Öğleden sonra saat üçte geldi.
Translate from Turkish to English

Öğrencilerin üçte ikisi toplantıya geldi.
Translate from Turkish to English

Bu nehir Shinano'nun yaklaşık üçte biri kadar uzun.
Translate from Turkish to English

Bu hastalıkların yaklaşık üçte biri tedavi edilebilir fakat diğerleri ciddi, hatta ölümcül olabilir.
Translate from Turkish to English

Biz saat üçte istasyonda ayrıldık.
Translate from Turkish to English

Onlar üçte burada olacaklar.
Translate from Turkish to English

Benim şehrin nüfusu bu şehrin üçte ikisi kadar büyüktür.
Translate from Turkish to English

Hemen hemen tüm ofis çalışanlarının üçte biri gözlük takıyor.
Translate from Turkish to English

Tom bir çanta elma satın aldı ve bir günde bunların üçte birini yedi
Translate from Turkish to English

Üçte gelebilirim.
Translate from Turkish to English

Saat üçte onu ara.
Translate from Turkish to English

Saat üçte sizi arayacağım.
Translate from Turkish to English

Saat üçte bir randevum var.
Translate from Turkish to English

Toplantı üçte başlar.
Translate from Turkish to English

O saat üçte geleceğine bana söz verdi.
Translate from Turkish to English

O, zamanının üçte birini evrak işleri yaparak geçirir.
Translate from Turkish to English

Saat üçte mutlaka gel.
Translate from Turkish to English

Üçte iki kötü değil.
Translate from Turkish to English

Sular bugün öğleden sonra saat üçte yükselecek.
Translate from Turkish to English

Bunu saat üçte yapalım.
Translate from Turkish to English

Uçak saat üçte varacak.
Translate from Turkish to English

İşin üçte ikisi bitti.
Translate from Turkish to English

Saat üçte sizi lobide karşılayacağım.
Translate from Turkish to English

Saat üçte otele giriş yaptık.
Translate from Turkish to English

Altı üyenin üçte biri kadındı.
Translate from Turkish to English

Birlikte büyüdüğüm arkadaşlardan üçte biri öldü.
Translate from Turkish to English

Yarın saat üçte seninle buluşacağım.
Translate from Turkish to English

Saat üçte başlayacağını bana bildirdi.
Translate from Turkish to English

Saat üçte Hilton'a giriş yaptık.
Translate from Turkish to English

Kaza pazar günü yaklaşık olarak saat üçte oldu.
Translate from Turkish to English

Yaklaşık olarak dünya yüzeyinin üçte biri topraktır.
Translate from Turkish to English

Üçte bir yarımdan daha azdır.
Translate from Turkish to English

Ödevimin sadece üçte birini bitirdim.
Translate from Turkish to English

On Mayıs öğleden sonra üçte, pazartesi gün beni Tokyo İstasyonunun Yaesu merkez kapısında karşılar mısın?
Translate from Turkish to English

Acele etsen iyi olur. Tren saat üçte kalkar.
Translate from Turkish to English

CFIT son altı yıldır çarpışmaların sadece üçte birinin üzerinde olduğunu açıklamasına rağmen ölümlerin %53'üne sebep oldu.
Translate from Turkish to English

Giderlerden sonra kazancın üçte birini sana söz veriyorum.
Translate from Turkish to English

Dünya yüzeyinin üçte ikisi su ile örtülüdür.
Translate from Turkish to English

Dünya yüzeyinin üçte biri çöldür.
Translate from Turkish to English

Bu şirketteki çalışanların üçte ikisi mühendistir.
Translate from Turkish to English

Şu anda Türkiye'deki kadınların üçte ikisi başını örtüyor.
Translate from Turkish to English

Aimee eve saat üçte dönecek.
Translate from Turkish to English

Dünya nüfusunun üçte birinden fazlası kıyı yakınında yaşar.
Translate from Turkish to English

Konferansta süper güçlerden, silahlı kuvvetlerini üçte bir oranında azaltmaları istendi.
Translate from Turkish to English

Kilise çanı saat üçte çalardı.
Translate from Turkish to English

Bu öğleden sonra saat üçte onu karşılamam gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Bugün öğrencilerin sadece üçte biri sınıfa geldi.
Translate from Turkish to English

John'a göre, banka saat üçte kapatır.
Translate from Turkish to English

Toplantı saat üçte başlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom genellikle sabahleyin üçte ya da dörtte ayaktadır.
Translate from Turkish to English

5 yaşından önce ölen çocukların üçte biri yetersiz beslenmeden ölüyor.
Translate from Turkish to English

Merkür Dünya'nın sadece yaklaşık üçte biri büyüklüğündedir. Bu başka bir gezegenden daha küçüktür.
Translate from Turkish to English

Dokuzun üçte biri üçtür.
Translate from Turkish to English

Öğlen saat üçte buluşacağız.
Translate from Turkish to English

Mahkumların üçte biri kaçtı.
Translate from Turkish to English

28 Şubatta ö.s. yaklaşık saat üçte buluşabilir miyiz?
Translate from Turkish to English

Brezilya, dünyadaki yağmur ormanlarının üçte birine sahiptir.
Translate from Turkish to English

Onu üçte ara.
Translate from Turkish to English

Mars'ta yüzeyin yerçekimi, dünya'dakinin üçte birinden fazladır.
Translate from Turkish to English

İspanya'nın nüfusu Japonya'nınkinin yaklaşık üçte biri kadar büyüktür.
Translate from Turkish to English

Bu okulun öğrencilerinin üçte ikisi erkektir.
Translate from Turkish to English

Sizin için uygunsa saat üçte geleceğim.
Translate from Turkish to English

Üçte bir bir yarımdan daha azdır.
Translate from Turkish to English

Saat üçte çay içelim.
Translate from Turkish to English

Tom mirasının üçte birini Mary'ye önerdi.
Translate from Turkish to English

Sadece üyelerin üçte biri toplantıya geldi.
Translate from Turkish to English

Saat üçte onun evine gittim ama o dışardaydı.
Translate from Turkish to English

Yarın saat üçte Tom'un seni karşılamasını isteyeceğim.
Translate from Turkish to English

Onlar her öğleden sonra saat üçte postayı toplamaya gelir.
Translate from Turkish to English

6 üyeden, üçte biri kadındır.
Translate from Turkish to English

Pazar günü saat üçte görüşürüz.
Translate from Turkish to English

Kara ölüm 1348 ve 1350 arasında Avrupa nüfusunun en az üçte birini sildi.
Translate from Turkish to English

Kara ölüm 1348 ve 1350 arasında Avrupa nüfusunun en az üçte birini yok etti.
Translate from Turkish to English

Çocuklar her zaman şaraplarını en az üçte iki suyla karıştırmalılar.
Translate from Turkish to English

Dünya'nın oksijenin yaklaşık üçte ikisi bitki plankton tarafından üretilir.
Translate from Turkish to English

Bölgenin nüfusu üçte bir oranında düştü.
Translate from Turkish to English

Kasabanın nüfusu üçte bir oranında düştü.
Translate from Turkish to English

Şehrin nüfusu üçte bir oranında düştü.
Translate from Turkish to English

Ülkenin nüfusu üçte bir oranında düştü.
Translate from Turkish to English

Köyün nüfusu üçte bir oranında düştü.
Translate from Turkish to English

Saat üçte uyandım.
Translate from Turkish to English

Ben üçte uyandım.
Translate from Turkish to English

Tüm ofis çalışanlarının neredeyse üçte biri gözlük takar.
Translate from Turkish to English

Olay ÖS saat üçte başlar.
Translate from Turkish to English

Olay saat üçte başlar.
Translate from Turkish to English

Ancak bu ülkedeki nüfusun üçte biri Internet'e erişiyor.
Translate from Turkish to English

Vücudumuzun yaklaşık üçte ikisi sudan oluşur.
Translate from Turkish to English

Toplantı öğleden sonra saat üçte sona erdi.
Translate from Turkish to English

Işık kirliliği, dünyadaki insanların üçte birinin Samanyolu'nu görmelerini engeller.
Translate from Turkish to English

Işık kirliliği, insanlığın üçte birinin Samanyolu'nu görmesini engeller.
Translate from Turkish to English

Yapılması gerekenlerden sadece üçte birini yaptık.
Translate from Turkish to English

27 Şubat akşam üçte birbirimizi görebilir miyiz?
Translate from Turkish to English

Öğrencilerin üçte ikisinin neden öğrenci toplantısına katılmadığını biliyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Otobüsle giderseniz, yaklaşık olarak zamanın yaklaşık üçte birine oraya gidebilirsiniz.
Translate from Turkish to English

Uçak saat üçte gelecek.
Translate from Turkish to English

Bu gece buradaki insanların üçte ikisi Kanadalı.
Translate from Turkish to English

Perdeyi kapatan gol doksan artı üçte Ali'den geldi.
Translate from Turkish to English

Tom maaşının üçte birini kiraya harcıyor.
Translate from Turkish to English

Maçın üçte birlik dilimi geride kaldı.
Translate from Turkish to English

Karşılaşmanın üçte ikilik bölümü tamamlandı.
Translate from Turkish to English

Banka sabahları saat dokuzda açılıp öğlen saat üçte kapanır.
Translate from Turkish to English