Balık yemek eskiden olduğu kadar şimdi sağlıklıklı mıdır?
Translate from Türkisch to Deutsch

Linda şimdi çok dans etmiyor fakat eskiden çok dans ettiğini biliyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden şişmandım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden bardak altlıklarını toplardım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden bir gece kuşuydum fakat şimdi bir erken kalkanım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben eskiden olduğum gibi değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch

O eskiden olduğu kişi değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un eskiden Boston'da yaşadığından şüphe yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden konser verdiğimde Tom ve Mary arkada benim yedek şarkıcılarımdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un eskiden uyuduğu odada bir dikiş makinesi ve bir ütü masası var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden Tom'la çok takılırdım, fakat o bu günlerde çok fazla buralarda değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un eskiden uyuşturucu satıcıları ve katillerle takıldığını duydum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Jim eskiden olduğu gibi değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

O eskiden içerdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, eskiden olduğu gibi değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

O eskiden bir banka memuruydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom eskiden çok fazla içerdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden kahvaltıdan önce yürüyüş yapardım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden yaptığımız gibi parkta yemek yiyelim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom eskiden olduğu gibi gitarist değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden burada bir ev vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu, eskiden ziyaret ettiğimiz tapınak.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden yaşadığımız ev yıkıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden burada bir ilkokul vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden büyük bir atletmiş gibi görünüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Vücudum eskiden olduğu kadar esnek değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden tenis oynardım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz eskiden arkadaştık.
Translate from Türkisch to Deutsch

İnsanlar artık eskiden olduklarından daha eğitimli.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden şarkı söyleyemezdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden de şimdi de şarkı söylemekten nefret ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sen eskiden bana kitap arası gazete küpürleriyle haberler yollardın hatırlıyor musun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden radyoda arkası yarın varmış. Ne güzel değil mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden futbol maçlarını izleyen seyirciler arasında önemli görüşler paylaşılırmış.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben eskiden çok çabuk kızan biriydim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden bazı şeylerin değeri vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden sevgiler ve sevdalar iki kişilikti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden böyle şeylerin bu sebepten olduğunu zannederdik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden sarışın ve yanık tenli olduğuna inanamıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu evin eskiden senin olduğunu biliyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden babalara saygı vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden bir süpermarkette çalışırdım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden çok et yerdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bu yeri eskiden yaşadığı yerden daha çok seviyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve ben eskiden oda arkadaşlarıydık.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben eskiden yumuşakbaşlıydım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden bu kent güzeldi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu bina eskiden bir hasteneydi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ona saygı duyuyoruz, eskiden dernek başkanıydı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden evde ışık kaynağı olarak, gaz lambası çok normaldi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden bu gömlek sana çok yakışırdı ama sanırım kurutma makinesinde çekmiş.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bizim rahmetliyle arkadaşlığımız çok eskiden.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden burada çalıştığını bilmiyordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden bir polis şefiyle evliymiş.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden kralların sofrasından bu yemek eksik olmazmış.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz eskiden iyi arkadaştık.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden bilimsel ve teknolojik danışmanlık yapan bir daire vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden böyle vergiler yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden kardeş gibiydik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve Mary'nin eskiden evli olduklarını bilmiyordum bile.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden Boston'da yaşadığını bilmiyordum bile.
Translate from Türkisch to Deutsch

Keşke işler eskiden olduğu şekilde olsa.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom eskiden olduğu gibi değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden burada otururdum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden gittiğimiz restoran hâlâ çalışıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom eskiden büyükannesiyle çok zaman geçiriyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu eskiden kalma bir gelenek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden fakirdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden zengindim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden çocuklar ip atlardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden olduğumuzdan daha iyi durumdayız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden onu tanırdım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babam eskiden çiftçiydi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden gökyüzüne bakıp, yıldızlar arasındaki yerimizi düşünürdük.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden böyle sakin değildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden sevgi ile cinselliği ilişkilendirirdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un eskiden nerede yaşadığını bilmiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu, babamın eskiden gittiği okul.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden cinsiyetin doğuştan kazanıldığını savunanlardandım, ama artık ikili cinsiyet sistemine çok karşıyım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom eskiden olduğu kadar utangaç değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom eskiden olduğu kadar sıska değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom eskiden olduğu kadar zengin değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary eskiden bir kuafördü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu yer eskiden olduğu gibi görünüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden ona güvenirdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sen eskiden tanıdığım birine çok benziyorsun.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden olduğum aynı insan değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom eskiden olduğu kadar şişman değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu resim eskiden ne kadar aptalca göründüğümü gösteriyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz eskiden komşu idik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden cadıların gerçek olduğunu düşünürdüm. Bugün onların gerçek olduğunu biliyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden Tom'la okula giderdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Güneş Sistemi'nin sekiz gezegeni var, eskiden dokuzuncusu olan Plüton şimdi cüce gezegen sınıfına konuldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

İspanyolca eskiden Filipinler'in resmi diliydi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yeni seçilen belediye başkanı eskiden profesyonel güreşçiydi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Chuck eskiden beri kasap.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden ABD'de açık evlilikler varmış.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden ABD'de pembe erkek rengi, mavi kız rengiymiş.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden ABD'de düellolar varmış.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden Rusya'da düellolar varmış.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eskiden 6 tane varmış şimdi 7 tane olmuş.
Translate from Türkisch to Deutsch