onlar kelimesini Türkçe bir cümlede nasıl kullanacağınızı öğrenin. 100'den fazla özenle seçilmiş örnek.
Safari ve diğer macOS uygulamalarında tek tıklamayla çeviri yapın.
Safari, Mail, PDF'ler ve diğer uygulamalarda tek tıklamayla çeviri yapın.
Tüm web siteleri ve Netflix altyazıları için çift tıklama çevirisi.
Ücretsiz edinBilgisayarınızdaki Chrome'a (veya başka bir tarayıcıya) yükleyin ve interneti sanki yabancı dil yokmuş gibi okuyun.
Ücretsiz edin
Onlar plaja gitti.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar arkadaş mı?
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar çukur kazıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar çukur kazıyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar burada acayip bir hayvan gördü.
Translate from Türkçe to Türkçe
Neden onlar New York'a Büyük Elma diyorlar?
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar dün otobüsle hayvanat bahçesine gittiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Yaklaşık beş yüz yıl önce onlar Peru'da imparatorluklarını kurmuşlardı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar genç iken evlendiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar davetimizi reddetti.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar iyi bir çifttir.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar kendi gazetelerini okuyor.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar bir siyah ve bir beyaz köpeği beslediler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar 'Aha' diyecekler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Asal sayılar hayata benzer, onlar tamamen mantıksaldır fakat, eğer tüm zamanınızı onun hakkında düşünmek için harcarsanız kurallarının bulunması imkânsızdır.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar Olimpiyat Oyunları'na katılmak istiyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar düğünün zamanını ve yerini belirlediler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar uzun süredir burada yaşıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar balık tutabilirler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar kazandı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar kazandılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar Noel Yortusu'nda evlendiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar onu şehrin en iyi doktoru olarak kabul ettiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar İngiltere'de ne kadar süre yaşadılar?
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar şimdi gemideler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar bu projede beraber çalıştılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar sokağın diğer tarafında yaşıyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar tartışmamız gereken konular.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar her zaman anne ve babalarına itaat etmiyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar kedilerine Tom ve Jerry adını verdiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar Greeley'i bir aptal ve bir hain olarak adlandırdı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar parlak renkli kurbağalar olduğunu söylüyorlar fakat ben onları asla görmedim.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar asla aynı fikirde olmayacaklar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar bana çok sayıda güzel fotoğraf gösterdiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar yakınlarda yaşarlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar mahkûmu serbest bıraktılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar radyo dinliyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar kitabın tüm kopyalarının imha edilmesini talep ettiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar spikeri gülerek susturdular.
Translate from Türkçe to Türkçe
Sanırım onlar ithalatlara ağır bir vergi koymalılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar bir hakim atadılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar otobüsten indiler ve sıcak güneşte iki kilometre yürüdüler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar sanki müzikten büyülenmiş gibi sessiz oturdular.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar evi bir gün içerisinde yıkacaklar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar evi yapmak için altı ay harcadılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar can sıkıcı işlerinden dolayı bitkindiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar yeni binada çalışmaktalar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar ne ticareti yapıyorlar?
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar Çin dominosunun keyfini çıkardılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar Tayland doğumlular.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar bu evde erken kalkarlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar hiç kimseyi görmediklerini söylediler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar şarkı söyleyebilirler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar, hayırseverleri olarak onu yüksek itibarda tuttu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar onun dakikliğinden gurur duyuyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar onu bir otorite olarak gördüler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar aynı anda Paris'e vardılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar bizim arabalarımız.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar beni öldürecek.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar dükkânda ithal mallar satıyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar plaja gittiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar buluşmaları süresince kayak yapmaya gittiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Araba uçuruma gitmiş olsaydı onlar ölmüş olacaktı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar onu mezarına gömdüler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar düşman tarafından vurulma riskini göze almaya hazırdılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bunlar gerçeklerdir. Onlar hakkında sıkı düşünün!
Translate from Türkçe to Türkçe
Nihayet, onlar kanla özgürlüğü satın aldı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar, ikiz olmalarına rağmen, çok sayıda ortak ilgileri yok.
Translate from Türkçe to Türkçe
Sen samimi olmalısın, onlar sana bir arkadaş gibi davranırlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar müslümanlara hiçbir müslümanın kâfire karşı davranmadığı şekilde davranıyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar müslümanlara karşı bir müslümanın düşmanına karşı asla davranmadığı şekilde davranıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar yarına kadar işi yaptırmamda ısrar ettiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Cümleler kelimelere içerik getirir. Cümlelerin kişilikleri vardır. Onlar komik, akıllı, aptal, anlayışlı, dokunaklı, incitici olabilirler.
Translate from Türkçe to Türkçe
O şirketin yeni bilgisayar mimarisi ile ilgili bir sorun vardı. Onlar şimdi bir iptal çılgınlığını gözden geçirecekler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar kişinin mütevazı ya da tembel olduğunu düşünürdü.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar hızla evlerini terk ettiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar gereksiz şeyleri attılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar şikâyet etmekten başka bir şey yapmıyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar karı kocaymış gibi davranıyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar karı koca oldu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onların okuyamaması veya hiç yazmaması anlamında onlar cahil değiller.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar, babamın halini hatırını sordular.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar, babalarının ölümünün yasını tuttular.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar sahnede sırayla şarkı söylediler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar odayı boş buldular.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar, odanın çok sıcak olmasından şikayetçi oldular.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar, odada biraz uyudular.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar peş peşe odadan çıktılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar rüzgar ve havanın elinde, denizde kayboldular.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar intikam için komşularının evini ateşe verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar deprem için güvenli bir bina inşa etti.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar aşklarını gizli tuttular.
Translate from Türkçe to Türkçe
İki eski âşık arkadaş kalabiliyorsa, ya onlar hâlâ aşıktır ya da hiç olmadılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar dövüşmeyeceklerini söylediler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar tamamen şaşırdılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar İspanyolca konuşmuyorlardı.
Translate from Türkçe to Türkçe
O, onlar onu erteliyordu dedi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar konuyu araştırıyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onları affet, zira onlar ne yaptıklarını bilmiyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Adaya ulaşmak onlar için zordu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Çocuklara sessiz olmalarını söyledim, fakat onlar gürültülü olmaya devam ettiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Ayrıca şu kelimelere de göz atın: pirinçtir, ticarete, vazgeçin, girmiş, konuşamıyoruz, sınırına, burkulmuştu, anlaşılmazdır, özneldir, gerçekleşmiştir.