olumlu kelimesini Türkçe bir cümlede nasıl kullanacağınızı öğrenin. 100'den fazla özenle seçilmiş örnek.
Safari ve diğer macOS uygulamalarında tek tıklamayla çeviri yapın.
Safari, Mail, PDF'ler ve diğer uygulamalarda tek tıklamayla çeviri yapın.
Tüm web siteleri ve Netflix altyazıları için çift tıklama çevirisi.
Ücretsiz edinBilgisayarınızdaki Chrome'a (veya başka bir tarayıcıya) yükleyin ve interneti sanki yabancı dil yokmuş gibi okuyun.
Ücretsiz edin
O, banka yöneticisinde olumlu bir izlenim bıraktı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bu raporla ilgili olumlu musunuz?
Translate from Türkçe to Türkçe
Bu sıfatların hepsi olumlu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Aklında ne olduğuna dair hiçbir fikrim yok, böylesine olumlu teklifi reddetti.
Translate from Türkçe to Türkçe
Senin oyununla ilgili olumlu eleştiriler gelecek basımda görünecek.
Translate from Türkçe to Türkçe
Zaman zaman, düşmanlarımızın hareketleri ile birtakım olumlu şeyler bile muvaffakiyetsizleştiricileşebilir.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bu gibi durumlarda söz konusu olumlu şeylerin muvaffakiyetsizleştiricileştiklerini derhal fark etmemiz gerekir.
Translate from Türkçe to Türkçe
Düşmanlarımız bizim için olumlu olabilecek şeyleri kimseye fark ettirmeden muvaffakiyetsizleştiricileştirivermenin peşindedirler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom epeyce olumlu tepkiler aldı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Soruma olumlu bir cevap verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom olaylar hakkında biraz daha olumlu olmayı öğrense, büyük olasılıkla insanlar ondan biraz daha hoşlanır.
Translate from Türkçe to Türkçe
Sıcak sözler bebekleri olumlu etkiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Film olumlu eleştiriler aldı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bunun hakkında olumlu hissediyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu olamıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom olumlu olarak başını salladı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom olumlu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Kesinlikle olumlu musun?
Translate from Türkçe to Türkçe
Buna olumlu yaklaştığımızı daha önce söylemiştik.
Translate from Türkçe to Türkçe
Seçtiğimiz davranış, insanlarla ilişkilerimizi olumlu veya olumsuz yönde etkiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Eminim ki arkadaşlarım buna olumlu bakacaklardır.
Translate from Türkçe to Türkçe
Keşke sana olumlu bir şey söyleyebilsem.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu yanıtını sabırsızlıkla bekliyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu cevabını almayı sabırsızlıkla bekliyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Hayatta başarılı olmak istiyorsan olumlu bir tutuma sahip olmalısın.
Translate from Türkçe to Türkçe
Lütfen olumlu düşünün.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu olmak zorundasın.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bence küreselleşmenin olumlu olduğu kadar olumsuz etkileri de var.
Translate from Türkçe to Türkçe
Küreselleşmenin olumlu olduğu kadar olumsuz etkilerinin de olduğunu düşünüyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu olmaya çalışalım.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu, olumsuzun zıddıdır.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom olumlu görünüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe
Durum olumlu görünüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe
O çok olumlu bir işaret.
Translate from Türkçe to Türkçe
Gerçekten olumlu hissettim.
Translate from Türkçe to Türkçe
Hayata her zaman olumlu yönden bak.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu, efendim.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onun konuşması tüm meslektaşları üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu taraftan bakalım.
Translate from Türkçe to Türkçe
Söyleyecek olumlu bir şeyin yoksa, bir şey söyleme.
Translate from Türkçe to Türkçe
Haydi millet, olumlu olalım.
Translate from Türkçe to Türkçe
Senin hakkında olumlu şeyler söyleyeceğim.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom çok olumlu görünüyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom olumlu cevap verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu yönler nedir?
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu bir sonuca ihtiyacımız var.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bu olumlu bir deneyimdi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu düşünelim.
Translate from Türkçe to Türkçe
Ben sadece olumlu şeylere odaklanmak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom olumlu, değil mi?
Translate from Türkçe to Türkçe
Şartların olumlu tarafına bakalım.
Translate from Türkçe to Türkçe
O olumlu bir yanıt verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bu olumlu fırsattan yararlandım.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom her zaman örnek bir hükümete olumlu baktı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Negatif bir zihin size asla olumlu bir hayat vermeyecek.
Translate from Türkçe to Türkçe
Deneyin sonuçları karışıktı. Bazı katılımcılar olumlu tepki verdiler ama diğerleri ağır eleştiri sundular.
Translate from Türkçe to Türkçe
Benim için olumlu şeyler söylemeni istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Biz olumlu düşünmeye çalışıyoruz.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu bir mesaj veriyor olmamız gerektiğine inanıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Benim hakkımda olumlu şeyler söyleyebilirsin.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom bunun olumlu bir adım olduğunu söyledi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu bir şey yapın.
Translate from Türkçe to Türkçe
Çalışma grubundaki iyi takım ruhu olumlu olarak değerlendirilir.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu taraftan bak!
Translate from Türkçe to Türkçe
O, bunun olumlu bir gelişme olduğunu düşünüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe
Fadıl, Dania'yı olumlu bir şekilde etkiledi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Her zaman olumlu düşün!
Translate from Türkçe to Türkçe
Hastalığın seyri olumlu görünmüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu tutmaya çalışıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Her şey çok olumlu oldu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Hepsi çok olumlu oldu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu düşünmek zorundayız.
Translate from Türkçe to Türkçe
Öneri olumlu bulundu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Kitap olumlu karşılanmadı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Roman olumlu karşılanmadı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Makale olumlu karşılanmadı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onun sorunun çok olumlu olduğunu itiraf ettiği gerçeğini düşünüyor ve onun derinleştiğini gösteriyor, o sizin için değiştirmek istiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe
Başvuru sahibi müfettişi olumlu olarak etkilemişti.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom olumlu görünüyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Hâlâ olumlu musun?
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu ilkeler, olumlu neticelere götürür.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu ilkeler, olumlu neticelere götürür.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu düşün.
Translate from Türkçe to Türkçe
O isim olumlu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom sorumu olumlu bir cevapla yanıtladı.
Translate from Türkçe to Türkçe
2018 kendini bu Yılbaşı günündeki gibi güneşli, umut, sağlık ve güç dolu, keyifli ve olumlu göstersin. Her şey gönlünüzce olsun arkadaşlarım!
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu düşün ve olumlu şeyler olacak.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu düşün ve olumlu şeyler olacak.
Translate from Türkçe to Türkçe
Cevap olumlu mu?
Translate from Türkçe to Türkçe
Filmin genel olarak bıraktığı izlenim gayet olumlu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu biçimde düşünmeyi öğrenin.
Translate from Türkçe to Türkçe
Olumlu olumsuz her türlü yorumunuzu bekliyoruz.
Translate from Türkçe to Türkçe
Ondan herkes hep olumlu söz eder.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom hakkında olumlu düşündüğünü biliyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Mevcut olumlu eğilimler, etkin bir sermaye oluşum süreci ile desteklenmeksizin sürdürülebilir mi?
Translate from Türkçe to Türkçe
Tüm bunlar çok olumlu gelişmeler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Raporda bir çok olumlu eğilime işaret ediliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe
Hükümetten gelen tepkilerse pek olumlu olmadı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Ancak, bu olumlu durum kısa sürede tersine dondu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Aslında, pek çok istatistiki gösterge olumlu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Taçi, dışarıya olumlu bir görünüm yansıttı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Ayrıca şu kelimelere de göz atın: size, zarar, verecektir, okulunu, samimiyetle, seviyor, gidebilir, miyiz, Ne, iş.