包含"yerel"的土耳其语示例句子

学习如何在土耳其语句子中使用yerel。超过100个精心挑选的例子。

试用Mate的Mac应用

在Safari和其他macOS应用中一键翻译。

免费试用

试用Mate的iOS应用

在Safari、邮件、PDF和其他应用中一键翻译。

试用Mate的Chrome扩展

为所有网站和Netflix字幕提供双击翻译。

免费获得

试用Mate应用

将其安装到您计算机上的Chrome(或任何其他浏览器)中,阅读互联网就像没有外语一样。

免费获得

Nepalce'nin yerel adı "नेपाली"'dir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tsezcenin yerel adı "cezyas mec"'dir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Didocanın yerel adı "cezyas mec"'dir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Gotland'te kirpi, yerel bir semboldür.
Translate from 土耳其语 to 中文

Napoli belediye başkanı, saldırıya uğradıktan kısa bir süre sonra yerel halk tarafından dövülen bir Amerikalı turistten özür diledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben yerel bir şirkette staj yapacağım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom her gün yerel kahve dükkanında kahvaltı yapar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu çömlek yerel bir sanatçı tarafından yapıldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom günün çoğunu yerel bir dergi için bir makale yazarak geçirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel doğal yaşamı korumak için gücü dahilinde her şeyi yapmaya söz verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel bir indirimli mağazada ihtiyacı olan birçok şeyi satın alabilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom egzersiz yapmak için yerel spor salonuna gidiyor
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom, yerel bir spor salonunda ağırlık antrenmanı yaptı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu yerel bir tren mi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben genellikle yerel bir mağazada giysi satın alırım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel bir lisede hademe olarak işi kabul etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biraz yerel şaraba sahibiz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu yerel gazete, haftada bir yayınlanır
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel bara takılır.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, yerel üniversitede birkaç gece dersi için sözleşme imzaladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel hükümetin evsizlere yardım etmesine acil bir ihtiyaç var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tokyo'da şimdi yerel saat nedir?
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel politikacılarıyla temas ettiler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Gemiyi inşa etmek için yerel ahşap kullandılar.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, yerel topluluklarında bir sorundu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel bir hastanede bir hemşire olarak çalışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onlar yerel yönetimin üyeleriydi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Açık hava pazarları yerel çiftliklerde yetiştirilen gıdaları satar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu, insanların evliliğe karşı tavrındaki bir değişiklik ve 24 saat açık olan ve genç insanların daha kolay yaşamalarını sağlayan fast food restoranlar ve yerel dükkanlardan dolayı olabilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel trenler bu programa dahil mi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazen yüzmek için yerel havuza giderim ama okyanusta yüzmeyi tercih ederim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel siyasette aktiftir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel astronomi kulübünün başkanıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Turistler seyahat ederken yerel kültürlere uymaya dikkat etmeliler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel kahve dükkanında çalışmak istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Öğle yemeği için yerel bir restoranda durduk.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir yerel televizyon kanalı için video çekti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kentimizde yerel bir gazetemiz var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Harry yerel bir süpermarkette yarı zamanlı olarak çalışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ona yerel koşullar hakkında biraz bilgi verebilirsen müteşekkir olurum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ürün yerel tüketim için kullanılmalıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel üniversitede Budizm ve elektromekanik okudu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel çiftliklerden birinde iş buldu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel geleneklere saygı duymak zorundayız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çocuklarımızın hepsi yerel okula gidiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Eski kanepeni satmak istiyorsan neden yerel bir gazeteye bir reklam koymuyorsun?
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiçbirimiz yerel halk değiliz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel bir hastanede çalışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Belki güvenilir bir ev boyacısı için yerel bir gazeteye ilan vermeliyiz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Canlı müziği sevebileceğim yerel bir jazz kulübüne gitmek istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel törelere alışmalısın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Eşim yerel bir hastanede bir hemşire olarak çalışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Siz yerel halk değilsiniz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom her cuma gecesi yerel bir barda şarkı söyler ve gitar çalar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dan yerel bir silah dükkanına gitti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel gazete için yazılar yazardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary yerel bir kafede bir garson olarak çalışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel bir okulda İngilizce öğretiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Seyahat ederken, yerel bira denemelisiniz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Doları yerel para birimine dönüştürmelisiniz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel ürünlerin reklamı yerel kelimelerin kullanılmasını gerektirebilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel ürünlerin reklamı yerel kelimelerin kullanılmasını gerektirebilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Paris sendromu bir tür kültür şokudur. Şehrin moda merkezi imgesine kapılıp Paris'te yaşamaya başlayan, sonrasında yerel adetlere ve kültüre iyi uyum sağlayamayıp, zihinsel dengesini yitiren ve depresyona yakın belirtiler gösteren yabancıları tanımlamak için kullanılan psikiyatrik bir terimdir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel eko sistemler tehdit ediliyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel bir yüzme havuzunda bir cankurtaran.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dan yerel bir araba kiralama ajansında görüldü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Küresel düşün, yerel hareket et.
Translate from 土耳其语 to 中文

Küresel olarak düşün, yerel olarak hareket et.
Translate from 土耳其语 to 中文

Elbette yerel hastaneler olmalı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel mağazalar turistlerle iyi iş yapar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kütlesel sel, yerel ulaşım ağını felç etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel yönetim tüm barları ve salonları kapattı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O yerel bir kuyumcudan çaldığı bir yüzükle kız arkadaşına evlenme teklif etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dan yerel bir gazetede bir iş buldu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel pizzacıda bir iş buldu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel bir bardaydı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dan eski kütüphanesini iyileştirmek için yerel vakıflardan fon aldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dan yerel bir televizyon istasyona Linda'nın skandal fotoğraflarını postaladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom kasabadaki bir vampir kulübünün varlığı hakkında yerel polisi uyarmaya çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary yerel bir hastanede çalışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel sakinler şok içinde.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel polis ve FBI kaçakları yakalamak için bir araştırma planı hazırladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dan yerel bir gece kulübüne gitti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Birçok kütüphane, kablosuz yerel alan ağını da sağlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Her hafta sonu Tom arkadaşlarıyla bir yerel barda bira içer.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel yönetim alkollü içkilerin üretimini yasakladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O yerel çiçek dükkanında çalışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O yerel bir çiçekçi dükkanında çalışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel bir Meksika restoranı için çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Favori yerel restoranın nedir?
Translate from 土耳其语 to 中文

Hala yerel pirinç kekleri yemeyi seven insanlar var.
Translate from 土耳其语 to 中文

O yerel bir hastaneye nakledildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O bizim yerel okulumuzda ders verir.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, yerel gazete için yazılar yazar.
Translate from 土耳其语 to 中文

İlk başta, yerel kovboylar ona güldüler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yerel bit pazarında Mary'yle buluştu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom acele ile yerel bir hastaneye gönderildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onu yerel markette alamazsın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yerel internet kafe nerede?
Translate from 土耳其语 to 中文

O yerel bir bankada görüldü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Şu politikacı sadece yerel çiftlik ürünleri yediğini iddia etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

还可以查看以下单词:tanıdıkçaseversinHastaymışgözüküyorlezzetlikıyafetimdemodeSonsuzadekburada