Ailesinin dengeli biçimde beslenmesini sağlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Herkes cümlelerin doğru seslendirilmesini ve doğru bir biçimde yazılmasını sağlamak için yardımcı olabilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Öyle kaba bir biçimde konuşulmaya alışkın değilim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz mükemmel bir biçimde geçindik.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom kesinlikle ikna edici biçimde konuşuyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, çocuğu yumuşak bir biçimde yere yatırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Belediye başkanını sert bir biçimde eleştirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sabit bir biçimde durarak elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Servetin adil bir biçimde dağıldığı bir toplum hayal ediyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

O durumu bu kadar mantıklı bir biçimde ortaya koyarken benim ne demem gerekiyor?
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun utanç verici bir biçimde davrandıklarını söylediler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun sekreteri üç dili iyi biçimde konuşabiliyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sınavı çok başarılı bir biçimde geçtim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Şaşırtıcı biçimde, şarkı söylemede iyiydi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Önerisini çok nazik biçimde yaptı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Durum çarpıcı bir biçimde değişti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Borsa ciddi biçimde durgun.
Translate from 土耳其语 to 中文

Trafik kazasında ciddi biçimde yaralandı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir trafik kazasında ciddi biçimde yaralanmıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Rakibini sert bir biçimde eleştirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Açıklama hiçbir biçimde tatmin edici değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onları çok içten bir biçimde karşıladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yazar cinayet davasını inandırıcı biçimde açıkladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Haksız biçimde muamele edilmekten şikâyet etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Fransızca konuşabilir, üstelik akıcı biçimde.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary eve giderken beklenmedik bir biçimde John'a rastladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hatalarla dolu uyduruk biçimde yazılmış bir raporu karalama.
Translate from 土耳其语 to 中文

İnanılmaz biçimde yorgunum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom makul biçimde meraklı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Fransızcayı akıcı biçimde konuşur mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom oldukça akıcı biçimde Fransızca konuştu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Fransızcayı akıcı biçimde konuşmak istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom çok iyi biçimde Fransızca konuşmaz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un Fransızcası şaşırtıcı biçimde iyi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Fransızcayı akıcı biçimde konuşabilmeyi istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Akıcı biçimde Fransızca konuşmayı öğrenmeyi gerçekten istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom olağanüstü biçimde bencil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazarov inadından vazgeçerek aşkını itiraf ediyor fakat Odintsova tarafından kaba bir biçimde reddediliyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Birbirimizi suçlamaktan vazgeçelim ve beraber mutlu bir biçimde yaşayalım olmaz mı?
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gergin biçimde izledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gergin biçimde bekledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Lütfen oturmuş biçimde kalın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom sinirli bir biçimde başını salladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gergin biçimde içeri girdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gergin biçimde güldü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gergin biçimde üfledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Telefon soygunu olağanüstü bir biçimde engellendi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom beklenmedik biçimde çevik.
Translate from 土耳其语 to 中文

Elinizden geldiği kadar kendinizi açık biçimde ifade edin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Güneş olmasa hiçbir biçimde yaşayamayız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kim çok çekici bir biçimde giyinmiş.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çocukların dikkat çekecek biçimde ahlaklı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gergin biçimde ayağa kalktı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ciddi biçimde yaralanmış olabilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'yi romantik bir biçimde öptü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bu gece alışılmadık biçimde geveze.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom korkunç biçimde.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gözlerini sık biçimde kapattı ve acıya dayandı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un sağ eli kontrol edilemez bir biçimde titremeye başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gergin biçimde odaya girdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom onu yanlış biçimde yaptığını biliyor muydu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Annesi çocuğu ihtiyatlı biçimde gözledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yüksek sesle ve uygunsuz bir biçimde güldü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gergin bir biçimde parmaklarını masaya vuruyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Gökyüzü açık ve rüzgar ferahlatıcı biçimde serin. Dışarıda geçirmek için harika bir gün.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tüm bu mallar ağır biçimde vergilendiriliyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Güvenli biçimde nasıl kilo verilir bilmek istiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O kitap etkin biçimde yazmana yardım ediyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yoğun biçimde beni eleştirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beni yoğun biçimde eleştirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Cümle doğru ama onu farklı bir biçimde ifade edebilirdim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Aile beni çok sıcak bir biçimde karşıladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Patlamadan hemen önce, şüpheli bir biçimde davranan bir adam görüldü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Teşvik paketi ağır biçimde eleştirildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kral, krallığını adil biçimde yönetti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom garip biçimde davranıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Garip biçimde davranmaya başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bebeği uyandırmamak için hareketsiz bir biçimde orada oturuyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kraliçe mutlu bir biçimde gülümsüyor. İngiltere, İskoçya'nın bir parçası olarak kalabilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kiril alfabesini öğrenmek çok kolaydır ama Kiril alfabesiyle yazılmış metinleri akıcı bir biçimde okumak Rusçayı yeni öğrenenler için çok zordur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Soluksuz biçimde zarların atılmasını beklersin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yer utanç verici bir biçimde bakımsızdı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onlar uyumlu bir biçimde yaşıyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un yüzü kötü bir biçimde çürük.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düşünceni daha açık bir biçimde açıkla!
Translate from 土耳其语 to 中文

Kimse durumu net biçimde göremiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, senin kadar dikkatli bir biçimde araba kullanır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ayrıntılı bir biçimde açıklamak için vaktim yok.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ne ima ettiğini bildiğimden emin değilim. Lütfen mümkünse onu farklı biçimde ifade et.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bunu doğru biçimde açıklamak için Fransızcayı yeterince iyi konuşabilip konuşamadığımı bilmiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Borsa bugün şaşırtıcı biçimde sakindi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom inanılmaz biçimde aptal.
Translate from 土耳其语 to 中文

Burası garip biçimde sessiz.
Translate from 土耳其语 to 中文

O akıcı bir biçimde Çince konuşur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ciddi bir biçimde yaralandı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gergin biçimde Mary'ye bakıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gergin bir biçimde pencereden dışarıya baktı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu politikanın bir sonucu olarak fiyatlar sert bir biçimde yükseldi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gergin biçimde doktora baktı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O cümle doğru bir biçimde nasıl çevirilir bilmiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

İki kız kardeş çok barışçıl bir biçimde yaşadılar.
Translate from 土耳其语 to 中文