Perry ondan değerli bilgi aldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Lütfen değerli şeyleri burada bırakmayın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazı değerli taşlar akuamarin, ametist, zümrüt, kuvars ve yakuttur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Değerli şeyler bankanın korumasındadır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Değerli şeylerini güvenli bir yerde muhafaza etmelisin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Güvenlik için kadın, değerli şeylerini bankada sakladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ocaklarda değerli mineraller kazıp çıkarılır.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, senin ne kadar değerli olduğunla ilgili değil fakat sana sahip oldukları için ne kadar ödeyecekleri ile ilgilidir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben değerli eşyalarımı kurtarmak istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiçbir şey sağlıktan daha değerli değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiçbir şey sevgi kadar değerli değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun hayal edebileceğinden daha değerli bir yüzüğü var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu malzemeler son derece değerli oldu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Zaman en değerli şeydir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Zaman çok değerli bir şeydir, bu yüzden onu en iyi şekilde kullanmamız gerekir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiçbir şey zamandan daha değerli değildir fakat hiçbir şey daha az değerli değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiçbir şey zamandan daha değerli değildir fakat hiçbir şey daha az değerli değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiçbir şey zaman kadar değerli değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Genellikle hiçbir şeyin zamandan daha değerli olmadığın söylenilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ona hiçbir şey broşundan daha değerli değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom değerli eşyalarını bir kasaya koydu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu kitap benim için çok değerli.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiçbir şey dostluk kadar değerli değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

O kamera Tom'un en değerli eşyası.
Translate from 土耳其语 to 中文

Jack annesinin değerli bir vazosunu kırdı, ama bilerek yapmadı, bu yüzden o kızmadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun bir sürü değerli kitapları var.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, değerli bir deneyimdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, değerli bir yüzük takıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben onun tavsiyesini değerli olarak görüyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun çok sayıda değerli tabloları var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Lütfen resepsiyonda değerli eşyalarınızı kontrol edin.
Translate from 土耳其语 to 中文

O benim için çok değerli.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sağlık değerli bir hazinedir, kıymeti sadece hasta olunca bilinir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Değerli eşyalarınızı kasaya koyun.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir kişinin kazanabileceği en değerli beceri, kendini düşünebilme yeteneğidir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sonunda, değerli taş onun ellerindeydi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çok değerli bir keşif yaptı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sağlık en değerli şeydir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu kasa değerli eşyaları saklamak içindir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Saatiniz çok değerli görünüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Takımımızda en değerli oyuncudur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiçbir şey iyi bir sağlıktan daha değerli değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir maden değerli madenleri bulduğun yerdir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Değerli zamanınızı aldığım için üzgünüm.
Translate from 土耳其语 to 中文

Chris, Beth'in değerli kol saatini bulamadığını duyduğunda üzüntüsünü gizleyemedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Perry ondan değerli bilgiler elde etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu kitaplar bizim için çok değerli.
Translate from 土耳其语 to 中文

Arkadaşlığın benim için değerli.
Translate from 土耳其语 to 中文

Arkadaşlık kadar değerli bir şey yoktur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Değerli bir ders öğrendim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bugün değerli bir ders öğrendim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Zamanının değerli olduğunu biliyorum ama sadece bir soru sorabilir miyim?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bunun ne kadar değerli olduğunu düşünüyorsun?
Translate from 土耳其语 to 中文

Değerli zamanımızı boşa harcıyoruz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom değerli bir müşteri.
Translate from 土耳其语 to 中文

Değerli zamanı boşa harcıyorsun.
Translate from 土耳其语 to 中文

En değerli varlığın nedir?
Translate from 土耳其语 to 中文

Değerli çok az zamanımız var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu gece değerli bir ders öğrendim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sevgi kadar değerli hiçbir şey yoktur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazı değerli eşyalarımı kontrol etmek istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, şirketimiz için değerli bir kazanımdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Değerli vaktinizi suistimal etmek istemem.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çok fazla insan değerli vaktini boşa harcar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Senin için önemsiz ancak başka insanlar için değerli olan bir paran varsa; onu iyilik yapmak için kullan.
Translate from 土耳其语 to 中文

10 lira senin için değersiz bir paraysa, onu yardım için kullanarak çok değerli hale getirebilirsin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Seninle yaptıklarımızı değil, yapmak istediklerimizi konuşalım. Çünkü gelecek geçmişten daha değerli.
Translate from 土耳其语 to 中文

Her şey çok değerli.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir çocuktan daha değerli hazine yoktur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu bölge, değerli madenler üretir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom çok değerli bir keşif yaptı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom birkaç çok değerli tablolara sahip.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom o tablonun o kadar değerli olduğunu fark etmeyebilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un değerli eşyalarını nereye sakladığını bilen tek kişi benim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Değerli bir ders öğrendiğini düşünüyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom takımımızdaki en değerli oyuncu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Takımınızın değerli bir üyesi olabileceğimi umuyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

O birçok değerli eserlere sahip.
Translate from 土耳其语 to 中文

O çok değerli tablolara sahip.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz değerli zaman kaybettik.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu kitap fen öğrencileri için çok değerli.
Translate from 土耳其语 to 中文

O gerçekten çok değerli mi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bunun değerli bir şey olduğunu düşünüyor musun?
Translate from 土耳其语 to 中文

Burada değerli zamanı boşa harcıyoruz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary benim için çok değerli.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu değerli midir?
Translate from 土耳其语 to 中文

Yakutlar dünyanın en güzel değerli taşlarından biridir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary çok değerli bir yüzük takıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom benim değerli bir arkadaşım.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, takımımızdaki en değerli oyuncudur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiçbir şey arkadaşlıktan daha değerli değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun değerli bir şey olduğunu düşünüyor musun?
Translate from 土耳其语 to 中文

O çok değerli bir elmas yüzük çaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Uygun olan bir çelik kasaya değerli eşyalarımı koymak istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Köpek kulaklı sayfalar kitapları daha az değerli yaptı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sizin için kara elmas, kandan daha değerli değil mi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Hastalık gelene kadar sağlık değerli değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onur sahip olduğumuz en değerli şey.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, şirket için değerli bir şey.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiçbir şey aşktan daha değerli değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

O çok değerli bir kol saatine sahip.
Translate from 土耳其语 to 中文