"engelledi" içeren Türkçe örnek cümleler

engelledi kelimesini Türkçe bir cümlede nasıl kullanacağınızı öğrenin. 100'den fazla özenle seçilmiş örnek.

Mate'in Mac uygulamasını deneyin

Safari ve diğer macOS uygulamalarında tek tıklamayla çeviri yapın.

ücretsiz deneyin

Mate'in iOS uygulamasını deneyin

Safari, Mail, PDF'ler ve diğer uygulamalarda tek tıklamayla çeviri yapın.

Mate'in Chrome uzantısını deneyin

Tüm web siteleri ve Netflix altyazıları için çift tıklama çevirisi.

Ücretsiz edin

Mate uygulamalarını deneyin

Bilgisayarınızdaki Chrome'a (veya başka bir tarayıcıya) yükleyin ve interneti sanki yabancı dil yokmuş gibi okuyun.

Ücretsiz edin

Hastalık onun dışarıya çıkmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık okula gitmemi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık partiye katılmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık onun işini yapmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Trafik kazası treni yakalamamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, kolumdan yakaladı ve eve gitmemi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şiddetli yağmur balık tutmaya gitmemizi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir fırtına geminin Kobe'den ayrılmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kötü hava balık tutmaya gitmemi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Erken gelmeni ne engelledi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu bir iç savaş engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sis onun çok uzağı görmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yardımın benim mahvolmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Köpek bana kapıda havlamayı sürdürdü ve içeri girmemi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Doktor'un tavsiyesi çok içmemi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun kötü bacağı yarışı kazanmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Teknik bilgi eksikliği, onun terfi ettirilmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık Jane'in okula gitmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onu gelmekten ne engelledi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Yağmur dışarı çıkmamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kar, ülkenin yüksek yerlerinde ulaşımı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Senin çalışmanı ne engelledi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Kar dışarı çıkmamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun hastalığı onun partiye katılmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kötü hava dışarı gitmemizi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık yolculuğa çıkmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yoğun bir kar fırtınası dışarı çıkmamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir fırtına uçağın kalkmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun penceresinin dışındaki gürültü onun uyumasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ani hastalığı buradan gitmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şiddetli yağmur gidişimi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Acil iş onun gelmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kötü hava gitmemizi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık onun dışarı çıkmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şiddetli yağmur dışarı çıkmamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yoğun kar dışarı çıkmamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yağmur yangının yayılmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kar oraya gitmemi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kötü hava yelkenli ile gitmelerini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kötü hava yola çıkmamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun zamanında müdahale salgını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Grip onun golf oynamasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık onun geziye çıkmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O tayfun dışarı çıkmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Acil iş onun gitmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık onun partiye katılmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şiddetli yağış dışarı çıkmamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şiddetli kar dışarı çıkmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yoksulluk onun okula devam etmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kar zamanında varmamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kötü bir soğuk algınlığı bu hafta çalışmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şiddetli yağmur onların oraya gitmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gürültü çalışmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fırtına onun zamanında ulaşmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Köpek, onun evine yaklaşmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kar uçağın kalkmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim gelişmemi kimler engelledi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Acil iş onun gelişini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yağmur gelmemi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ani bir hastalık oraya gitmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fırtına zamanında ulaşmamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom kendini Mary'ye vurmaktan engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom soruyu engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Türkiye, Twitter'a erişimi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık onun gezi planlarını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

İnşaat, caddeye girişi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tayfun, uçağımızın kalkmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gardiyanlar içeri girmemizi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kaza onun gelişini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bankaya girmemi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kalın sis uçağın kalkmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar gazetecileri seçimlerle ilgili rapor vermekten engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir sis perdesi bizim görüşümüzü engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kar, Mustafa'nın herhangi birinin ayak sesini duyabilmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Askerler şehre girişi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tayfun bizim Tokyo'ya geri dönmemizi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şiddetli yağmur benim gitmemi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kar dışarı çıkmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fırtına yürüyüş için dışarı çıkmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kızgınlık, gerekçesinin görülmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yan yatan bir araç geçişi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Acil iş seninle alışverişe gitmemi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Acil iş onun konsere gitmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yağmur gitmemi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kötü hava başlamamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık yurt dışına gitmemi engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık dışarı çıkmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yağmur beyzbol oynamamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yağmur yürüyüş yapmamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yağmur onun buraya gelmesini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yağmur dışarı çıkmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kötü hava yola çıkmamı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şiddetli kar yağışı trenin gidişini engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fırtına dışarı çıkmamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun utancı onu yapmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yağmur dışarıda tenis oynamamızı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kötü hava gemimizin zamanında varmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dünyalılar yabancı gözetim altına girdi ve büyük bir savaşı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir tayfun Okinawa'ya gitme yolculuğumuzu engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sen muhtemelen çok fazla gergindin ve bu senin iyi uyumanı engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun sağlığı hakkında endişeli olduğu için, annesi onun dışarı çıkmasını engelledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ayrıca şu kelimelere de göz atın: New, York'ta, yaşıyor, sesli, konuştu, ikinci, kattan, duyabildim, İş, ben.