Bu ucuz değildi, değil mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

O zaman, Meksika henüz İspanya'dan bağımsız değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu bir şakadan başka bir şey değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O hep baktı, ama asla, mutlu değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Buluştuğumuzda Paris'te değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Film düşündüğüm gibi değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şu ya da bu nedenle, onların Fransa'daki tatili onların olmasını umdukları kadar iyi değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Evine gittim fakat evde değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ona uğradığımda, o evde değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kardeşim kullanılmış bir araba satın aldı, bu yüzden çok pahalı değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

1880 yılının seçim kampanyası heyecan verici değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Clay Adams'ın tüm politikaları ile aynı fikirde değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Üzgünüm, amacım sizi terslemek değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, tehlikenin farkında değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kaza için seni suçlamıyorum, senin hatan değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O günlerde, Amerika Birleşik Krallık'tan bağımsız değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hiçbir öğrenci eksik değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Edward Everett Lincoln ile aynı fikirde değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Jefferson planından vazgeçmeye hazır değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Haberi duyduğunda, o mutlu değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, haberi duyduğunda mutlu değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O tam olarak benimle aynı fikirde değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ancak, miktar doğru değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, benim hatam değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Davadaki hakim adil değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gemi hasarlı değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, yirmi yaşında olduğunu söyledi, gerçek değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Edison'un yeni şeyler icat etmesi her zaman kolay değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun hikayesi ilginç değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'nin aşkını ya da dostluğunu kabul etmeye hazır değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gülmemek elimde değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kahkahayla gülmek elimde değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Liderler insanlarla irtibatta değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben çok üzgünüm. Niyetim sana tekme atmak değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar dün sınıfta değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Cecilia bir öğretmen değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom hiçbir zaman duruma hakim değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Grant etkili bir siyasi lider değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un davranışları kabul edilebilir değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ölmeye hazır değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un sınavı geçmesi mümkün değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çok erken geldi ve Mary henüz hazır değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary bir şemsiyeyi paylaştı. Ancak, yeterince büyük değildi ve her ikisi de ıslandı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bir şey yemediğini söyledi fakat bu doğru değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Olanlar Tom'un hatası değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'nin özürünü kabul edecek durumda değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu benim suçum değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Amerika Birleşik Devletleri donanması, savaş için hazır değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Grant, malzemeler konusunda endişeli değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hava çok soğuk değildi, ama her zaman yağışlıydı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hiç kimse kaç kişi öldüğünden emin değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

O zaman hiç kimse ne olacağından emin değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim amacım duygularını incitmek değildi
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ünlü değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom geç gelen tek kişi değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom satır aralarını okumada çok iyi değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom onların onun vizesini yenileyeceklerinden emin değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom aldığı ödemeden memnun değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom durumdan memnun değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom durumun ciddiyetinin farkında değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'nin nasıl biri olacağından emin değildi ve onun arkadaşlarıyla geçinip geçinmeyeceğini merak etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom patronu için önemli bir belgeyi çevirirken, bazı hatalar yaptığının farkında değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom deri ve kemikten başka bir şey değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'den çok fazla yaşlı değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary ile konuşacak durumda değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Duvar köpekleri dışarıda tutacak kadar yüksek değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom onun için hazırlıklı değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'nin tekrar arayacağından emin değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bir kobay olmak için gönüllü değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niyeti Mary'nin parmaklarına basmak değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niyeti söylediğini söylemek değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niyeti Mary'yi gücendirmek değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niyeti Mary'yi kızdırmak değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niyeti Mary'yi öldürmek değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niyeti Mary'nin hislerini incitmek değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niyeti kimseyi incitmek değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niyeti Mary'nin başını belaya sokmak değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niyeti o kadar geç kalmak değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niyeti bunun olması değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niyeti zarar vermek değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un niyeti Mary'ye sorun yaratmak değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bana bağırmak zorunda değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'ye söylemek zorunda değildi, ama söyledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom onu öyle kaba şekilde söylemek zorunda değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom onu tekrar tekrar söylemek zorunda değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom istemeseydi onu yemek zorunda değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom onu yapmak zorunda değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom o kadar kaba olmak zorunda değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bir bıçakla sakalını düzeltmeyi denemeye karar verdi, fakat çok başarılı değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gülmemek Tom'un elinde değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom dün gece kesinlikle çok mutlu değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biz onu gördüğümüzde, Tom kesinlikle ölü değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onu ziyaret etmeye gittiğimizde, Tom kesinlikle evde değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bomba Tom'un evini parçalara ayırdı. İyi ki o anda evde değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'la bir dövüş başlatmak çok da iyi bir fikir değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un yardım etmemesi gerçekten kimsenin umurunda değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ne Tom, ne de Mary konuşkan bir ruh hali içinde değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un Mary'ye ne duyması gerektiğini söylemesi kolay değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un kıt kanaat geçinmesi kolay değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un tekrar nasıl yürüyeceğini öğrenmesi kolay değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un büyük ailesini desteklemek için yeterli para kazanması kolay değildi.
Translate from Türkçe to Türkçe