Hoş geldin!
Translate from Türkçe to Türkçe

Eve hoş geldin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Japonya'ya hoş geldiniz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sen hoş bir çocuksun.
Translate from Türkçe to Türkçe

Evimize hoş geldiniz!
Translate from Türkçe to Türkçe

Evimize hoş geldin!
Translate from Türkçe to Türkçe

Evime hoş geldin!
Translate from Türkçe to Türkçe

Evime hoş geldiniz!
Translate from Türkçe to Türkçe

Pringles ve süzme yoğurt, hoş bir tat yaratır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Seni burada görmek ne hoş sürpriz!
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu üzümler hoş görünüyor fakat, aslında tadı buruk.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir kırmızı araba ve bir beyaz olanı gördüm.Kırmızı olan beyaz olandan daha hoş görünüyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yeterli param olsaydı o hoş arabayı alırdım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ne hoş bir gün.
Translate from Türkçe to Türkçe

Roma'da hoş bir zaman geçiriyoruz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bunlar iki hoş resimdir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir güzellik salonunda hoş ve mutlu bir zaman geçirmeye ne dersin?
Translate from Türkçe to Türkçe

San Francisco'ya hoş geldiniz.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, en hoş bir parti için, ev sahibine teşekkür etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Makineye hoş geldiniz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sesi dinlemek için hoş.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şu saat çok hoş.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un yaptığı ev gerçekten hoş.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu restorandaki atmosfer hoş.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben ona hoş bir kız olduğunuzu söyledim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Heyecanlı kızlar hoş görünebilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben hoş insanlarla tanıştım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bana böyle hoş bir hediye gönderdiğin için çok teşekkür ederim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Makyajsızken bile çok hoş.
Translate from Türkçe to Türkçe

Uzaktan bakıldığında pek çok şey hoş görünecektir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kendine gelirsen, hoş bir şey alırsın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sınırsız hoşgörü hoşgörünün ortadan kalkmasına yol açar. Hoşgörüsüz olanlara bile sınırsız hoşgörüyü uzatırsak, hoşgörülü bir toplumu hoşgörüsüzlerin saldırısına karşı korumaya hazır değilsek, o halde hoş görülü tahrip olacak ve onunla birlikte hoşgörü de.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yeni elbisesinin içinde ne kadar hoş duruyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bana karşı çok naziktin, ve ben gerçekten hoş bir yolculuk yaptım. Çok teşekkür ederim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hiçbir şey sabah yapılan bir yürüyüş kadar hoş değil.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hoş olduğumu düşünüyor musunuz?
Translate from Türkçe to Türkçe

Sizce ben hoş muyum?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom her zaman John ve Mary'nin çok hoş bir çift olduklarını düşündü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Seni tekrar görmek ne hoş, Tom.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastanedeki hoş olmayan deneyimlerini telafi etmek için Tom içmesi gerekenden biraz daha fazla içti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hayatta her şey hoş değidir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Böylesine hoş bir partide asla bulunmadım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bana çok hoş davranır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'ye hoş bir şey almayı göze alabilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary önümüzdeki cuma akşamı bir hoş geldin partisi verecek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dün hoş bir hava geçirdik.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom gerçekten hoş bir adam!
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom kapıyı açtığında ve Mary'nin orada durduğunu gördüğünde " ne hoş bir sürpriz " dedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir parti vermek hoş olurdu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Evlenmek hoş olurdu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ne kadar hoş göründüğüne dair Mary'ye iltifat etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom kesinlikle hoş bir adamdı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom kesinlikle o eski fagottan hoş bir ses çıkarır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom kesinlikle hoş bir araba sürer.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu kitabı okuması hoş.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, doğum günüm için bana çok hoş bir şey verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ailen çok hoş olmalı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Size verecek hoş bir hediyem var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Parktaki yeşil yapraklar göze hoş geliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ebeveynleri ona hoş bir şey aldılar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun konuşmasını dinlemek her zaman hoş.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, kız kardeşine hoş bir kalemlik yaptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

O gerçekten hoş bir arkadaş fakat ondan hoşlanmıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

O hoş bir insan.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bob öyle hoş birisidir ki herkes ondan hoşlanır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary ikisinden daha hoş olanıdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Alice hoş kokulu bir parfüm kullanıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bob portreyi hoş bir çerçeve ile çerçeveledi fakat o tepetaklak olmuştu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hanako'nun şaşırtıcı şekilde hoş bir insan olduğu ortaya çıktı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Jane yeni kıza hoş görünmek için tarzının dışına çıktı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Evimize hoş geldiniz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un hoş bir gülümsemesi var.
Translate from Türkçe to Türkçe

O çok hoş görünüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, bana hoş bir kravat buldu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bana karşı çok hoş.
Translate from Türkçe to Türkçe

Senin elbisen çok hoş.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kullandığın hoş bir araba.
Translate from Türkçe to Türkçe

Restoranda "Hoş geldin" partisi yapıldı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Jill, hoş olduğu kadar zekidir de.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hoş geldiniz!
Translate from Türkçe to Türkçe

O, hoş bir çocuktu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom gerçekten hoş bir adam.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, hoş bir rüya gördü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hoş bir gün, değil mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Biz hoş bir akşam geçirdik.
Translate from Türkçe to Türkçe

O çok hoş bir öğrenci.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, çok hoş biridir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bugün hoş bir gün.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kız kardeşimin hoş bir piyanosu var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onunla hoş bir sohbet yaptım.
Translate from Türkçe to Türkçe

O son zamanlarda hoş bir iş buldu.
Translate from Türkçe to Türkçe

O bana hoş bir kamera aldı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Baban çok hoş görünüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben hoş bir akşam geçirdim.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, hoş bir saat takıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

O bana hoş bir hediye verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O hoş bir sonbahar akşamı idi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hoş bir garson bize hizmet etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun için bir hoş geldin partisi düzenledik.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, o elbisenin içinde hoş görünüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bugün çok hoş bir gün.
Translate from Türkçe to Türkçe