Nepalce'nin yerel adı "नेपाली"'dir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tsezcenin yerel adı "cezyas mec"'dir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Didocanın yerel adı "cezyas mec"'dir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gotland'te kirpi, yerel bir semboldür.
Translate from Türkçe to Türkçe

Napoli belediye başkanı, saldırıya uğradıktan kısa bir süre sonra yerel halk tarafından dövülen bir Amerikalı turistten özür diledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben yerel bir şirkette staj yapacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom her gün yerel kahve dükkanında kahvaltı yapar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu çömlek yerel bir sanatçı tarafından yapıldı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom günün çoğunu yerel bir dergi için bir makale yazarak geçirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel doğal yaşamı korumak için gücü dahilinde her şeyi yapmaya söz verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel bir indirimli mağazada ihtiyacı olan birçok şeyi satın alabilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom egzersiz yapmak için yerel spor salonuna gidiyor
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom, yerel bir spor salonunda ağırlık antrenmanı yaptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu yerel bir tren mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben genellikle yerel bir mağazada giysi satın alırım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel bir lisede hademe olarak işi kabul etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biraz yerel şaraba sahibiz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu yerel gazete, haftada bir yayınlanır
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel bara takılır.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, yerel üniversitede birkaç gece dersi için sözleşme imzaladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel hükümetin evsizlere yardım etmesine acil bir ihtiyaç var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tokyo'da şimdi yerel saat nedir?
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel politikacılarıyla temas ettiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gemiyi inşa etmek için yerel ahşap kullandılar.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, yerel topluluklarında bir sorundu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel bir hastanede bir hemşire olarak çalışıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar yerel yönetimin üyeleriydi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Açık hava pazarları yerel çiftliklerde yetiştirilen gıdaları satar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu, insanların evliliğe karşı tavrındaki bir değişiklik ve 24 saat açık olan ve genç insanların daha kolay yaşamalarını sağlayan fast food restoranlar ve yerel dükkanlardan dolayı olabilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel trenler bu programa dahil mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Bazen yüzmek için yerel havuza giderim ama okyanusta yüzmeyi tercih ederim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel siyasette aktiftir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel astronomi kulübünün başkanıdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Turistler seyahat ederken yerel kültürlere uymaya dikkat etmeliler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel kahve dükkanında çalışmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Öğle yemeği için yerel bir restoranda durduk.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir yerel televizyon kanalı için video çekti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kentimizde yerel bir gazetemiz var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Harry yerel bir süpermarkette yarı zamanlı olarak çalışıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ona yerel koşullar hakkında biraz bilgi verebilirsen müteşekkir olurum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu ürün yerel tüketim için kullanılmalıdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel üniversitede Budizm ve elektromekanik okudu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel çiftliklerden birinde iş buldu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel geleneklere saygı duymak zorundayız.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çocuklarımızın hepsi yerel okula gidiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Eski kanepeni satmak istiyorsan neden yerel bir gazeteye bir reklam koymuyorsun?
Translate from Türkçe to Türkçe

Hiçbirimiz yerel halk değiliz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel bir hastanede çalışıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Belki güvenilir bir ev boyacısı için yerel bir gazeteye ilan vermeliyiz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Canlı müziği sevebileceğim yerel bir jazz kulübüne gitmek istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel törelere alışmalısın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Eşim yerel bir hastanede bir hemşire olarak çalışıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Siz yerel halk değilsiniz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom her cuma gecesi yerel bir barda şarkı söyler ve gitar çalar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dan yerel bir silah dükkanına gitti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel gazete için yazılar yazardı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary yerel bir kafede bir garson olarak çalışıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel bir okulda İngilizce öğretiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Seyahat ederken, yerel bira denemelisiniz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Doları yerel para birimine dönüştürmelisiniz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel ürünlerin reklamı yerel kelimelerin kullanılmasını gerektirebilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel ürünlerin reklamı yerel kelimelerin kullanılmasını gerektirebilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Paris sendromu bir tür kültür şokudur. Şehrin moda merkezi imgesine kapılıp Paris'te yaşamaya başlayan, sonrasında yerel adetlere ve kültüre iyi uyum sağlayamayıp, zihinsel dengesini yitiren ve depresyona yakın belirtiler gösteren yabancıları tanımlamak için kullanılan psikiyatrik bir terimdir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel eko sistemler tehdit ediliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel bir yüzme havuzunda bir cankurtaran.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dan yerel bir araba kiralama ajansında görüldü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Küresel düşün, yerel hareket et.
Translate from Türkçe to Türkçe

Küresel olarak düşün, yerel olarak hareket et.
Translate from Türkçe to Türkçe

Elbette yerel hastaneler olmalı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel mağazalar turistlerle iyi iş yapar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kütlesel sel, yerel ulaşım ağını felç etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel yönetim tüm barları ve salonları kapattı.
Translate from Türkçe to Türkçe

O yerel bir kuyumcudan çaldığı bir yüzükle kız arkadaşına evlenme teklif etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dan yerel bir gazetede bir iş buldu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel pizzacıda bir iş buldu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel bir bardaydı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dan eski kütüphanesini iyileştirmek için yerel vakıflardan fon aldı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dan yerel bir televizyon istasyona Linda'nın skandal fotoğraflarını postaladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom kasabadaki bir vampir kulübünün varlığı hakkında yerel polisi uyarmaya çalıştı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary yerel bir hastanede çalışıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel sakinler şok içinde.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel polis ve FBI kaçakları yakalamak için bir araştırma planı hazırladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dan yerel bir gece kulübüne gitti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birçok kütüphane, kablosuz yerel alan ağını da sağlar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Her hafta sonu Tom arkadaşlarıyla bir yerel barda bira içer.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel yönetim alkollü içkilerin üretimini yasakladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

O yerel çiçek dükkanında çalışıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

O yerel bir çiçekçi dükkanında çalışıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel bir Meksika restoranı için çalıştı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Favori yerel restoranın nedir?
Translate from Türkçe to Türkçe

Hala yerel pirinç kekleri yemeyi seven insanlar var.
Translate from Türkçe to Türkçe

O yerel bir hastaneye nakledildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O bizim yerel okulumuzda ders verir.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, yerel gazete için yazılar yazar.
Translate from Türkçe to Türkçe

İlk başta, yerel kovboylar ona güldüler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yerel bit pazarında Mary'yle buluştu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom acele ile yerel bir hastaneye gönderildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onu yerel markette alamazsın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yerel internet kafe nerede?
Translate from Türkçe to Türkçe

O yerel bir bankada görüldü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şu politikacı sadece yerel çiftlik ürünleri yediğini iddia etti.
Translate from Türkçe to Türkçe