç vardı.
Translate from Turkish to English

Sen hiç balta ile ağaç kestin mi?
Translate from Turkish to English

Bu güzel bir ağaç.
Translate from Turkish to English

Kütüphanenin önünde büyüyen bir sürü ağaç var.
Translate from Turkish to English

Bu ağaç büyükbabam tarafından dikildi.
Translate from Turkish to English

Kanada'da ağaç kesmenin yasa dışı olduğu bir sürü alan vardır.
Translate from Turkish to English

Kaç tane ağaç var?
Translate from Turkish to English

Bu bir ağaç.
Translate from Turkish to English

Bahçede onlarca ağaç var.
Translate from Turkish to English

Benim bahçemde onlarca ağaç var.
Translate from Turkish to English

"Burada bir sürü ağaç yetiştireceğim." diye söylendi.
Translate from Turkish to English

İyi bir ağaç, kötü meyveler veremez.
Translate from Turkish to English

O kişi, kedimin ağaç üzerinde yaşadığını düşünüyor.
Translate from Turkish to English

Birçok ağaç kesildi.
Translate from Turkish to English

Bahçede üç tane ağaç var.
Translate from Turkish to English

Bunun ne tür ağaç olduğunu biliyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom ağaç evde.
Translate from Turkish to English

Bu ağaç tatsız meyveler taşıyor.
Translate from Turkish to English

Ağaç büyüyebilir.
Translate from Turkish to English

Ağaç tayfunda devrildi.
Translate from Turkish to English

Avlumuzda üç tane ağaç var.
Translate from Turkish to English

Ağaç yıl boyunca yeşil kalıyor.
Translate from Turkish to English

Bu ağaç ölü görünüyor.
Translate from Turkish to English

Her birimiz bir ağaç ekmeliyiz.
Translate from Turkish to English

Benim ağaç hasta görünüyor. Onun nesi var?
Translate from Turkish to English

Parkın ortasında büyük bir ağaç var.
Translate from Turkish to English

Tom'un mülkünde hiç ağaç yok.
Translate from Turkish to English

Bu ağaç yaklaşık olarak üç yüz yıllıktır.
Translate from Turkish to English

Tom ve babası bir ağaç ev yapıyorlar.
Translate from Turkish to English

Kek ağaç şeklinde.
Translate from Turkish to English

Geri geri gitme. Arkada bir ağaç var.
Translate from Turkish to English

Eğri büğrü ağaç bile gölge verir.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: hoşuna, gidiyor, Gök, mavidir, Bulutlar, mavi, gökte, yüzüyor, bisikleti, gözlerim.