Ay bulutların üzerinde kaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Masanın üzerinde bir kedi var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Masanın üzerinde bir kitap var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Masanın üzerinde bir elma var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sıranın üzerinde bir elma var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kedi paspasın üzerinde.
Translate from 土耳其语 to 中文

Masanın üzerinde bir şişe şarap var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tokyo borsasında, yaklaşık 450 şirketin hisse senetleri sayaç üzerinde işlem gördü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tokyo borsasında, aşağı yukarı 450 şirketin hisse senetleri sayaç üzerinde işlem gördü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Masanın üzerinde bir kavun var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ayaklarımın üzerinde güçlükle durabiliyordum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Masanın üzerinde bir çiçek görüyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu şapka üzerinde iyi durdu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yol üzerinde bir gün senin için iyidir.
Translate from 土耳其语 to 中文

İki çocuk çitin üzerinde oturuyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dağın üzerinde bir sürü maymun var.
Translate from 土耳其语 to 中文

İki çocuk çitin üzerinde oturuyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu proje üzerinde ortaklaşa çalıştılar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Köpek topuklarının üzerinde yürüyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazı öğretmenler, öğrencilerinin üzerinde büyük bir etkiye sahiptirler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yaşlı adam doksanın üzerinde.
Translate from 土耳其语 to 中文

Meslektaşım raporun üzerinde oynama yaptı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bataklık arazi üzerinde binalar yapamazsın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Gölün üzerinde yüzlerce kuş vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Lütfen onun üzerinde düşün.
Translate from 土耳其语 to 中文

Benim köyümde, bir dere üzerinde küçük, dar bir yaya köprüsü vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Büyük anlaşmazlıklara karşı zorlu bir mücadeleden sonra, onlar nihayet şirketi tekrar kendi ayakları üzerinde durdurdular.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz yeni bir proje üzerinde başladık.
Translate from 土耳其语 to 中文

O kırmızı kazak üzerinde iyi görünüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O genç görünüyor, ama gerçekte o, 40 yaşın üzerinde.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz farklı düzlemler üzerinde tartışıyorduk.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir barış anlaşması üzerinde anlaşmak için İngiltere'nin hiç acelesi yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文

En büyük İngilizce Sözlük 450.000' in üzerinde kelimeye sahiptir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun bir tepenin üzerinde yer alan evinin güzel bir manzarası var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tepenin üzerinde duran şu kuleye bak.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz Pasifik üzerinde uçuyoruz.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, başının üzerinde durdu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu göl üzerinde paten yapmak güvenlidir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ayna parçaları zemin üzerinde dağıldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Muhalefet partisi hâlâ ısrarla skandal üzerinde duruyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların çevre üzerinde herhangi bir etkisi yok.
Translate from 土耳其语 to 中文

Aktris, sahne üzerinde geriye düştü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bayan Klein 80 yaşın üzerinde, ama hâlâ çok aktif.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sendikanın muhafazakâr bir parti üzerinde baskın bir etkisi var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Önermenin geçerli olup olmadığı üzerinde düşünmelisin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Porto Riko'nun harita üzerinde nerede olduğunu bana göster.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun o kadar üzerinde titrememelisin. O bağımsız olmayı öğrenmeli.
Translate from 土耳其语 to 中文

Arabam buz üzerinde savrulduğunda, korkunçtu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu nesne su üzerinde yüzmek için yeterince hafif.
Translate from 土耳其语 to 中文

" Dünyanın çevresinin iyiliği için söylüyorum," ama aslında o "Dünya üzerinde yaşayan insanların iyiliği için. "
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir bebek olarak dört ayak üzerinde emekler, sonra iki bacak üstünde yürümeyi öğrenir, sonunda yaşlılıkta bir değneye ihtiyacı olur.
Translate from 土耳其语 to 中文

İnsanların hayvanlar ve kuşlar üzerinde hakimiyeti var mıdır?
Translate from 土耳其语 to 中文

O bir şey üzerinde yoğunlaştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, yirminin üzerinde olamaz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Öğrenmeniz gereken ilk şey, kendi fikirleriniz üzerinde durmak.
Translate from 土耳其语 to 中文

Madde üzerinde konuşalım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Konu üzerinde konuşalım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Şehrin üzerinde kara bulutlar vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben yeni kitabım üzerinde çalışıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Masanın üzerinde bir kedi var mı?
Translate from 土耳其语 to 中文

Masanın üzerinde asılı bir lamba vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un o proje üzerinde çok fazla zaman harcamayı planladığından şüpheliyim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Amerika Birleşik Devletleri ve Çin gibi farklı dilleri olan iki güçlü devlet ilköğretim okullarında Esperanto deneysel öğretimi üzerinde anlaşmaya varsalardı ne olurdu?
Translate from 土耳其语 to 中文

O otuz yaşın üzerinde olamaz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben onun otuz yaşın üzerinde olduğunu tahmin ediyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Adam altmış'ın üzerinde olmalı, zira saçı beyazlamış.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ana karayolu üzerinde trafik kazası oldu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çocuklar buz üzerinde kayıyorlardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben bulutların üzerinde uçtum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben bulutların üzerinde uçmak istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

John tablo üzerinde hak iddia etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun planı o nehir üzerinde bir köprü inşa etmektir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Aslanların şahinler üzerinde kolay bir galibiyeti vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir at üzerinde para yatırmak akıllıca değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gergin bir ip üzerinde dengesini sağlamaktadır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kitaplar masanın üzerinde.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu kış sıcaklık ortalamanın üzerinde.
Translate from 土耳其语 to 中文

Montaj hattı üzerinde çalışırken, Tom'un parmakları mahvoldu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom şişme bir bot üzerinde nehrin aşağısına gitti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom onun üzerinde düşünmek istiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom başının üzerinde durdu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom elma ağacının altında çimin üzerinde uzanıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom günün daha iyi bir kısmı boyunca rapor üzerinde çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

John kafasını suyun üzerinde tuttu.
Translate from 土耳其语 to 中文

O işle, o ayda 500 doların üzerinde kazanmaktadır.
Translate from 土耳其语 to 中文

O işten, ayda 500 doların üzerinde kazanmaktadır.
Translate from 土耳其语 to 中文

O işte, ayda 500 doların üzerinde kazanıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tatoeba.org da çevrimiçi bulunabilen, Tatoeba Projesi birçok dile çevrilmiş örnek cümlelerden oluşan büyük bir veritabanı oluşturma üzerinde çalışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O sağlığa zenginliğin üzerinde değer verir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Polis onu yolun kenarına çektiği zaman hız limitinin üzerinde 50 ile gidiyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin muhtemelen otuzun üzerinde olduğunu düşündü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom birazcık hız limitinin üzerinde sürerse vaktinde havaalanına yetişebileceğini düşündü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un tek bacağı üzerinde durma sorunu var.
Translate from 土耳其语 to 中文

O buz üzerinde bir ev yaptı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bir sal üzerinde nehirden aşağı süzülüyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un üzerinde duracağı bir bacağı yok.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom konu üzerinde uzun süre düşündükten sonra fikrini değiştirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin otuzun üzerinde olduğuna inanamıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary hafta sonunu bir yazboz üzerinde geçirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary, herhangi bir şey üzerinde anlaşmış görünmüyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'ye seçenekleri üzerinde düşünmek için biraz zaman almayı tavsiye etti.
Translate from 土耳其语 to 中文