"sol" içeren Türkçe örnek cümleler

sol kelimesini Türkçe bir cümlede nasıl kullanacağınızı öğrenin. 100'den fazla özenle seçilmiş örnek.

Mate'in Mac uygulamasını deneyin

Safari ve diğer macOS uygulamalarında tek tıklamayla çeviri yapın.

ücretsiz deneyin

Mate'in iOS uygulamasını deneyin

Safari, Mail, PDF'ler ve diğer uygulamalarda tek tıklamayla çeviri yapın.

Mate'in Chrome uzantısını deneyin

Tüm web siteleri ve Netflix altyazıları için çift tıklama çevirisi.

Ücretsiz edin

Mate uygulamalarını deneyin

Bilgisayarınızdaki Chrome'a (veya başka bir tarayıcıya) yükleyin ve interneti sanki yabancı dil yokmuş gibi okuyun.

Ücretsiz edin

O, sol eliyle yazı yazar.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, kazada sol bacağından yaralandı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Joan kazada sol kolunu kırdı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Amerikan arabalarının direksiyon simitleri sol taraftadır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol tarafına uzan.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim sol omzumun eklemi ağrıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim sol kulağımda bir akıntı var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim sol kulağımda yabancı bir cisim var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim sol elimde biraz uyuşma var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben sol elimle yazmaya çalıştım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol elinde ne varsa bana göster.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol elinizi kaldırın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim sol alt arka dişim ağrıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol tarafında postaneyi bulacaksın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim sol ayağım uyuştu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol bacağından küçük bir operasyon geçirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim sol gözümde bir karıncalanma hissi var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol kolumu zedeledim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Adam sol kolunun kullanımını yeniden kazandı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir trafik kazası onu sol elini kullanmaktan mahrum etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom uygulama sırasında sol dizini incitti, bu yüzden John oyunu yerinde oynamak zorunda kaldı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary, Tom'un sağ yanağına tokat attıktan sonra, sol ayağının üstünde tepindi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir doktor derhal onun sol kolunu kesip çıkardı ve ağır kanamayı durdurdu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sol direksiyonlu araba sürmeye alışkın değildir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom arabasının anahtarını sol eline aldı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastanenin sol tarafında bankayı göreceksin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Başkan Lincoln kulağının tam sol arkasından kafasına sıkılan bir kurşunla bir suikast sonucu öldürüldü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Jim henüz yolun sol tarafında sürmeye alışkın değil.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sol gözüyle bir şey göremiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol kolum uyuşmuş.
Translate from Türkçe to Türkçe

O sol elini incitti.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, sol kolunu kırdı.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, sol elini yaktı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bilgisayar onun sol tarafındadır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bilgisayar kadınların sol tarafına yerleştirildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sol kulağından sağırdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol elimle yazmayı denedim.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, düştüğünde sol ayağını yaraladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, sol eli ile kapı kolunu çevirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol elim uyuşuk.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un sol kolunda bir döğmesi var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol tarafında mağazayı göreceksin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir bıçakla sol elini yaraladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol bacağından ameliyat oldu.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, caddenin sol tarafındadır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Düştü ve sol bacağını kırdı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol eli ile topu yakaladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kazada sol kolumu incittim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol elinle yazmanı sana kim söyledi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Top ona kafasının sol tarafından çarptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Japonya'da yolun sol tarafında araba süreriz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Joan bu kazada sol elini kırdı.
Translate from Türkçe to Türkçe

On üç yaşındayken içinde bulunduğum bir araba kazasından dolayı hâlâ sol bacağımda bir izim var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol elini cebinden çıkar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Otobüste sağ tarafta mı oturuyorum sol tarafta mı?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un sağ kulağının sol kulağından çok daha büyük olduğunu hiç fark ettiniz mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol kolumu incittim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol bacağımda hissim yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sol elinde küçük bir el feneri tuttu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un sol gözünde görüş kaybı var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sol kulağını deldirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu sabah sol gözümde bir ağrı vardı fakat şimdi daha az ağrılı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol elim uyuştu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un sol ayakkabısı kayıp.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom topu sol eliyle yakaladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sokağın sonunda sol köşedeki tuğla cepheli beyaz bir evde yaşıyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Arabanın sol sinyali kötü çalışıyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ona sol elini kullanmasını söylemiştim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom, bir kazada sol elini sakatladı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çocuklar evin sol tarafındalar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çocuk evin sol tarafında.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom, top oynarken sol ayağını, yazarken ise sağ elini kullanır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol kulağı tamamen duymuyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hidrojen, periyodik cetvelde sol üst köşede yer alır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol bacağın kesildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol kolumu zar zor bükebiliyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sol elini mi yoksa sağ elini mi kullanır?
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol kolunu kaldır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol elini uzat.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol bacağın hâlâ acıyor mu?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom kazadan beri sol gözüyle sorun yaşıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Lütfen sol tarafınızdan çıkın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un sol gözüyle çok iyi göremediği doğru mu?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sadece kulaklarından birini deldirdi.Sanırım o sol olanıydı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sol çekmeceyi açtı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un sol kolu kırıldı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom sol elinde şarapla dolu bir bardak tutuyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ayakkabısının sol tekini bulamadı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Beni rahatsız eden benim sol gözüm.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim sağ elim Uygur ve sol elim Han'dır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol dirseğimdeki eklem acıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un yüzünde tam sol gözünün altında küçük bir yara var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol diz üzerinde küçük bir alçı gördü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un sol elinde üç parmağı eksik.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sağ tarafı New York'ta iken, Tom'un evinin sol tarafı Connecticut'tadır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sağ gözünü sol gözünden kıskanıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yolun sol tarafında araba sürmeye alışkın değil.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sol kolumda hiç hissim yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sağ ayak bileğin sol ayak bileğinden ince mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Fransa'da sol kanat siyaset için asla oy vermedim ve artık başlamayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary her zaman sol eğilimli olmuştur, ama o Sol Parti için mecliste bir koltuğa sahip olduğundan beri, o, ​​radikal kapitalizm eleştirisi ile bir medya yıldızı oldu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ayrıca şu kelimelere de göz atın: ihtiyacı, vardır, Odasına, girdi, Kameram, Nikon'dur, şüphe, yok, İngilizce, konuşulan.