Apprenez à utiliser çocuklarını dans une phrase en Turc. Plus de 100 exemples soigneusement sélectionnés.
Traduisez dans Safari et d'autres applications macOS en un clic.
Traduisez dans Safari, Mail, les PDF et d'autres applications en un clic.
Traduction en double-cliquant pour tous les sites web et les sous-titres Netflix.
Installez gratuitementInstallez-le sur Chrome (ou tout autre navigateur) sur votre ordinateur et lisez Internet comme s'il n'y avait pas de langues étrangères.
Installez gratuitement
O, çocuklarını kendi etrafına topladı.
Translate from Turc to Français
Çoğu ebeveyn, kendi çocuklarını, dünyada en iyi olarak görüyor.
Translate from Turc to Français
Anneler çoğunlukla çocuklarını şımartırlar.
Translate from Turc to Français
Ebeveynler çocuklarını dürüstlük ve sıkı çalışmanın önemi üzerine etkilemeye çalışıyorlar.
Translate from Turc to Français
O, çocuklarını asla tekrar görmeyecekti.
Translate from Turc to Français
Neden Amerikalı anne ve babalar çocuklarını övüyorlar?
Translate from Turc to Français
Tom ve Mary gelecek ay ilk çocuklarını bekliyorlar.
Translate from Turc to Français
Tom ve Mary çocuklarını nasıl yetiştirecekleri konusunda her zaman tartışıyorlar.
Translate from Turc to Français
Tom arsız çocuklarını kontrol edemeyen ebeveynlerden nefret ediyor.
Translate from Turc to Français
Tom çocuklarını Mary'ye emanet etmiyor.
Translate from Turc to Français
O çocuklarını terk etti.
Translate from Turc to Français
O çocuklarını boğulmaktan kurtardı.
Translate from Turc to Français
Judy çocuklarını yatağa gönderdi.
Translate from Turc to Français
Tom yılda bir ya da iki kez çocuklarını yanında işe getirir.
Translate from Turc to Français
Tom çocuklarını üniversiteye göndermeyi göze alamaz.
Translate from Turc to Français
Tom çocuklarını kontrol edemiyor.
Translate from Turc to Français
O, çocuklarını sever.
Translate from Turc to Français
Tom, Mary'nin çocuklarını seviyor.
Translate from Turc to Français
O, çocuklarını terk etti.
Translate from Turc to Français
Ebeveynler çocuklarını severler.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını seninle birlikte getir.
Translate from Turc to Français
O, çocuklarını arkada bıraktı.
Translate from Turc to Français
O bütün zamanını erkek çocuklarını düşünerek geçirir.
Translate from Turc to Français
O her zaman köpeğini beslemeden önce çocuklarını besledi.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını etrafında topladı.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını okula yolcu etti.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını odaya çağırdı.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını başkalarıyla kıyaslama.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını sık sık hayvanat bahçesine götürür.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını yetiştirmede otoriterdi.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını dürüst yetiştirdi.
Translate from Turc to Français
Yağmurda çocuklarını dışarıya göndermedi.
Translate from Turc to Français
Onlar kendi çocuklarını sever.
Translate from Turc to Français
O öldü ve çok sevdiği çocuklarını geride bıraktı.
Translate from Turc to Français
Tüm çocuklarını anne sütü ile beslediğin doğru mu?
Translate from Turc to Français
Anneler çocuklarını affeder ya babalar?
Translate from Turc to Français
O kendi çocuklarını sever.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını iyi yiyeceklerle beslemen önemlidir.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını yetiştirme tarzları oldukça farklı.
Translate from Turc to Français
Tom çocuklarını yanında getirdi.
Translate from Turc to Français
Tom karısını ve çocuklarını terk etti.
Translate from Turc to Français
Karısını ve çocuklarını terk etti.
Translate from Turc to Français
Tom çocuklarını cezalandırdı.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını ayırma.
Translate from Turc to Français
Tom her zaman çocuklarını yeni şeyler denemeye teşvik ediyor.
Translate from Turc to Français
Bazı anne babalar, çocuklarını yalan söylediklerinde cezalandırmazlar.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını aradı ama hiçbir yerde onları bulamadı.
Translate from Turc to Français
Anne babalar, yaramazlık yaptıkları için çocuklarını cezalandırıyorlar.
Translate from Turc to Français
Neden çocuklarını terk eden bu kadar baba var?
Translate from Turc to Français
Çocuklarını cezalandırdı.
Translate from Turc to Français
Tom çocuklarını terk etti.
Translate from Turc to Français
Tom çocuklarını parka götürdü.
Translate from Turc to Français
Tom dün öğleden sonra çocuklarını parka götürdü.
Translate from Turc to Français
Tom ve Mary çocuklarını severler.
Translate from Turc to Français
Tom eşini ve çocuklarını terk etti.
Translate from Turc to Français
Tom yanında karısını ve çocuklarını getirebilir.
Translate from Turc to Français
Mary çocuklarını döverdi.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını bırakmadı.
Translate from Turc to Français
Sen hiç karını ve çocuklarını mutlu ettin mi?
Translate from Turc to Français
Sen hiç çocuklarını plaja götürdün mü?
Translate from Turc to Français
Sen hiç diyete gitmeleri için çocuklarını teşvik ettin mi?
Translate from Turc to Français
Sen hiç çocuklarını öptün mü? Hatta onlara bakmadan!
Translate from Turc to Français
Mary çocuklarını başıboş bıraktığı için John'u suçladı.
Translate from Turc to Français
Ne tür insan okuldan sonra çocuklarını almayı unutur.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını aylar önce kaydetmeliydin.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını terk edeceksin.
Translate from Turc to Français
Tom çocuklarını sık sık hayvanat bahçesine götürür.
Translate from Turc to Français
Bu bekar anne sadece kira ödeyebilmek ve çocuklarını besleyebilmek için iki işte çalışıyor.
Translate from Turc to Français
Tom çocuklarını sever.
Translate from Turc to Français
Satürn çocuklarını yedi.
Translate from Turc to Français
Onlar çocuklarını her gün yüzlerce kez öperler.
Translate from Turc to Français
Tom çocuklarını hayvanat bahçesine götürdü.
Translate from Turc to Français
O, sigara içerek çocuklarını hasta ediyor.
Translate from Turc to Français
O, sigara içmesi nedeniyle çocuklarını hasta ediyor.
Translate from Turc to Français
Tom kendini ve çocuklarını riske attı.
Translate from Turc to Français
Onlar çocuklarını terk ettiler.
Translate from Turc to Français
Onlar kendi çocuklarını terk ettiler.
Translate from Turc to Français
O, çocuklarını eğitmek için saçını süpürge etti.
Translate from Turc to Français
O, çocuklarını dövdü.
Translate from Turc to Français
Anneler çocuklarını caddelerde oynamaktan korumalı.
Translate from Turc to Français
Ebeveynler çocuklarını okumaya teşvik etmeli.
Translate from Turc to Français
Herkesin çocuklarını getirmesini istiyorum.
Translate from Turc to Français
O, çocuklarını Fince öğrenmesi için cesaretlendirdi.
Translate from Turc to Français
Anneler bütün çocuklarını eşit olarak sevmeli.
Translate from Turc to Français
Ebeveynler çocuklarını onlara yabancılar tarafından verilen yiyecekleri yememesi konusunda uyarırlar.
Translate from Turc to Français
Tom çocuklarını erken yatırdı.
Translate from Turc to Français
Dan çocuklarını Londra'da büyüttü.
Translate from Turc to Français
Tom elbette çocuklarını sever.
Translate from Turc to Français
Ben onların çocuklarını büyülemiyorum.
Translate from Turc to Français
Senin lanet çocuklarını bulup yakacağım.
Translate from Turc to Français
O, çocuklarını geri istedi.
Translate from Turc to Français
O, çocuklarını nasıl terbiye ediyor?
Translate from Turc to Français
Sen çocuklarını nasıl terbiye ediyorsun?
Translate from Turc to Français
O, çocuklarını nasıl yetiştiriyor?
Translate from Turc to Français
Sen çocuklarını nasıl yetiştiriyorsun?
Translate from Turc to Français
Adam karısının çocuklarını izlemesini izledi.
Translate from Turc to Français
Ben onların çocuklarını ağlatmıyorum.
Translate from Turc to Français
Dan kendini ve çocuklarını riske attı.
Translate from Turc to Français
Karısını ve çocuklarını asla bir daha görmesi gerekmedi.
Translate from Turc to Français
Tom çocuklarını asla incitmezdi.
Translate from Turc to Français
Çocuklarını döven ebeveynler gerçekten beni çok kızdırıyor.
Translate from Turc to Français
Consultez également les mots suivants : verdi, bedenimiz, renk, mevcut, Jim, çağırırlar, Bence, yarın, yağmur, yağmayacak.