学习如何在土耳其语句子中使用ortadan。超过100个精心挑选的例子。
Oksijen olmasaydı bütün hayvanlar uzun zaman önce ortadan kalkmış olurdu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Anlaşmazlık tamamen ortadan kalktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Birçok eski gelenek yavaş yavaş ortadan kalkıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom bir iz bırakmadan ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sınırsız hoşgörü hoşgörünün ortadan kalkmasına yol açar. Hoşgörüsüz olanlara bile sınırsız hoşgörüyü uzatırsak, hoşgörülü bir toplumu hoşgörüsüzlerin saldırısına karşı korumaya hazır değilsek, o halde hoş görülü tahrip olacak ve onunla birlikte hoşgörü de.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, karışıklıktan yararlanarak ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Geri döndüğümde, çantam bir iz bırakmadan ortadan kaybolmuştu.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, sınıf ayrımlarının ortadan kaldırılmasını savundu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu tabloyu ortadan kaldır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Cüzdanını ortadan kaldır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ben tüm kitapları ortadan kaldırdım.
Translate from 土耳其语 to 中文
Biz şiddeti ortadan kaldırmalıyız.
Translate from 土耳其语 to 中文
Savaşı nasıl ortadan kaldıracağız ?
Translate from 土耳其语 to 中文
Çocukken ,ölürsem dünyanın hemen ortadan kaybolacağını düşündüm.Ne çocukça bir aldanma!Ben sadece dünyanın bensiz devam edip var olacağını kabullenemiyordum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Günün birinde oğlan, iz bırakmadan ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom uyandığında Mary'nin ortadan kaybolduğunu anladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom karanlıkta ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ertesi sabah herhangi bir açıklama yapmadan ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ortadan kaybolmuş görünüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yoksulluk tesadüf değildir. Kölelik ve apartheid gibi insan ürünüdür ve insan etkinlikleriyle ortadan kaldırılabilir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Uçak ortadan kaybolmuş görünüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary önceden buradaydılar ama şimdi ortadan yok oldular.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bir fincan kahve, baş ağrımı ortadan kaldırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ona bir emanet verdim ve sonra o ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom banka hesaplarını boşaltıp ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu gelenek ortadan kaldırılmalıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu, ateşi ortadan kaldırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bir anda ortadan yok oldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu sorun sanki sihirle ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu gazete altı yıl sonra ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ortadan kaybolmak zorundasın.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırmak için bir fırsat istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yaşlı askerler asla ölmezler, onlar sadece yavaş yavaş ortadan kaybolurlar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom iz bırakmadan ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom üç gün önce ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kameranı ortadan kaldır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Toplantıda kullandığımız bütün kağıtları ortadan kaldırmam istendi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Böylesine kötü bir geleneği ortadan kaldırmalıyız.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom geçen ay ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Okul idaremiz o okul kuralını ortadan kaldırmaya karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bush diğer ülkeleri ortadan kaldırmak için askeri birlikleri göndermedi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Futbolu ortadan kaldıralım!
Translate from 土耳其语 to 中文
"Peki, Tom'a ne oldu?" "O ortadan kayboldu." "Gerçekten mi?"
Translate from 土耳其语 to 中文
O sorun ortadan kaldırıldı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kuş gribi ortadan kaldırıldı mı?
Translate from 土耳其语 to 中文
Birçok ülke nükleer silahları ortadan kaldırmak için bir antlaşma imzaladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırmak istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu garip gelebilir ama o aniden ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kağıdı ortadan katla.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırmak istedi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tüm ayrımcılığı ortadan kaldırmak için her türlü çabayı sarf etmeliyiz.
Translate from 土耳其语 to 中文
Eğer tanrı gerkçekten var olsaydı, onu ortadan kaldırmak gerekli olabilirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Hileyi ortadan kaldırmak zor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Hükümet cehaleti ortadan kaldırmak için ortak çabalar sarf etmiştir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ben sadece ortadan kaybolmak istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu sorunu nasıl ortadan kaldırırız?
Translate from 土耳其语 to 中文
Ertesi sabah, Caroll Stadt ortadan kaybolmuştu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Garip bir biçimde, o aniden ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Biz böyle kötü gelenekleri ortadan kaldırmalıyız.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bir bilgisayar yazım denetleyicisi aynı zamanda pek çok yazım hatalarını da ortadan kaldırabilir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Böyle bir geleneği ortadan kaldırmalıyız.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sorunlarını ortadan kaldırabilirim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu sorun ortadan kalkmıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ülkede sıtmayı ortadan kaldırmak için toplu bir çaba gereklidir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sadece herhangi bir şüpheyi ortadan kaldırmak için, artık ailemle birlikte yaşıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom kütükleri ortadan kesti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom kütükleri testereyle ortadan kesti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ortadan kaybolacağım.
Translate from 土耳其语 to 中文
Hatta bu sözler bir gün ortadan kaybolacaktır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu, yıllar boyunca yaptığımız tüm ilerlemeleri ortadan kaldırmakla tehdit ediyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ortadan kaybolmak istedim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tüm galaksilerin aniden ortadan kaybolması alışılmadık değil.
Translate from 土耳其语 to 中文
Faşizm her ne pahasına olursa olsun ortadan kaldırılacak toplumsal bir patolojidir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Esmer tenli tıknaz bir adam Mary'nin el çantasını kaptı ve kalabalığa doğru ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Çatal bıçak takımı ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Zorla ortadan kaybolmak insanlığa karşı bir suçtur.
Translate from 土耳其语 to 中文
Irk ayrımını ortadan kaldırmaya yönelik çabalarımıza devam edeceğiz.
Translate from 土耳其语 to 中文
Uyuşturucu trafiğini, kök ve dalları ortadan kaldırmalıyız.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bütün kusurları ortadan kaldırdılar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Annesi kızına bu oyuncakları ortadan kaldırmasını söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Fadıl'ın Leyla'nın ortadan kaybolmasıyla ilişkili olduğuyla ilgili hiç kanıt yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Emekli maaşları ortadan kaldırılmalıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Fadıl uzun süreli dönemlerle ortadan kaybolmaya başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Fadıl, koyotların ve diğer hayvanların Leyla'nın cesedini ortadan kaldıracağını umuyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Fadıl cesedi ortadan kaldırmaya çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Fadıl az önce ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Fadıl, Leyla'yı Rami'nin cesedini ortadan kaldırmaya zorladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
O ne yapmak zorunda olduğunu görür görmez, ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un Mary'nin ortadan kaybolmasıyla ilgisi yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlar özgürlüklerini korumak istemiyorlar. Onlar onları ortadan kaldırmak istiyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Park ücretlerini ortadan kaldırabiliriz
Translate from 土耳其语 to 中文
BM, uluslararası krizleri ortadan kaldırmada ve çatışmaları önlemede önemli bir rol oynadı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yoksulluğun ortadan kaldırılması bir numaralı amacımız olmalıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yoksulluğun ortadan kaldırılması ana hedefimiz olmalıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Suçu azaltmanın yolu yoksulluğu ortadan kaldırmaktır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu gelenek günümüzde ortadan kalkıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sami yeni bir hayata başlamak için ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Seyahat için zamanı ya da parası olmayanları ortadan kaldırmak için birleşelim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom telefonunu ortadan kaldırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tek kelime bile etmeden ortadan kayboldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Liderler, ekonomik büyümenin önündeki engelleri ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文